Ocak ayında ne konuşacağız?Yeni bir yıla oldukça hızlı başladık. Yeni yılın ilk günlerinde önce ABD endekslerinde yeni zirveleri gördük ardından İran’ın en üst düzey isimlerinden olan İranlı General Süleymani Bağdat'ta ABD helikopterleri tarafından havaalanına düzenlenen füze saldırısında ABD tarafından öldürüldü. İran’ın en güçlü generallerinden birinin öldürülmesi ve İran Dışişleri Bakanı Zarif'in intikam açıklaması jeopolitik gerginlikleri iyice tırmandırdı. Ayrıca OPEC+'ın 1 Ocak'tan itibaren günlük 2,1 milyon varil petrol üretimini azaltma kararı yürürlüğe girmesi de piyasayı destekledi. Yeni ayda ABD-İran gerilimin ne boyutlara ulaşacağı, Trump’ın azline yönelik dosyanın Senato’ya gelip aklanmasını başta petrol fiyatları ve güvenli liman varlık fiyatları olmak üzere azalan risk algısının zirvedeki endekslere etkileri takip edilecek. Ocak ayı içerisinde TCMB, Fed ve ECB’nin para politikaları toplantılarının yanı sıra 1.Enflasyon Raporu TCMB tarafımdan yayımlanacak. ABD-Çin ticaret anlaşmasının 15 Ocak’ta imzalanması beklenirken, anlaşmanın ardından Trump ikinci görüşmeler için Çin’e gideceğini duyurdu.
Türkiye
Ay başında enflasyon ve imalat PMI rakamlarının beklentileri karşılayamamasının ardından makroekonomi tarafında en fazla merak edilen konu büyüme ve işsizlik oldu. Ocak ayının ilk iki haftasında neredeyse önemli makro bir veri yok. Bakan Albayrak verilerin 2020 yılında %5 büyümeye yaklaşıldığını işaret etmesinin ardından işsizlikte düşüş olup olmayacağı izlenecek. Yalnız büyüme ve istihdam verileri en geç gelen veri setleri olduğu için 10 Ocak’ta açıklanacak veri ekim ayına ait olacak. 13 Ocak’ta ise reel sektör güven endeksi açıklanacak. 16 Ocak’ta TCMB’nin faiz kararı ayın en önemli kararı olacak. Enflasyonu %11,84 ile sonlandırmanın ardından bir haftalık repo faizi %12’ye yaklaştı. TCBM’nin ileriye yönelik enflasyon beklentileri ve faiz adımlarını bundan sonra karar metninde geçen beklenti ifadelerine göre ve ayın 30’unda yayımlanacak olan I. Enflasyon Raporu’ndan tahmin etmeye çalışacağız. Bu nedenle enflasyon beklentilerini görmeden tahmin çıkarmak kolay değil. TCMB Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı 20 Ocak Pazartesi günü saat 10.30'da gerçekleştirilecek. Bankanın 2019 yılı dönem karından avans dağıtımı yapılmasına ve son yıl karından ayrılan hariç
birikmiş ihtiyat akçesinin kara katılarak dağıtılmasına karar verilmesi hususları, ikinci gündem maddesi olacak. Diğer bir gündem ise Meclis’ten geçen Tezkere maddesi sonrası Türk askerlerinin Libya’ya girmesi ve devamında yoğun haber akışı takip edilecek.
Avrupa
Ocak ayı gündemi Avrupa açısından yoğun geçecek. Bu ayın en nemli konusu 23 Ocak’ta gerçekleşecek olan ECB toplantısı olacak. Fakat ondan evvel 6 Ocak’ta hizmet PMI rakamları, 7 Ocak’ta Euro Bölgesi enflasyon ve perakende satışlar verisi, 9 Ocak’ta işsizlik oranı, 17 Ocak’ta ise TÜFE beklentileri açıklanacak. Ayın son günü olan 31 Ocak’ta ise Euro Bölgesi büyüme rakamları açıklanacak. Avrupa’nın gündemi Brexit meselesi ve durgunluğa doğru yol alan ekonomileri olacak. Son olarak imalat PMI rakamları da piyasaları tatmin etmemişti.
ABD
ABD’nin bu ayki gündemi oldukça yoğun. İlk olarak Temsilciler Meclisi’nde iki maddesi onaylanan Trump’ın azil dosyasının Senato’ya gelmesi ve ay sonuna kadar Trump’ın bu meseleden aklanması bekleniyor. İkinci olarak ise Kasım 2020’de yapılacak genel seçimler öncesinde ön seçime çıkacak adaylar ve mitinglerin başlaması ocak sonu beklenirken, ABD seçim rallisine yavaştan başlıyor. Diğer taraftan Trump’ın emriyle Bağdat’a gerçekleşen hava saldırısında İran’ın en güçlü Generali, olan Kasım Süleymani’nin öldürülmesi Ortadoğu coğrafyasında taşları yerinden oynattı. İran intikam açıklaması yaparken, bu durum varlık fiyatlamalarında risk off modunu çalıştırdı. 10 Ocak’ta tarım dışı istihdam, 17 Ocak’ta konut ve inşaat verilerinin yanı sıra sanayi üretimi açıklanacak. 20 Ocak’ta ABD piyasaları tatil iken, 22 Ocak’ta konut fiyat endeksi ve ikinci el konut satışları verisi açıklanacak. 29 Ocak’ta Fed’in faiz kararı ve hemen ardından Başkan Powell’ın konuşması takip edilecek
Ajanda
#YATAS & Haftanın AjandasıYATAS
YATAS hissesi yükseliş kanalı içerisinde hareketlerine devam ediyor. Yükseliş kanalının üst bandına yaklaşan hissede direnç noktası 7,55-7,67 olurken buraya doğru ivme kendisini korumaya devam ediyor. Ancak bu bandın üstünden aşağı yönlü realizasyon hareketinin ihtimali de söz konusu. Olası geri çekilmelerde 7,10-6,95 arası bandın orta çizgisinin destek noktası. Bu nedenle yeni maliyet için beklemek de bir seçenek olabilir. Hissede görünüm pozitif seyir içinde. MACD al vermeye devam ediyor.
Dirençler: 7,47/ 7,63/ 7,70
Destekler: 7,10/ 6,93/ 6,73
Yeni haftada ne konuşacağız?
Yeni haftada bir yılı bitiriyor, yeni bir yıla başlıyoruz. 2019 yılından kalan bir takım konular ocak ayı gündemini meşgul edecek. Örneğin Trump’ın azil sürecinin önümüzdeki iki hafta içerisinde senatoya sunulup, reddedilmesi bekleniyor. Diğer tarafta yine Çin ve ABD arasında imzalar kesin bir tarih olmamakla birlikte ya bu hafta ya da önümüzdeki hafta atılacak. Yeni haftada yılbaşı nedeniyle Çarşamba günü hiçbir ürün işlem görmeyecek. Salı günü Japonya ve Almanya tüm gün kapalı, Birleşik Krallık ise yarım gün kapalı, Perşembe ve Cuma günü Japonya piyasaları kapalı olacak.
Türkiye
30 Aralık Pazartesi günü ekonomik güven endeksi açıklanacak. Endeksin 100’ün üzerinde olması tüketicilerin ekonomiye güvendiklerini gösterirken, 100’ün altında kalması ise güven seviyesinde azalma olduğunu gösteriyor. Ekonomide güvenin artması beraberinde harcamaların da artması anlamına geliyor. 31 Aralık Salı günü yılın son işlem günü dış ticaret dengesi açıklanacak. 2 Ocak Perşembe günü de imalat PMI verisi ön plana çıkarken bu hafta Türkiye’nin en önemli gündemi 3 Ocak Cuma günü açıklanacak olan enflasyon verileri olacak. Aralık ayına ait TÜFE’nin belli olmasıyla birlikte 2019 yılının enflasyonu da ortaya çıkmış olacak. Sın olarak %0,38 aylık, %10,56 yıllık olarak açıklanmıştı.
Avrupa
30 Aralık Pazartesi günü Almanya perakende satışlar verisi açıklanacak olup oldukça önemli ve piyasa etkisi olan bir veridir. 2 ocak Perşembe günü Euro Bölgesi imalat PMI rakamları açıklanacak olup, bölgedeki ekonomik durumun görülmesi açısından önemli bir veridir. 3 Ocak Cuma günü ise Almanya işsizlik oranı ve TÜFE rakamları önemli olacak.
ABD
Haftanın ilk işlem günü ABD mal ticaret dengesi ve bekleyen konut satışları açıklanacak. ABD ‘nin asıl gündemi 2 ocak Perşembe günü hem imalat PMI rakamları hem de son aralık ayı FOMC toplantısının tutanakları açıklanacak. Hatırlanacak olursa son toplantıda faizlerin sabit tutulmasına hiçbir üye şerh koymamış ve oy birliği ile karar alınmıştı. 3 Ocak Cuma günü ise inşaat harcamaları ve ISM imalat PMI rakamları da önemli olacak.
Noel Öncesi Ekonomi Gündemi SakinleşiyorEkim ayının ortalarında 93 bin civarından başlayan yükseliş 112 bin civarının test edilmesiyle birlikte yerini geçtiğimiz hafta konsolide sürecine bıraktı. 112 bini iki denemesinde de geçemeyen ancak düzeltme hareketlerinin de oldukça sınırlı kaldığı endekste, yurtdışında Noel tatilinin başlayacağı bu hafta likiditenin azalması volatiliteyi de azaltabilir. Endekste kısa vadede son haftada geçilemeyen 112 bin ilk güçlü direnç konumunda iken 110 bin de haftanın ilk desteği konumunda olacaktır. Endekste 112 binin geçilmesi ilk olarak 114 bin ve devamında 116-117 bin civarını gündeme getirebilecek olsa da, 114 bin üzerindeki hareketin öncelikli beklenti olmadığını söylemekte fayda var. Son dönemde teknik göstergelerde görülen yorulma 110 bin desteğinin kırılması ile sonuçlanacak olur ise satışların destek bulabileceği ilk seviye 107.500 civarı olabilir.
2019 yılının sonlarına yaklaşırken yurtdışı piyasalar da Noel tatiline hazırlanıyor. Salı günü yarım gün olacak ve ardından yabancılar uzun bir tatile çıkacak. Yabancıların tekrardan piyasaya dönüp, hacim göstergelerinin normale dönmesi ocak ayının ikinci haftasına rastlayabilir. Bu haftaki tatil programı nedeniyle ekonomik takvim de yoğun değil. Önümüzdeki yaklaşık 3 haftalık süreçte iç piyasada kendi hacmimizle ve verilerimizle ilgileneceğiz.
Türkiye
Bu hafta açıklanacak verilerin piyasa fiyatlaması üzerinde etkili olabileceğini düşünmüyoruz. 25 Ekim Çarşamba günü sektörel güven endeksleri açıklanacak. 26 Aralık Perşembe günü de kapasite kullanım oranı ve reel kesim güven endeksi açıklanacak. Kapasite kullanımı imalat sektörüne yönelik önemli bir gösterge olup, üretimdeki artışı temsil eder.
Euro Bölgesi
Avrupa borsaları salı günü erken kapanış gerçekleştirecek ve Noel tatiline girecek. Bunun dışında pazartesi ve salı günleri açıklanacak veri bulunmuyor.
ABD
23 Aralık Pazartesi günü kasım ayına ait yeni konut satışları verisi açıklanacak. Salı günü de dayanıklı mal siparişleri açı9klanacak olup her iki verinin de para birimine etki yapma ihtimali söz konusu. 25 Aralık Çarşamba günü de ilk ve devam eden işsizlik başvurularını öğrenmiş olacağız. Bunlarla birlikte ABD verilerinde hem ayı hem de yılı kapatmış oluyoruz.
16-20 Aralık Haftası Piyasa AjandasıGeçen hafta Fed, ECB ve TCMB toplantılarının gerçekleşmesinin ardından gözler bu hafta 17 Aralık Macaristan, 18 Aralık Tayland, 19 Aralık Japonya, İngiltere, Çekya ve Meksika Merkez Bankalarının toplantılarında olacak. Ancak piyasalarda genel bir çalkantı beklemiyoruz. Özellikle Fed ve ECB’nin almış olduğu aksiyonlar diğer merkez bankaları nezdinde de izleniyor. Yine geçen hafta Bloomberg haber sitesinde yer alan bir haberinde ABD ve Çin’in anlaşmaya vardığı söylenirken, bu hafta imzaların atılması beklenecek. Çünkü son olarak Çin bazı tarımsal ürünleri ABD’den ithal etmek hakkında endişelerinin olduğunu belirtmişti. Önümüzdeki hafta yabancılar Noel tatiline çıkacak. Dolayısıyla bu hafta piyasada hacimli geçen son hafta seansları olabilir.
Türkiye
Hafta başında Türkiye’nin eylül ayı işsizlik oranı açıklanacak. Son olarak %14,0 oranında açıklanan işsizliğin %14,1 olması bekleniyor. İşsizlik verisi gecikmeli geldiği için koşulları en geç yansıtan veri diyebiliriz. Son dönemde açıklanan PMI ve sanayi üretim rakamlarına bakılırsa işe alımlar olsa da PMI göstergelerinde 50,0 seviyesinin altındayız. Bu nedenle işsizlikte artış devam edebilir fakat artış hızında bir miktar yavaşlama görebiliriz. Yine pazartesi günü bütçe dengesi açıklanacak. Ekim ayında 14,9 milyar dolar bütçede açık oluştuğunu görmüştük. 19 Aralık Perşembe günü TCMB’nin PPK toplantı özeti yayımlanacak. Hatırlanacağı üzere 200bp faiz indirimine giden TCMB’nin bu raporunda ileriye yönelik enflasyon beklentileri oldukça önemli olacak.
Avrupa
İngiltere’de seçimlerin bitip Muhafazakâr Parti’nin seçimleri açık ara kazanması sonrası Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel, İngiltere'deki erken genel seçimlerde Başbakan Boris Johnson'un zaferi sonrasında, "İngiliz parlamentosunun bir an önce ayrılık anlaşmasını oylamasını bekliyoruz." dedi. Haftanın ilk işlem gününde aralık ayına ait hizmet ve imalat PMI rakamları takip edilecek. ECB’nin 20 milyar euroluk tahvil alımlarının ardından piyasada toparlanma işaretleri aranacak. 18 Aralık Çarşamba günü Euro Bölgesi TÜFE rakamları açıklanacak. Manşet TÜFE %1,0 oranında bulunuyor. ECB’nin son toplantısında 2020 yılı için TÜFE beklentisi %1,6’ydı.
ABD
Bu hafta ABD’den gelecek olan veriler ikincil önem düzeyine sahip olacak. Haftanın ilk günü PMI rakamlarının ardından Salı günü yoğun ABD verisi akışı bizi karşılıyor. Fed Başkanlarından Saat 16:00’da Kaplan, 20:30’da Evans ve 21:30’da Rosengren konuşmaları takip edilecek. Hatırlanacağı üzere aralık ayı toplantısında faizleri sabit tutma kararı oy birliği ile alınmıştı. Bu nedenle birbirleriyle çelişen açıklamalar görmek yerine toplantı sonrası basın konuşması yapan Powell’ın söylemlerine yakın cümleler duyabiliriz. Bu nedenle konuşmalar esnasında önemli bir oynaklık görünmeyebilir. 17 Aralık Salı günü Fed başkanlarının konuşmalarının yanı sıra kasım ayına ait konut başlangıçları, kapasite kullanım oranı ve sanayi üretimi rakamları açıklanacak. 19 Aralık Perşembe günü aralık ayına ait mevcut konut satışları verisi açıklanacak. Son olarak ise 20 Aralık Cuma günü ABD GSYH’ının son okuması açıklanacak. Ancak yeni bir veri olmadığı için piyasa oynaklığı göremeyebiliriz.
Yeni haftada ne konuşacağız? 9-13 Aralık HaftasıAralık ayının ikinci haftasına başlarken bu hafta öne çıkan başlıklar; önemli Merkez Bankalarının toplantılarının yanı sıra kasım ayına yetişmeyen ABD-Çin arasındaki olası Faz -1 anlaşmasının mahiyeti de piyasalara yön verecek. Son olarak Trump, Hong Kong'daki gösterilerde uygulanan şiddet ve insan hakları ihlallerinden sorumlu tutulan Çinli yetkililere yaptırım uygulanmasını öngören yasa tasarısını imzaladı. Sonrasında ABD Başkanı Donald Trump'ın müzakere ekibine yakın bir kaynak, ABD ile Çin arasındaki ticaret anlaşmasının Hong Kong tasarısı nedeniyle durdurulduğunu bildirdi. Ancak Trump, ABD'nin şu anda Çin ile yaptığı toplantı ve müzakerelerin iyi gittiğini bildirdi. Bu hafta içinde 11 Aralık’ta ABD ve Brezilya, 12 Aralık’ta Türkiye, Euro Bölgesi ve Hindistan, 13 Aralık Rusya Merkez Bankalarının toplantıları olacak. Tüm bu takvim içinde öne çıkan Fed ’in 11 Aralık’taki toplantısı olacak. Fed ‘in aldığı kararlar işaret fişeği niteliğinde. TCMB dâhil diğer tüm merkez bankalarının faiz indirim süreçleri de yine Fed ‘in kararına ve projeksiyonda yer alan Fed fonlama faiz oran beklentisine bağlı olacak. Ancak hali hazırda 3 faiz indirimi yapan Fed ’in bu toplantıda faiz indirimine gitmesi beklenmiyor.
Türkiye
9 Aralık Pazartesi TCMB’nin piyasa profesyonelleri arasında yaptığı beklenti anketi sonuçları açıklanacak. Özellikle bu raporda dolar ve enflasyon beklentileri oldukça önemli. Hanehalkı DTH hesaplarında bulunan döviz mevduatlarında artış devam ediyor. Diğer tarafta enflasyon beklentileri kontrol altına alındığı için faiz eğrisinde yataylaşma süreci devam ediyor. Bu nedenle piyasa beklentilerinin seyri enflasyon ve döviz konusunda yön oldukça önemli. 11 aralık Çarşamba günü ekim ayı cari işlemler dengesi açıklanacak. Son olarak ekim geçici dış ticaret verilerinde dış ticaret açığı %263,6 artarak 1 milyar 808 milyon dolara yükseldi. 12 Aralık TCMB toplantısı gerçekleşecek. TCMB’nin 1 haftalık repo faizi %14 seviyesinde bulunuyor. Enflasyon beklentilerinde önümüzdeki yıl yeniden tek haneler konuşulmaya başlandı. Şayet ABD üzerinden gelecek herhangi bir bozucu etki gelişmezse TCMB faiz indirimlerine devam edebilir. Piyasa swap faizleri hali hazırda 100bp indirimi fiyatlıyor. 13’ün de ekim ayı sanayi üretim verisi ile birlikte 4.çeyreğe ilişkin ilk datayı almış olacağız.
Euro Bölgesi
12 Ekim Perşembe günü sanayi üretim verisi gelecek. Ekonomik veriler para politikasında ECB beklentilerini oluşturuyor olsa da piyasaların bu ay dikkat edeceği en önemli iki gelişmeden birincisi Brexit’in olup olmayacağı, ikicisi ise aylık 20 milyar Euro tahvil alımına başlayan ECB’nin ek genişleyici hamle yapıp yapmayacağı olacak. İngiltere'yi 31 Ekim'de Avrupa Birliği'nden (AB) ayırma vaadini gerçekleştirmesi parlamento tarafından engellenen Başbakan Boris Johnson, ısrarla gündeme taşıdığı erken seçim talebini milletvekillerine kabul ettirmeyi başardı. Böylelikle İngiltere 12 Aralık’ta erken seçime gidiyor. Ülkede, AB referandumundan bu yana çoğunluğunun Brexit yanlısı olduğu değerlendirilen 2 milyon yaşlı seçmen hayatını kaybetti. Buna karşılık, potansiyel olarak AB üyeliği yanlısı olduğu tahmin edilen 2,5 milyon genç seçmenin erken seçimde oy kullanması bekleniyor(AA). 12 Aralık’ta toplanacak olan ECB komitesinden şimdilik beklenti bulunmuyor. 23 Haziran 2016’da yapılan referandumla başlayan Birleşik Krallık’ın Brexit yolculuğu, halkın % 51.89’unun AB’den ayrılmaya karar vermesi sürece girdi. Ancak gelinen noktada AB'den çıkış bir türlü gerçekleşemezken yeniden referandum yapılma ihtimali de doğabilir. İngiltere'de Muhafazakar Parti'nin, 12 Aralık'ta erken genel seçime gidilmesini isteyen önergesi 20'ye karşı 438 oyla Avam Kamarası'nda kabul edildi. Erken seçim kararı Lordlar Kamarası'nda onaylanırsa, sonrasında yaklaşık beş haftalık bir kampanya süresi başlayacak.
ABD
11 Aralık Çarşamba günü ABD enflasyon rakamları açıklanacak. Petrol fiyatlarının 60$ üzerinde seyrettiği ve tüketici harcamalarının arttığı bu dönemde manşet ve çekirdek enflasyon rakamları önemle takip edilecek. Aynı gün ise 2 gün sürecek olan Fed toplantısı sonuçlanacak. İlk olarak karar metni ile birlikte üyelerin faiz kararını öğreneceğiz. Ayrıca metinde geçen açıklamalar ABD ekonomisine yönelik özet beklentileri de içereceği ve faiz politikası hakkında geleceğe yönelik beklentileri içeriyor oluşu sözlü yönlendirme oluşturacak ve bir fiyatlamaya yol açacak. İkinci olarak kararla beraber yılın son projeksiyonu yayımlanacak. Üyelerin, büyüme, işsizlik enflasyon ve fonlama maliyetini önümüzdeki 3 yıl ve uzun vade değerlendirmesini öğreneceğiz. Karardan tam yarım saat sonra ise Fed Başkanı Powell’ın basın karşısında söylemleri ve soru cevapları takip edilecek. Fed’in komitesi şubat ayında yenileceği için mevcut komite bir toplantı daha yapacak. Bu nedenle projeksiyonda yer alan üyelerin fonlama maliyeti beklentileri ocak ayı için yönlendirme oluşturabilir. 13 Aralık Cuma günü ABD perakende satışlar verisi önemli bir hareket oluşturabilir.
Yeni Haftanın Gündemi & BIST 100 StratejisiYeni hafta Kasım ayının veri bakımından en sakin haftası olacak. Daha çok ABD verileriyle geçecek haftanın başlığı öncü PMI verileri ve uzun süredir takip edilen ABD-Çin arasında imzalanması beklene Faz-1 ticaret anlaşması olacak. Ancak Financial Times’ın perşembe günkü yazısında yer alan bir habere göre Washington ve Pekin arasında 16 aydır devam eden ticaret savaşlarını ilk olarak anlaşmaya bağlaması beklenen 1. Faz ticaret anlaşmasının zora girdiği ve ABD’nin 15 Aralık’a ertelediği yeni ek tarifeler uygulama kararına yetişmeyeceği yazılıyor. Uzun süredir beklenen anlaşma bir türlü gelmese de geçen hafta boyunca borsa gibi risk iştahı yüksek varlıklar bu haberle satın alındılar. Dolayısıyla bu tarz haberler ve aradan uzun zaman geçmesi bu alımların yerini kar satışlarına bırakmasına neden olabilir ki geçen hafta ABD endeksleri zirvelerini tazelemişlerdi. Bu haber veya yeni yayımlanacak haberlerin kamuoyu nezdindeki algısı izlenecek ve yatırımcıların risk iştahı yeni haftada takip edilecek. Bu hafta 19 Kasım Salı günü Macaristan, 20 Kasım günü Çin Merkez Bankası 1 yıllık faiz kararı, 21 Kasım günü Endonezya, G.Afrika ve 22 Kasım Cuma günü de Kolombiya Merkez Bankası faiz kararını açıklayacak. Ayrıca 20 Kasım Çarşamba günü de Fed’in Ekim ayına ait FOMC tutanakları yayımlanacak.
Türkiye
Haftanın Türkiye takvimi pek fazla yoğun değil ve açıklanacak veriler de minör önem düzeyinde. Örneğin 18 Kasım Pazartesi günü ekim ayına ait konut satış istatistikleri ile eylül ayına ait kısa vadeli dış borç istatistikleri açıklanacak. 19 Kasım Salı günü TCMB’nin açıklayacağı uluslararası yatırım pozisyonu gelecek. Uluslararası Yatırım Pozisyonunda toplam finansal varlıklar ile toplam finansal yükümlülüklerin farkı, net Uluslararası Yatırım Pozisyonu olarak adlandırılmaktadır. Başka bir deyişle, net Uluslararası Yatırım Pozisyonu; Türkiye'nin yurt dışından alacaklarıyla, Türkiye'nin yurt dışına borçlarının net farkını işaret eder. 21 Kasım Perşembe tüketici güven endeksi açıklanacak.
Avrupa
18 Kasım Pazartesi günü ECB’nin finansal istikrar raporu yayımlanacak. Finansal İstikrar Raporu yılda iki kez yayınlanır ve Euro Bölgesi’ndeki finansal istikrara yönelik potansiyel risklerin genel bir görünümünü sunar. Finans endüstrisinde ve kamuda Euro Bölgesi’nin finansal istikrar konusundaki sorunlarına yönelik farkındalık yaratmayı amaçlar. 19 Kasım günü Euro Bölgesine ait cari işlemler dengesi açıklanacak. 21 Kasım Perşembe günü ECB’nin para politikası tutanakları yayımlanacak. ECB son olarak 1 Kasım itibariyle aylık 20 milyar Euro tahvil alımına başlamıştı. Bu rapor içerisinde tahvil alımlarından önce üyelerin bu kararı alma şartları öğrenilecek ve ileriye yönelik Euro bölgesi verileri hakkında sözlü yönlendirme oluşturacak. Haftanın son işlem günü olan 22 Kasım Cuma Almanya 3.çeyrek GSYH verilerinin revizesi ve kasım ayına ait imalat PMI rakamlarını öreneceğiz. Hem Almanya’nın hem de Euro Bölgesinin gelecek PMI imalat rakamları öncü veriler olacağı için piyasada fiyat anlamında oynaklığa sebebiyet verebilir.
ABD
ABD’nin en önemli konusu Çin ile olan ticaretine yönelik 16 aydır devam eden anlaşmazlıklar olurken, Beyaz Saray Ekonomi Danışmanı Kudlow, ABD ve Çin'in bir ticaret anlaşmasına yaklaştığını, Pekin ile 16 aylık ticaret savaşının sona ermesi konusunda çok yapıcı görüşmeler yapıldığını bildirdi. Bir aydan daha kısa bir süre önce iki taraf da prensipte anlaşmaya varıldığını teyit etmiş olsalar da, henüz daha anlaşma olmaması endişeleri de artırıyor. 19 Kasım Salı günü inşaat izinleri ve konut başlangıçları açıklanacak. Gelecek olan verilerin önem düzeyi çok yüksek olmadığı gibi piyasa koşullarına da fazla etki etmeyebilir. 20 Kasım Çarşamba günü ekim ayına ait FOMC toplantısının tutanakları yayımlanacak. Daha evvel Kongrede Powell’ın sunumunda Fed’in ulaştığı faiz düzeyinin güncel ekonomi adına uygun olduğunu belirtse de daha fazla faiz indirimine yeşil ışık yakan üyelerin olup olmaması ya da 2020 öngörüleri raporda merak edilen konulardan olacak. 21 Kasım Perşembe günü mevcut ev satışları verileri ile cuma günü yine ABD adına öncü imalat PMI verileri takip edilecek.
BIST Strateji
Kasım ayında yukarı yönlü bir seyrin izlendiği ve bu haftada iyimser beklentilerle pozitif seyrin devam ettiği BIST-100 Endeksi, dün kritik görüşme sonrasında etkili olan kâr satışlarının etkisiyle günü %1,00’lık düşüşle 103.781 puandan tamamladı. Yeni güne hafif alıcılı bir açılışla başlayan endekste 103.000 üzerinde kalıcılık korunduğu sürece kısa vadede pozitif görüşümüzü korumaya devam ediyoruz. Yukarı yönlü hareketlerde 105.000 ve 106.000 seviyeleri güçlü direnç seviyeleri olup, 2019 yılı zirvesinin bulunduğu 106.000 üzerindeki kapanışlarla alımların hız kazanabileceğini değerlendiriyoruz. Olası geri çekilmelerde ise 103.300 – 103.000 aralığı ilk destek bölgesi olup, devamında 101.250 ve 500 günlük basit ortalama (100.600) gündeme gelebilir. ABD ile olan ilişkilerde var olan sorunlar halen daha masada ama bu yükselmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Fakat yatırımcıların da uzun vadeli aksiyon almasını engelliyor. Bu nedenle geri çekilmeler 103,000 üzerinde alım yönlü 105,500-105,800'lere doğru değerlendirilebilir. Ancak 103,000 altında stop loss ile alım biteceği için burann gerisinde biraz daha piyasa izlenebilir. Çünkü son dönemdeki algo işlemler sebebiyle piyasa yön kopukluğu yaşıyor.
Yine Aylardan Kasım, Kasım'da Aşk Başkadır, November Rain ... Kasım ayı majör merkez bankalarının toplantıları bakımından yoğun değil ancak takvimde yer alan gelişmekte olan ülke merkez bankaları toplantıları başta olmak üzere Fed’ i ekim ayında yaptığı 3.faiz indirimi sonrası etkileri takip edilecek. Ekim ayında gerçekleşen Fed ve TCMB toplantılarından çıkan ortak sonuca göre bankaların para politikalarında etkin araç kullandıkları faiz oranlarının seyri gelecek enflasyon verilerine bağlı olacak. Bu nedenle Türkiye ve ABD enflasyon verilerindeki piyasa fiyat oynaklıkları yüksek olabilir. Kasım ayının en önemli başlıklarından birisi de ABD-Türkiye ikili ilişkilerinin seyri olacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 13 Kasım’da Trump’ın davetine icabetten yapması planlanan ABD ziyareti, Temsilciler Meclisi’nden Türkiye’ye yaptırım kararı ve sözde Ermeni yasa tasarılarının geçmesi nedeniyle belirsizliğe girdi. Senato’da ne zaman oylanacağı belli olmayan yasa tasarıları her iki ülke arasındaki gerilimi bir hayli zorlayacak gözüküyor. Bu nedenle kasım ayının gündemi tansiyonu artan ABD ve Türkiye ilişkileri olacak. Diğer tarafta kasım ayında Şili’de yapılması planlanan zirve ülkedeki protestolar nedeniyle iptal edildi. Bu Zirve’nin en önemli özelliği ABD –Çin ticaret anlaşmasının birinci fazının imzalanması olacaktı. Henüz daha toplantı yeri ve saati belirlenmediği için anlaşmanın olup olmayacağı yönünde çıkan spekülasyonlar fiyatlamaları da etkiliyor. Kasım ayı içerisinde 6 Kasım Tayland ve Polonya MB, 7 Kasım ‘da İngiltere ve Çekya MB, 14 Kasım’da Meksika MB, 19 Kasım’da Macaristan MB, 21 Kasım’da G.Afrika MB ve son olarak 29 Kasım’da da G.kore MB toplantıları gerçekleşecek.
Türkiye
Yeni ayın ilk pazartesisi olan 4 Kasım günü ekim ayı enflasyon verilerini elde edeceğiz. 31 Ekim’de açıklanan yılın son Enflasyon Raporu toplantısında konuşan TCMB Başkanı Murat Uysal tüketici enflasyonunun Ekim'de de tek hanede kalacağını, yılın son iki ayında ise ters baz etkisiyle bir miktar yükseleceğini bildirdi. Uysal yıl sonu enflasyon tahminini % 13.9'dan % 12'ye indirdiklerini bildirdi, faiz indirimleri konusunda ise 'alanın önemli bölümünü kullandıklarını' söyledi. 14 Kasım’da eylül ayına ait sanayi üretim verisi açıklanacak. böylelikle 3.çeyreğe ilişkin sanayi üretimi rakamı belli olacak. Özellikle büyüme rakamı tahminlerinde sanayi üretimi önemli bir yer tutuyor. 15 Kasım Cuma günü işsizlik oranı, bütçe dengesi, TCMB beklenti anketi ile yoğun lokal veri akışı yaşanacak. 29 Ekim’de TCMB’nin Türkiye Finansal İstikrar raporu yayımlanacak. Bu raporda hanehalkı borcu, ekonomide gidişat ve EM’lere göre kıyas ölçütleri yer alırken, raporun geniş ve kapsamlı olması nedeniyle ekonomide rehber görevi görüyor denilebilir.
Avrupa
4 kasım Pazartesi günü Bölge genelinde imalat PMI rakamları açıklanacak. Son dönemde Avrupa ekonomisinde görülen yavaşlama nedeniyle Avrupa Merkez Bankası, 12 Eylül’de Euro Bölgesi ekonomisini canlandırmak için yeni bir tahvil alım programı açıklamış, mevduat faizini de beklentilere paralel olarak 10 baz puan düşürerek yüzde eksi 0,40’dan yüzde eksi 0,50'ye çekmişti. Banka, kasım ayından itibaren ayda 20 milyar Euro tahvil alımına başlayacak. İngiltere ‘nin AB’den ayrılma süreci takip edilirken, anlaşmasız Brexit’in önüne geçebilmek için AB Ocak sonuna kadar İngiltere’ye müddet vermişti. Siyasi belirsizlikler devam ederken, 7 Kasım’da gerçekleşecek BoE toplantısından bir değişiklik beklenmiyor.13 Kasım’da sanayi üretimi, 14 Kasım’da ise Bölgenin üçüncü çeyrek büyüme rakamları açıklanacak. ayın en önemli gelişmesi de büyüme verisi ile 29 Kasım’da açıklanacak kasım ayı öncü enflasyon verisi olacak. 15 Kasım’da ise açıklanacak olan ekim ayına ait enflasyon verisi ikinci okuma olacağı için taze bir veri olmayacak.
ABD
Kasım ayının en önemli ABD verisi enflasyon rakamı olacak. Ekim ayındaki toplantıda yılın üçüncü faiz indirimini gerçekleştirerek faiz bandını %1,50-1,75 aralığına çekilen FOMC toplantısı sonrasında konuşma yapan Başkan Powell Dünyanın güçlü bir dezenflasyonist baskı altında olduğunu ifade eden Powell, ABD'nin küresel dezenflasyonist baskılardan muaf olmadığını vurgulamıştı. Enflasyondaki seyir FOMC beklentilerinin şekillenmesi açısından faiz indirimlerine ya tamam diyecek ya da devam. Bu nedenle 2020 öngörülerini şekillendirecek enflasyon verileri önemli olacak. 15 Kasım’da perakende satışlar ve sanayi üretim verisi önemli olacak. Özellikle perakende satışlar ve 27 Kasım’da açıklanacak dayanıklı mal siparişleri verileri fiyatlamalarda oldukça etkili olabiliyor.
Yeni Haftanın Gündemi - 14-18 Ekim HaftasıYeni haftanın ana gündem başlıkları sanayi üretim verileri ve Çin ‘in büyüme rakamları olacak. 18 aydır devam eden ticaret savaşlarına yönelik olarak küresel büyüme rakamlarında yaşanan gerileme özellikle Çin’in büyümesi ön plana çıkarmıştı. Bu hafta yoğun bir şekilde Çin’in majör verilerini öğreneceğiz. Cuma günü 3.çeyrek büyüme rakamlarını açıklayacak olan Çin’de beklentiler üzerindeki veri piyasa fiyatlarına etki edebilir. Diğer tarafta ekim ayında merkez bankaları toplantıları yoğundu. Fed’in temmuz ayında yapmış olduğu faiz indirim hamlesinden sonra birçok merkez bankası faiz indirimine giderek ekonomilerini canlandırma çalışmalarına başlamışlardı. Bu hafta da G.Kore Merkez Bankası’nın faiz kararı gelecek.
Türkiye
14 Ekim’de açıklanacak olan ağustos ayına ait sanayi üretim rakamları Türkiye 3.çeyreğe ilişkin büyüme beklentilerini şekillendirebilir. Sanayi üretimi aylık %2,8, yıllık bazda ise %3,6 daralma gösterdi.Ekonomideki daralmaya bağlı olarak cari işlemler dengesi 2,6 milyar dolar fazla verirken diğer taraftan bütçe açığı olarak belirginleşiyor. Bu nedenle 15 Ekim’de açıklanacak bütçe dengesi önemli olacak. Yine 15 Ekim Salı günü Türkiye temmuz ayı işsizlik oranı açıklanacak. 16 Ekim konut verileri önemli olurken, konut verilerinde aynı zamanda konut kredilerindeki kıpırdanmayı da görebiliriz. 16 Ekim özel sektörün yurtdışı kredi borcu, 17 Ekim ise kısa vadeli dış borç istatistikleri açıklanıyor. Borç/GSYH oranı ülkelerin kredilendirilmelerinde önemli bir gösterge. Son olarak ise haftanın son işlem günü 18 Ekim ‘de TCMB’nin beklenti anketi yayımlanacak. Bu ankette yıl sonu enflasyon ve dolar kuru beklentilerinin trendine bakılıyor.
Barış Pınarı Harekatının 6.gününde askerleirmiz 30-35 km derinliğe indi. Operasyonun gidişatı devam ederken, Türkiye biryandan da uluslararası kamuoyuna operasyonun neden yapıldığını anlatmaya çalışırken, yanlış ve kirli bilginin önüne geçilmeye çalışılıyor.
Avrupa
Bu hafta Avrupa’nın ekonomi gündemi çok fazla yoğun değil. Bölgenin ana gündemi Brexit süreci olacak. İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılması beklenen tarih yaklaşırken taraflar, müzakerelere hız verme kararı aldı. İngiliz Parlamentosu, anlaşmasız ayrılığın önüne geçmek için İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ı AB'den yeni erteleme istemeye mecbur bırakan yasayı kabul etmişti. Başbakan Boris Johnson ile İrlandalı mevkidaşı Leo Varadkar'ın geçen perşembe günkü olumlu görüşmesinin ardından piyasalar iyimserliğe girdi. Euro Bölgesinde 14 Ekim’de ağustos ayına ait sanayi üretim rakamları, 16 Ekim’de ise enflasyon verisi gelecek. Euro Bölgesinde ekonomi frene basarken, bu durum enflasyon rakamlarında gözle görülür bir şekilde kendisini hissettiriyor. ECB’nin daha fazla genişlemeye gitmesi ya da gerek duymaması enflasyon rakamlarının seyriyle alakalı.
ABD
16 Ekim Çarşamba günü ABD perakende satışları fiyat hareketlerine etkisi olabilir. 17 Ekim’de de eylül ayı sanayi üretim verisi açıklanacak. Özellikle sanayi sektöründeki daralma 3.çeyrek büyümesine yönelik ipuçları verebilir. ABD ile Çin, Washington'da gerçekleştirdikleri ve 2 gün süren müzakerelerin sonunda kısmi bir anlaşmaya vardılar.Trump, Çin'in 40-50 milyar dolar tutarında ABD tarım ürünü alacağını vurguladı.Fed, 15 Ekim'den itibaren aylık 60 milyar dolarlık hazine tahvil alımı yapacak. Rezervleri eylül ayı başındaki üstünde tutmak için en erken 2020'nin ikinci çeyreğinde biteceği belirtildi. Fed, Hazine kağıdı alma kararının "teknik" olduğunu ve bunun para politikası duruşunda değişiklik anlamına gelmediğini de belirtti.
Yeni Haftada Siyasi Başlıklar Önde & BIST Strateji 7-11 EkimEkim ayının ikinci haftasında daha çok siyasi gelişmelerin ağırlığını hissedeceğiz. 7 Ekim ‘de Akdeniz’de faaliyet göstermek üzere Yavuz sondaj gemisi faaliyetlere başlıyor. Bilindiği üzere Kıbrıs açıklarında petrol arama faaliyetleri yüzünden AB ile ilişkilerde yaptırımlar gündeme gelmiş ABD Türkiye’yi uyarmış ve Rum kesimi ile ipler gerilmişti. Son olarak Yunanistan Türkiye'yi Kıbrıs'ın egemenlik haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle ABD'ye şikayet etti. Ekim ayının bir diğer önemli gelişmesi ise ABD ve Çin taraflarının yeniden masaya oturarak aralarındaki ticari anlaşmazlıkları yeniden müzakere edecek olmaları. Tarafların önce temsilciler düzeyinde sonrasın da üst düzeyde görüşmelere 10 Ekim tarihinde başlamaları bekleniyor. Trump’ın önce geçici anlaşmaya ışık yakıp daha sonrasında da nihai anlaşma dışında sıcak bakmadığını söylemesi ve 2020 seçimlerinden önce anlaşmanın zor olduğu yönündeki demeçleri nedeniyle anlaşma olacağına uzak bakılıyor. Ancak cuma günü Beyaz Saray Danışmanı Kudlow’un yaptığı açıklamalarda tarafların psikolojilerinde yumuşama olduğunu dile getirmiş ve piyasalara adeta havuç vermişti. Piyasaların odak noktası tamamen gidişat olacak.
Türkiye
Haftanın tek Türkiye verisi 11 Ekim’de cari işlemler dengesi gelecek. Hatırlanacağı üzere temmuz ayında Türkiye cari işlemler fazlası vermişti. Dengenin ağustos ayında da fazla vermesi beklenebilir. Ekonomideki daralmaya bağlı olarak cari işlemler dengesindeki gerileme diğer taraftan bütçe açığı olarak belirginleşiyor.
Bu hafta Türkiye'nin gündemi siyasi gelişmeler olacak. Türkiye Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölge oluştırmak için operasyona hazırlanırken, ABD'nin bu operasyona katılmayacağı ve destek vermeyeceği mesajı geldi. Türkiye bu operasyona tek başına mı katılacak yoksa yanına bir müttefik arama çalışmalarına mı girecek şimdilik bilinöiyor ancak önümüzdeki ay Sayın Erdoğan bu konu hakkında görüşmek üzere Washington'a gidiyor. Diğer bir gelişme ise Türkiye'nin Kıbrıs çevresindeki petrol arama faaliyetleri ve etkileri olacak.
Avrupa
7 Ekim günü Almanya’dan gelecek fabrika siparişleri ve 8 Ekim günü sanayi üretimi Avrupa borsalarında fiyatlamalara konu olabilir. Haftanın genelinde yine cuma günü Almanya TÜFE verisini aldıktan sonra başka Avrupa’dan açıklanacak veri olmadığını görüyoruz. İngiltere'de muhalefet partileri, bugün Başbakan Boris Johnson tarafından meclise yeniden getirilmesi beklenen 15 Ekim'de erken seçime gidilmesi önerisini reddetme konusunda anlaştılar.
ABD
8 Ekim Salı günü ÜFE ve 10 Ekim Perşembe günü de TÜFE verileri en önemli gelişmeler olacak. Eylül ayındaki petrol hareketinden dolayı manşet rakamlar ufak da olsa etkilenebilir fakat yükselişin kısa vadeli oluşu nedeniyle arındırılmış çekirdek veriler daha önemli olacak. Eylül ayında faiz indirimi kararı aldıkları toplantının tutanakları 9 Ekim Çarşamba açıklanacak. aynı gün başkan Powell’ın da konuşması takip edilecek. Eylül FOMC toplantısında Fed’in 25bp faiz indiriminin üyeleri ayrıştırdığını görmüştük. Kimi üyeler faiz indirimine karşı çıkarken, bir üye de 50bp indirilmesini istemişti. FOMC sonrası ciddi bir belirsizlik oluştu. Bu nedenle toplantı tutanakları piyasanın ihtiyacı olan hikâyeyi verebilir. 10 Ekim'de ABD' ve Çin yetkilileri ticari anlaşmazlıkları yeniden müzakere etmek üzere 10 Ekim'de masaya oturuyor. Bloomberg'in kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Çin Perşembe günü gerçekleşecek üst düzey müzakerelerde masaya getirecekleri konuları daralttı. Böylelikle Çinli yetkililerTrump yönetimi ile geniş kapsamlı bir ticaret anlaşması yapmak yönündeki gönülsüzlüklerine işaret ettiler.
Strateji :
Gelişmeler BIST100 endeksini ağırlıklı oalrak aşağı yönlü etkilemesi beklenirken, yönsüzlük şimdilik daha ön planda duruyor. özellikle 500 günlüğün geçtiği 101000 seviyesi ve 50 günlük oprtalamanın bulunduğu 100,300 seviyeleri önemli destekelr olacak. Şuanki haber akışıyla 50 günlüğün altına geçmesini beklemesek de bu haftanın haber akışı ve yeni gelişmeler gelmesi durumunda 50 günlüğün altına sarkmalar olabilir. ancak bunlar orta vadeli alım fırsatı verebilir. Bankalar halen daha çok ucuz ve 2020 yılında büyüme politikaları demir çelik hisseleri için önemli potansiyel olmayı sürdürüyor. Dolar/TL 'de ana direncimiz 5,80-5,81 aralığından geçiyor.
Hoşgeldin Ekim! Yeni Ayın Önemli Gelişmeleri Yoğun bir eylül ayı sonrası benzer yoğunlukta bir ekim ayı bizleri bekliyor. Yine önemli merkez bankaları toplantıları ekonomik takvimin gündeminde olacak. Ayrıca bu ay içerisinde gelecek majör(birincil) veriler sene sonu beklentilerine şekil verecek. Ekim ayı hem mevsimsel geçiş ayıdır hem de bütçelemelerin yapılmaya başlandığı, sene sonu ve gelecek yılki stratejilerin hazırlanmaya başladığı dönemdir. Bu nedenle gelecek verilerin bir hayli önem taşıdığını belirtmek gerekir. Ay içerisinde Macaristan, Güney Kore, Rusya, ABD, Japonya ve Brezilya Merkez Bankalarının toplantı ve faiz kararları takip edilecek. Fed’in temmuz ayında yapmış olduğu faiz indirim hamlesinden sonra birçok merkez bankası faiz indirimine giderek ekonomilerini canlandırma çalışmalarına başlamışlardı. Fed’ den gelen ikinci faiz indirimi başta gelişmekte olan ülkelerin ardından majör merkez bankalarına da manevra alanı yarattı. Ekim ayının bir diğer önemli gelişmesi ise ABD ve Çin taraflarının yeniden masaya oturarak aralarındaki ticari anlaşmazlıkları yeniden müzakere edecek olmaları. Tarafların önce temsilciler düzeyinde sonrasın da üst düzeyde görüşmelere 10 Ekim tarihinde başlamaları bekleniyor. Ekim ayında takip edeceğimiz diğer konuların başında Trump’ın azil sürecine ilişkin haber akışları olacak.
Türkiye
Ayın en önemli gelişmesi 24 Ekim’de gerçekleşecek olan TCMB toplantısı ve ay sonu açıklanacak olan enflasyon raporu olacak. TCMB’nin faiz karar beklentileri yine içeride enflasyon rakamları ile şekillenecek. TCMB Başkanı Uysal’ın verdiği mesajlarda PPK’nın önden yüklemeli faiz indirimine gittiğini belirtmesi diğer toplantılardaki beklentileri de şekillendiriyor. 3 Ekim Perşembe Türkiye eylül ayı enflasyon rakamları açıklanacak. enflasyonda bir süredir var olan düşüş trendi son gelen zamlar doğrultusunda sekteye uğrayabilir. 11 Ekim’de Türkiye cari işlemler dengesi gelecek. Hatırlanacağı üzere temmuz ayında Türkiye cari işlemler fazlası vermişti. Dengenin ağustos ayında da fazla vermesi beklenebilir. Ekonomideki daralmaya bağlı olarak cari işlemler dengesindeki gerileme diğer taraftan bütçe açığı olarak belirginleşiyor. Bu nedenle 15 Ekim’de açıklanacak bütçe dengesi önemli olacak. 14 Ekim’de ağustos ayına ait sanayi üretim rakamları Türkiye 3.çeyreğe ilişkin büyüme beklentilerini şekillendirebilir. 31 Ekim’de açıklanacak Enflasyon Raporu da yine TCMB’den beklentileri ve enflasyondaki düşüş seyrinin niteliğini bizlere yansıtacak.
Avrupa
1 Ekim salı günü küresel PMI rakamları açıklanıyor. Almanya başta olmak üzere bir süredir bölge genelindeki daralmayı imalat PMI verilerinden kolayca okuyabiliyoruz. İmalat PMI rakamlarının ardından 14 Ekim’de ağustos ayına ait sanayi üretim rakamları gelecek. 16 Ekim Euro Bölgesi enflasyon verisinin ardından ayın diğer önemli verisi 24 Ekim günü yapılacak ECB toplantısı olacak. 31 Ekim’de Euro Bölgesi ekim ayı öncü enflasyon verisi ve 3.çeyrek büyüme rakamları aynı gün açıklanacak.
ABD
ABD’de eylül ayı içerisinde açıklanan veriler ekonominin kötü yönde gitmediğini gösterdi. Özellikle konut sektörü verileri beklentileri aşarken, 30 Ekim’de ya da sene sonu Fed’den indirim beklentilerini azaltacak gelişmeler yaşandı. Ay sonu Fed toplantısının yapılacak olması ekim ayı boyunca tüm verilerin önemli olmasını sağlıyor. 1 Ekim Salı günü ABD’de imalat PMI ve ISM verileri takip edilecek. 2 Ekim Çarşamba günü özel sektör istihdam verileri, 4 Ekim Cuma günü de tarım dışı istihdam ve ücretler verileri önemli olacak. 8 Ekim Salı günü ÜFE ve 10 Ekim Perşembe günü de TÜFE verileri en önemli gelişmeler olacak. Eylül ayındaki petrol hareketinden dolayı manşet rakamlar ufak da olsa etkilenebilir fakat yükselişin kısa vadeli oluşu nedeniyle arındırılmış çekirdek veriler daha önemli olacak. Eylül ayında faiz indirimi kararı aldıkları toplantının tutanakları 9 Ekim Çarşamba açıklanacak. Eylül FOMC toplantısında Fed’in 25bp faiz indiriminin üyeleri ayrıştırdığını görmüştük. Kimi üyeler faiz indirimine karşı çıkarken, bir üye de 50bp indirilmesini istemişti. FOMC sonrası ciddi bir belirsizlik oluştu. Bu nedenle toplantı tutanakları piyasanın ihtiyacı olan hikayeyi verebilir. 16 Ekim Çarşamba günü ABD perakende satışları fiyat hareketlerine etkisi olabilir. 17 Eylül sanayi üretimi imalat PMI rakamlarından ayrışmazsa piyasaya çok büyük etkisi olmayabilir. 24 Ekim Perşembe açıklanacak dayanıklı mal siparişleri hanehalkının alım gücünü yansıtan oldukça önemli bir veri. 30 Ekim ise ABD takviminin en önemli günü olacak. 3.çeyrek büyümesine ilişkin açıklanacak ilk veri piyasalarda etkili olabilir. Aynı gün ADP özel sektör istihdamı ayrıca gün içinde takip edilecek. Akşam ise Fed’in faiz kararı açıklanacak ve sonrasında Başkan Powell açıklamalarda bulunacak. Son olarak 31 Ekim Perşembe günü PCE enflasyonu verilerinin açıklanması ile ekim ayı takvimini bitirmiş olacağız.
Yeni Haftada Ne Konuşacağız? 23-27 Eylül Haftası...Eylül ayının son haftasına girerken kritik Fed’in FONC toplantısını geride bıraktık. Bu toplantıda ileriye yönelik olarak bir yönlendirme beklerken piyasalar net bir cevap alamadı ve faiz indirim sürecinin bir döngü – trend haline gelip gelmediği ya da ABD’de resesyon riskinin olup olmadığı konusunu netleştiremediğini görüyoruz. Bu hafta Fed’in ardından gelişmekte olan ülkeler arasında olan Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve Meksika’nın faiz kararları olacak. Son olarak Brezilya Fed’in faiz indiriminden feyz alarak politika faizini rekor düşük seviye olan %5,75’e çekmişti. Faiz indirimine katılan ülkeler arasında Endonezya %5,50’den %5,25’e, Hong Kong %2,50’den %2,25’e ve Ürdün %4,50’den %4,25’e çekti. Bu haftanın gündemi küresel piyasalarda öncü PMI verileri olacak. Bir de haftanın son günü açıklanacak olan ABD dayanıklı tüketim mal siparişleri verisi piyasa fiyatlamalarına etkili olabilir.
Türkiye
Bu hafta Türkiye’nin veri haftası yoğun değil. Salı günü sektörel güven endeksleri, imalat sanayi kapasite kullanım oranı gibi verileri açıklanacak. Merkez bankasının faiz indirimleri sonrası gerileyen piyasa faizleri ve bir süredir volatiliteden arınan dolar/TL kuru sonrası piyasalarda canlılık sinyalleri beliriyor. Bu nedenle güven endekslerinde toparlanmaya geçildiği görülebilir. Türkiye’nin siyasi gündeminde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın pazartesi günü ABD gezisi başlıyor. Geçen hafta Erdoğan-Ruhani-Putin görüşmesinin ardından ABD ile olan ilişkiler tekrar gündeme gelmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan üç gün sonra başlayacak New York BM gezisi sırasında, gerçekleşecek ABD Başkanı Trump ile görüşmesinde, “güvenli bölge” konusundaki endişelerini doğrudan, muhatabına ileteceğini açıklamıştı. Yine S400 konusu ve Patriot alımı da gündemin önemli başlıklar olacak.
Avrupa
Pazartesi günü Euro bölgesi imalat sanayi PMI rakamları ile haftaya başlayan Avrupa’da bu hafta önemli veri bulunmuyor. 12 Eylül’de gerçekleşen ECB toplantısında alınan genişleyici önlemler sonrasında piyasalar verilere daha hassas hale geldi. Başlayan program, veriler ışığında daha da genişletilebilir. Bu nedenle eylül ayına ait açıklanacak öncü veriler Avrupa genelinde önemli olacak. Salı günü Almanya Ifo anketi ve iki yıllık tahvil ihalesi bulunuyor. ECB’nin mevduat faizini indirmesi sonrası ihalede geçecek faiz oranı merak ediliyor. Cuma günü de Euro Bölgesi tüketici güveni rakamları açıklanacak.
ABD
Pazartesi günü ABD’de PMI verileri ile başlayan hafta salı günü konut fiyat endeksleri ile devam ediyor. Çarşamba günü yeni konut satışları verisinin önem derecesi yüksek olduğu için dolar piyasasında hareketlilik yaratabilir. Perşembe günü ABD’nin ikinci çeyreğe ilişkin son okuma büyüme verisi gelecek. Şimdiye dek iki defa revize dilen veri yeni bir haber akışı olmadığı için fiyatlamalar üzerinde çok etkili olmayabilir. Aynı gün bekleyen konut satışları ve toptan satış stokları açıklanacak. haftanın en önemli gündemi ise cuma günü gelecek dayanıklı tüketim mal siparişleri, kişisel gelir-gider ve kişisel tüketim harcamaları verileri olacak. TÜFE ve ÜFE verilerinin beklentileri aşmasının ardından hanehalkı harcamaları ve dayanıklı mal siparişleri verileri oldukça önemli. Tüketim derecesini en yakından gösteren veriler olduğu için piyasa fiyatlamaları konusunda etkili olabilir.
Yeni Haftada Ne Konuşacağız?Ayın hatta belki de yılın en kritik haftasına başlıyoruz. 18 Eylül Çarşamba günü de BoE ve Fed toplantıları olacak. Özellikle Fed’in ne yapacağı oldukça önemli olacak zira ABD’de terse dönen verim eğrisi resesyona işaret ederken, piyasalar Fed’i tahvil piyasası üzerinden faiz indirimine zorluyor. ABD’li bürokratlar resesyon ihtimallerini kabul etmeseler de ECB’nin mevduat faizlerini daha da aşağıya çekmesi Trump’ın Fed üzerindeki eleştirilerin de artmasına yol açtı. Geçen hafta Çin ve İran politikalarında söylem değişikliğine giden Trump kalıcı bir anlaşma olmadan geçici bir anlaşmanın da olabileceğine açık kapı bırakırken, ABD TÜFE ve ÜFE rakamlarının beklentileri aşması diğer tarafta kafa karışıklığı yarattı. Piyasaların geneli bu toplantıdan 25bp faiz indirimi bekliyor bu nedenle güçlü dolar pozisyonlarının olduğunu söyleyemeyiz. Ancak GBP ve EUR’un zayıf seyri nedeniyle dolar endeksi 98,0 seviyelerinde oluşu yatırımcıyı yanıltabilir. Zira Fed indirime gitmezse bu dolarda hızlı bir değerlenmeye yol açabileceği gibi dolar endeksini de 100 puan seviyelerine yaklaştırabilir. Bu hafta Fed dışında İngiltere, Japonya, Tayland, Brezilya ve Güney Afrika Merkez Bankalarının da faiz kararları takip edilecek. Diğer tarafta Küresel piyasalarda endekslerin senkronize bir şekilde iyimserliği fiyatladığı bir dönemden tekrardan jeopolitik risklerin fiyatlandığı belirsiz ve dalgalı günlere geçiyoruz.
Endeks bazında da 102,500 sevieysinin aşağısına sarkılmasını ve 101,700 seviyelerine kadar kar satışlarının gelebileceğini görebiliriz.
Türkiye
16 Eylül’de de işsizlik oranı ve bütçe dengesi rakamları açıklanacak. Cari işlemler dengesinde temmuz ayında 1,16 milyar dolar fazla veren Türk ekonomisinde daralmaya bağlı olarak açık kapanırken, diğer tarafta kamu borcunun artış göstermesine tahterevalli etkisi deniyor. Dolayısıyla kamunun bütçe açığı ve cari denge ikiz olarak takip edilirken, bütçe açığındaki artış negatif olarak yorumlanabilir. Salı günü konut fiyat endeksi, çarşamba günü konut satışları ve cuma günü tüketici güveni açıklanacak. Türkiye veri takvimi bu hafta yoğun olmasa da Fed’in etkileri Türk ve diğer gelişmekte olan ülke pi yasalarında yakinen takip edilecek.
Avrupa
18 Eylül Çarşamba günü bölge enflasyon rakamları önemli olacak. Daha öncesinde ECB Başkanı Draghi yapmış olduğu konuşmada eylül ayında enflasyonda dip seviyelerin görülebileceğini söylemişti. Son ECB toplantısında da resesyon olmasa da aşağı yönlü risklerin altı çizildi. Enflasyonda beklentilerden öte yavaşlama 1 Kasım’da başlayacak olan yeni 20 milyar euroluk parasal gevşeme programına daha da bağımlı hale getirebilir ve ek önlemleri de gündeme getirebilir. ECB politika faizini halen daha %0,00 düzeyinde tutarken, mevduat faizini -0,40%’tan -0,50%’ye çekmişti. Euro Bölgesi’nin manşet enflasyonları -0,5%/1,0% düzeyinde bulunuyor. Beklentiler 0,2%/ 1,00% düzeyinde artış göstermesi yönünde. 19 Eylül Perşembe günü BoE’nin faiz kararı açıklanacak. BoE kararında değişiklik beklenmiyor. 23’ünde ise öncü PMI rakamları önemli olacak.
ABD
17 Eylül’de ABD ağustos ayına ait sanayi ve imalat üretim verileri açıklanıyor. 3.çeyreğe ilişkin bu veri büyüme tahminlerinde önemli bir aktör. Ayın en önemli verisi olan ve 2 gün süren FOMC toplantısı 18 Eylül’de sona erecek olup, her toplantı sonrası olduğu gibi karardan yarım saat sonra Başkan Powell basın toplantısında konuşacak ve soruları yanıtlayacak.. Piyasaların geneli bu toplantıdan indirim beklese de Fed’in faiz indirimi yapması üzerindeki siyasi baskının olup olmadığını fazlasıyla sorgulatabilir. Diğer tarafta bir ara terse dönen ABD verim eğrisi nedeniyle resesyon korkularını yeniden gündeme getirebilir. İlk faiz indirimini yaptıklarında ‘ayarlama’ denmiş ve bunun bir indirim sürecine girip girmediği takip edilecekti. 19 Eylül günü ikinci el konut satışları verisi dışında hafta genelinde başka açıklanacak ABD verisi bulunmuyor.
Yeni haftada ne konuşacağız? Fed'den 'Ayarlama' GelebilirTemmuz ayını bitirmeye hazırlanırken aslında yılın belki de en önemli haftalarından birini yaşıyor olacağız. 2015 yılından 2018 Aralık’a dek faiz artıran Fed’in uzun bir aradan sonra ilk kez temmuz toplantısında faiz indirimi beklentileri başta gelişmekte olan ülke piyasaları olmak üzere küresel ekonomilerde yeni bir sayfa başlatabilir. Yurtiçindeki gelişmeler ise bir hayli önemli. TCMB’nin faiz adımlarını belirleyen enflasyon ile alakalı yılın üçüncü Enflasyon Raporu temmuz sonu olan ayın 31’inde açıklanıyor. Ardından açıklanacak temmuz ayı TÜFE-ÜFE rakamları keza eylül ayı toplantısı açısından önemli bir done. Bu hafta ayrıca nihai PMI rakamlarını alacağız. Öncü veriler özellikle Avrupa ve ABD’den gelen PMI rakamları hayal kırıklığı yaratmış ve ECB’den genişleyici önlem reformları beklentilerini artırmıştı. Hafta geneline bakıldığında hem küreselde hem de yurtiçinde yatırım stratejilerini değiştirebilecek özellikte bir çok önemli veri ve dönüm noktası olacak.
Türkiye
Haftanın en önemli konusu ABD ile aramızda S400 savunma sisteminin alınması nedeniyle oluşan ihtilafta ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan, Hulusi Akar’a gönderdiği mektupta, Türkiye’nin, 31 Temmuz’a kadar S-400 alması halinde, F-35 programının ‘tamamen iptal edileceğini’ bildirmesi. ABD henüz Türkiye’ye gelebilecek CAATSA yaptırımları konusunda bir tarih yok dese de Türkiye’nin F35 programından çıkartılmasına ilişkin ABD’li savunma sanayi şirketleri üretim hazırlıklarına başladı bile. Hem F35 programı hem de CAATSA yaptırımları piyasanın en önem verdiği gündemi oluşturuyor. Yılın üçüncü Enflasyon Raporu temmuz sonu olan ayın 31’inde açıklanıyor. Merkez Bankasının sene içinde piyasa temsilcileri ile buluştuğu bu toplantılarda özellikle soru cevap kısmı geleceğe yönelik sözlü yönlendirme politikası açısından büyük bir yer arz ediyor. Ayrıca yeni başkan Murat Uysal’ın ilk kez başkan olarak katılacağı bu toplantıda kendisinin mesajları önem arz edecekken, piyasa temsilcilerinin soruları ile yeni başkanı test ettiğini de görebiliriz. Aynı gün TCMB’nin 25 Temmuz’da gerçekleştirdiği ve 425 bp faizleri indirdiği toplantının da özeti yayımlanacak. Yine 31 temmuz Çarşamba günü haziran ayına ait dış ticaret dengesi rakamları gelecek. Cari işlemler dengesinde fazla verileceği mesajlarının üzerine piyasa haziran ayı ticaret rakamlarına bir miktar daha önem veriyor olacak. Son olarak 1 Ağustos Perşembe günü Türkiye’nin nihai imalat PMI rakamları açıklanacak. 2 Ağustos Cuma günü S&P’nin takviminde Türkiye derecelendirmesi bulunuyor.
Avrupa
Avrupa’da işler bir süredir oldukça zayıf seyrederken AMB Başkanı Mario Draghi ECB'nin politika toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Draghi, "Önemli ölçüde parasal teşvik gerekiyor." dedi. 2019'un ikinci yarısında büyümenin toparlanması ihtimalinin azaldığını ifade eden Draghi, faiz indiriminin yan etkilerini azaltan önlemlerle geleceğini söyledi. Bu hafta Euro Bölgesi’nden gelecek verilere bakıldığında salı günü oldukça yoğun bir veri akışı bizi karşılıyor. Almanya ve Euro Bölgesinin güven verileri ile Almanya TÜFE verileri açıklanıyor. 31 Temmuz Çarşamba günü Almanya’da perakende satışlar, işsizlik oranı ile Euro Bölgesi’nde TÜFE ve GSYH verileri açıklanacak. özellikle TÜFE’nin ön plana çıktığı günde temmuz ayı yıllıklandırılmış TÜFE’nin %1,3’ten %1,2’ye gerilemesi bekleniyor. 1 Ağustos Cuma günü ise bölgenin nihai imalat PMI rakamları öne çıkıyor. Geçen hafta Almanya imalat PMI öncü verisi hayal kırıklığı yaratmıştı. Bu nedenle piyasa ECB’nin bir sonraki adımı için imalat PMI nihai rakamlarını takip ediyor olacak. Birleşik Krallık ’ta ise perşembe günü faiz kararı açıklanacak. Yine de politika faizinde bir değişiklik beklenmezken, BoE’nin mevcut durumda faizleri %0,75 düzeyinde.
ABD
Bu hafta ABD’den oldukça önemli veriler bekleniyor. İlk olarak pazartesi günü ABD ticaret temsilcileri mayıs ayından sonra ilk kez müzakere sürecini yüz yüze yürütmek için Şangay’a gidiyor. Bu süreç tüm piyasalarca takip edilirken olası bir anlaşma haberi risk iştahını artıracağı gibi varlıklarda toparlanma oluşturabilir. 30 Temmuz Salı günü çekirdek kişisel tüketim harcamaları ve kişisel gelir/gider verileri ön plana çıkıyor. Fed’in projeksiyonunda takip ettiği veri olan çekirdek kişisel tüketim giderlerinin aylık bazda %0,2 ile sabit kalması bekleniyor. Yılın belki de en önemli toplantısı olan temmuz ayı Fed toplantısı iki günlük sürecin ardından 31 temmuz Çarşamba günü sona eriyor. 2015 yılından bu yana faizlerde artışa giden Fed’den bu toplantıda 25bp faiz indirmesi bekleniyor. Ancak fed üyeleri olası bir indirimini bir süreç olarak değil, ayarlama olarak tanımlıyor. Bu nedenle yapılabilecek bir 25bp faiz indirimi te seferlik olabilir. Çünkü ABD verilerinde önemli bir kötüleşme gözükmüyor. Yine de Fed’in faiz karar metninden ve başkanın toplantı sonrası konuşmalarından alacağımız mesajlar ileriki Fed toplantılarına ışık tutabilir. Aynı gün ADP istihdam değişimi geleceği gibi Fed nedeniyle önemli bir piyasa hareketi yaratmayabilir. 1 Ağustos Perşembe günü ABD’den nihai imalat PMI verileri açıklanacak. geçen hafta açıklanan öncü verilere göre imalat PMI verisi 2009 yılından bu yana en kötü seviyesini görmüştü. 2 ağustos Perşembe günü ise ABD’nin en kuvvetli veri setlerinden olan istihdama yönelik tarım dışı istihdam, işsizlik oranı ve ortalama saatlik kazançlar verisi açıklanıyor. Bir önceki ay sürpriz bir şekilde 224 bin kişi açıklanan tarım dışı istihdam rakamlarının temmuz ayında 170 bin kişi gelmesi bekleniyor. Yine aynı gün açıklanacak fabrika siparişlerinin %0,8 artması bekleniyor.
Yeni Haftanın Kritik Gündemi & BIST100 StratejiBIST 100’de referans noktamız 100.650
100.650’nin geçilmesiyle sene başında yaklaşık iki ay boyunca konsolidenin gerçekleştiği kanala giren BIST 100’de, bu kanalın üst bandının bulunduğu 106 bin civarı hedef konuma geçti. Buna karşın haftanın son günü günün son bölümünde görülen satışlar teknik olarak negatif bir görünüm oluştururken, bu süreçte herhangi bir sebeple 100.650 altına sarkılacak olur ise aşağı yönlü hareketler yeniden hız kazanabilir ve bu hareket 23 Mayıs’ta başlayan yükseliş trendini sonlandırabilir. Bu durumda geri çekilmenin ilk kademede 96.000-96.500 aralığına kadar devam etmesi beklenebilir.
Yeni Haftanın Kritik Gündemi
Temmuz ayının sonlarına doğru yaklaştıkça ekonomik veri takvimi de yoğunlaşıyor. Bu hafta başta Para Politikası Kurulu(PPK) toplantısı başta olmak üzere ABD’den gelecek büyüme ve dayanıklı mal siparişi rakamları, İngiltere’de başbakanlık seçimleri ve küresel PMI rakamları önemle takip ediliyor olacak. TCMB Başkanı Murat Çetinkaya’nın görevden alınıp yerine Muray Uysal’ın atanmasıyla temmuz ayı TCMB toplantısı oldukça kritik hale geldi. Hükümetin yılın ikinci yarısında tüketim başta olmak üzere reel sektör üzerinden büyümeyi destekleyici politikalar izleyeceğinin mesajlarını Cumhurbaşkanı Erdoğan sinyallerini vermiş ve faiz oranlarının düşmesi gerektiğini vurgulamıştı. Hali hazırda Fed ile beraber faiz indirimine hazırlık yapan küresel ekonomide şayet Fed faiz indirimine giderse değişen senaryo ile birlikte bu yılın strateji planları yeniden revize edilecek. İngiltere'de iktidardaki Muhafazakar Parti'nin genel başkanlığı için seçim yarışı devam ediyor. Yarışta, Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt ve selefi Boris Johnson'ın ismi öne çıkıyor. Muhafazakar Parti'nin 22 Temmuz'da seçilecek yeni lideri, aynı zamanda İngiltere'nin yeni başbakanı olacak. Bu haftaki yoğun program ve gelecek hafta yapılacak Fed toplantısı dünyayı yeni bir sürece sokacağı benziyor.
Türkiye
23 Temmuz Salı günü yurtiçinde açıklanacak tüketici güven endeksi temmuz ayına ait olacak. Son olarak 57,6’ya gerileyen güven endeksin uralarda dip yapıp tekrardan toparlanmaya geçeceği beklenirken, özellikle İstanbul seçimlerinin atlatılması ile sona eren siyasi belirsizlikle tüketici nezdinden tekrardan hareketlilik yaratabilir. Yurtiçi kredi koşullarında henüz bir hızlanma görülmese de tüketici endeksindeki yükseliş öncü sinyal olabilir ve büyüme rakamlarına dair yılın ikinci yarısında daha olumlu sinyaller verebilir. 25 Temmuz Perşembe günü ise gerçekleşecek PPK toplantısı ise oldukça kritik. Başkanın değişmesiyle revize edilen faiz indirim rakamlarında beklentiler 100bp’dan başlayarak 400bp’a kadar genişliyor. Çetinkaya döneminde 100-150bp faiz indirim beklentilerinde konsensüs 300bp’a kadar yaklaşmış durumda. Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de Bakan Albayrak’tan gelen mesajlar enflasyonda tek hane rakamlarının görüleceğinin sinyallerini verirken, yapılacak PPK toplantısının ardından kalan 3 toplantıya yönelik de faiz indirim beklentilerini oluşturacak. Dolayısıyla TCMB’nin iletişimi ve faiz politikasına ilişkin önemli mesajların verileceği temmuz ayı PPK toplantısı bir hayli önemli. PPK toplantısı öncesinde de yine perşembe günü açıklanacak sanayide temmuz ayına ilişkin kapasite kullanım oranı ve imalat güven endeksi de üretimde öncü veriler olarak kabul ediliyor. Dolayısıyla bu hafta PPk toplantısı Türkiye’nin ana gündemi olacak.
Avrupa
Bu hafta Avrupanın temel gündemi İngiltere’de yapılacak Muhafazakar Parti’nin başkanlık seçimleri ve aynı zamanda İngiltere’nin de başbakanı olacak ismin belirleneceği seçimler olacak. Yarışta, Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt ve selefi Boris Johnson'ın ismi öne çıkıyor. Eski Dışişleri Bakanı Boris Johnson Avrupa Birliği’nden ayrılma tarihi olan 31 Ekim’i işaret etti. O tarihte her ne olursa olsun Avrupa Birliği’den çıkılacağını belirtti.Rakibi, mevcut Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt ise Brexit müzakerelerine devam edeceğini söylüyor. Anketlere göre halen yarışı önde götüren isim, eski bakan Boris Johnson. Ekonomik gündeme bakıldığında 24 Temmuz Euro Bölgesinin PMI rakamları açıklanacak. Bir süredir ekonomik yavaşlama sinyallerinin geldiği bölgede ECB Başkanı Draghi son yaptığı açıklamalarda önlemlerin alınacağı sinyallerini vermesiyle yeni genişleyici paketlerin yolda olduğu sinyallerini aldık. Fakat Fed’in de eşanlı yapacağı faiz indirimi daha fazla genişleyici önleme gerek olup olmadığı sorusunu da getirmesiyle euroda fazla bir değer kaybı göremedik. Bir süredir Fed faiz artırırken ECB’nin de genişleyici politikalar izlemesi birbirine zıt para politikaları eşliğinde bölge ekonomisinde fazla bir etkinlik gösterememesine neden oldu. Bu nedenle PMI rakamları ve 25 Temmuz Perşembe günü yapılacak ECB toplantısında alınacak kararlar önemli olacak. Fakat bu toplantıda herhangi bir aksiyon almasını beklemediğimiz için toplantı sonrasındaki Başkkan Draghi’nin konuşması ve soru cevap kısmı para piyasalarında daha fazla hareketlilik oluşturabilir.
ABD
Bu haftanın ekonomik veri takviminde yoğun bir şekilde ABD’den gelecek olan ekonomik veriler ağırlıkta. 23 Temmuz Salı günü bekleyen konut satışları ve 24 Temmuz Çarşamba günü de yeni konut satışları önemli olacak. 25 Temmuz Perşembe günü ise dolar fiyatlaması üzerinde oldukça yüksek etkisi olan dayanıklı tüketim malı siparişleri verisi takip edilecek. ABD’de istihdam edinimi devam ederken, enflasyonda hafif bir düşüş fakat ücretlerde ılımlı artış süreci devam ediyor. Tüketici harcamalarına dair en önemli verilerden olan dayanıklı tüketim mal siparişlerinin olası bir artışı Fed’in faiz indirim beklentilerine etki edebilir. Neticede tarım dışı istihdam ve ortalama saatlik kazançlar verisindeki beklenti üzeri sonuçlar Fed’e yönelik beklentileri etkilemiş ve dolar endeksinde yükselişe neden olmuştu. 26 Temmuz Cuma günü ABD’nin ikinci çeyrek büyüme rakamları ve Michigan tüketici güven endeksi açıklanacak. 31 Temmuz’da faiz kararını açıklayacak Fed’e beş kala bu haftanın ABD gündemi dolara oldukça etki edebilir.
Olası CAATSA Yaptırımları Neler? Trump'ın Rolü & Hafta AjandasıABD Başkanı Trump yasa gereği 70 sayfalık CAATSA metninde listelenen 12 yaptırım kaleminden en az beşini seçmek zorunda.
Yaptırım kapsamına alınan kişi ve kurumlara ihracat-ithalat bankası desteğinin kesilmesi,
Mal ve teknoloji ihracatı ruhsatı verilmemesi,
ABD mali kuruluşlarından kredi tedarik edilmemesi,
Uluslararası mali kuruluşlardan kredi verilmemesi,
Mali kurumlara ABD Merkez Bankası ile doğrudan alışveriş yapma izni verilmemesi,
Yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumlarla ihale ya da sözleşme yapılmaması,
Döviz üzerinden işlem yapılmasının yasaklanması,
Mali kurumlar ve bankalar arasında ödeme ya da kredi transferlerinin yasaklanması,
Yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumların ABD topraklarında gayrimenkul sahibi olmasının yasaklanması,
ABD kişi ve kurumlarının yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumlardan sermaye ya da borç alışverişinin yasaklanması,
Yaptırım kapsamına alınan kişilere ABD’ye giriş yasağı,
Yaptırım kapsamına alınan kişi ve kurumlara benzer işlevi olan üst düzey görevlilere de yaptırım uygulanması.
Trump'ın Burada Rolü Ne?
ABD Başkanı yasa gereği en fazla 180 gün (6 ay) boyunca yaptırımlardan muafiyet tanıyabiliyor. Muafiyet, süresinin sona ermesinden en geç 15 gün öncesinde yine 180 günlüğüne yenilenebiliyor.
CAATSA Başkan’ın yaptırımlardan muafiyet tanıma kararı vermesi halinde bunu Kongre’nin değerlendirmesine sunmasını şart koşuyor. Başkan’ın Kongre’nin ilgili komisyonuna muafiyet talebini gönderirken yaptırımlardan muafiyet verilmesinin ABD’nin ulusal güvenlik çıkarı için hayati önem taşıdığını, ABD’nin ilgili hükümetle yaptırıma konu olan meselede işbirliği sağlamak adına gösterdiği çabaları ayrıntılı bir şekilde anlatması gerekiyor.
Kaynak: VoA
Yeni Haftanın Ajandası // 15 - 19 Temmuz
15 Temmuz haftasına başlarken öncelikle bu haftanın ekonomi veri gündeminin sakin olduğunu söyleyebiliriz. Hali hazırda pazartesi günü resmi tatil olan iç piyasada asıl gündem politik gelişmeler olacak. ABD’nin S400 üzerinde olası yaptırım gündemi, Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ta sürdürdüğü arama ve sondaj faaliyetleri nedeniyle AB’nin yaptırım taslağının geçen hafta ortaya çıkması gibi yoğun bir haber akışını takip etmek gerekiyor. Hatırlanacağı üzere ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan, Hulusi Akar’a gönderdiği mektupta, Türkiye’nin, 31 Temmuz’a kadar S-400 alması halinde, F-35 programının ‘tamamen iptal edileceğini’ bildirmişti. Diğer tarafta G20 Zirvesi ile beraber iki ay sonra ilk kez bir araya gelen ABD ve Çin taraflarının ticari müzakere süreçleri de yakinen takip ediliyor. Son olarak Trump Çin’i bir kez daha kuru manipüle ettiğini ve şirketlerine bu yolla sübvansiyon sağladığını söylemişti. Piyasa fiyatlamaları şimdilik her ikisine yönelik sakin olsa da olası bir kopukluk yeniden fiyatlamaların içine girebilir.
Türkiye
15 Temmuz Pazartesi günü Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle Borsa İstanbul seansa kapalı olacak. 16 Temmuz Salı günü ise nisan ayına ait işsizlik oranı verisi gelecek. Gecikmeli verilerden olan işsizlik oranı %14,1 seviyesinde bulunuyor. Aynı gün saat 11:00’da açıklanacak bütçe dengesi daha da yakından takip ediliyor. Haziran ayına ilişkin bütçe dengesi kamu maliyesinin kuvveti bakımından takip ediliyor. Haftanın son işlem günü ise TCMB’nin piyasa profesyonellerine yönelik gerçekleştirdiği anket olan Beklenti Anketi yayımlanacak. Beklenti anketinde yıl sonu TÜFE ve Dolar/TL kuruna ilişkin tahminler ön plana çıkıyor. Burada medyan tahminin nereye olduğundan ziyade piyasa yönü ne tarafa görüyor bu önemli. Dolayısıyla rakamdan ziyade izlediği seyir / trend daha ön olana çıkıyor.
Avrupa
Pazartesi günü Euro Bölgesinden açıklanacak önemli bir veri bulunmazken, 16 Temmuz Salı günü ZEW güven endeksleri açıklanacak. 17 Temmuz Çarşamba günü Euro Bölgesi TÜFE verileri açıklanıyor. Yıllık bazda TÜFE artışının %1,1’de sabit kalması bekleniyor. 18 Temmuz Perşembe günü Birleşik Krallık perakende satışlar verisi açıklanacak olup bu veri beklentilerden sapması halinde sterlinde harekete sebep olabiliyor. Son olarak cuma günü Euro Bölgesi cari işlemler dengesi açıklanacak olup verinin etkisinin az olduğunu söyleyebiliriz.
ABD
16 Temmuz Salı ABD’de hem sanayi üretim verisi hem de perakende satışlar verisi açıklanıyor olacak. Her iki verinin de piyasa etkisi yüksek. Perakende satışların %0,5’ten %0,3’e gerilemesi beklenirken sanayi üretiminin de %0,4’ten %0,2’ye düşmesi bekleniyor. Son olarak Kongre ve Senato önünde sunum gerçekleştiren Powell’ın 16’sında Paris’te konuşma gerçekleştirecek. 17 Temmuz Çarşamba günü inşaat başlangıçları ve Fed eyaletlerindeki ekonomik aktiviteleri yansıtan Bej Kitap raporu yayımlanacak. Haftanın son işlem gününde ise Fed Başkanlarından Bullard ve Rosengren konuşma gerçekleştirecek.
Yeni Haftanın Gündemi 8 Temmuz // İlk Batarya GeliyorYeni haftanın veri takvimi çok yoğun olmasa da siyaset gündemi hareketli geçeceğe benziyor. Özellikle S400 konusunu piyasa fiyatlamalarında G20 sonrası göremiyoruz fakat önümüzdeki hafta bir batarya Türkiye’ye gelecek. Hatırlanacağı üzere toplam 4 batarya siparişi vardı. ABD Savunma Bakan Yardımcısı Ellen Lord, Türkiye'ye Rus yapımı S-400'lerden vazgeçmesi için 31 Temmuz'a kadar süre tanındığı belirtmiş, vazgeçmemesi halinde ise Türkiye’nin F-35 programından çıkartılacağını söylemişti. 31 Temmuz sürecinin bir parçası olarak önümüzdeki hafta bataryanın Türkiye’ye gelmesi ikili ülke ilişkilerini ne boyuta taşıyacak bilinmiyor. Ancak G20 Zirvesinde Trump’ın Türkiye’ye arka çıkan konuşmalarından sonra bazı ABD Kongre üyelerinin Türkiye’ye karşı sergilediği tutumu yumuşattığı söylemleri yer alıyor. Yine de olası bir CAATSA yaptırımı dahilinde Trump’ın 6 aylık süreyle yaptırımları erteleme yetkisi bulunuyor. Ay sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile NATO zirvesinde görüşmesi beklenen ABD Başkanı Trump'ın S-400 konusunda bir uzlaşıya varılamaması halinde muhtemelen Türk ekonomisine en az zarar verecek, ilişkileri en az gerecek olan yaptırımları tercih edeceği belirtiliyor. Piyasanın bu yöndeki beklentileri doğrultusunda da iç piyasada 31 Temmuz öncesi iyimser bir hava hakim. Diğer tarafta ay sonu yapılacak Fed toplantısı öncesinde bu hafta alacağımız Fed tutanakları da oldukça önemli olacak. Bilindiği üzere piyasanın geneli yıl genelinde 25bp faiz indirimini fiyatlarken, %25 olasılıkla da 50bp indirim olabileceği ön görülüyor. Bu nedenle Fed içerisindeki hava ve üyelerin tutumu bu beklentilere şekil vermede önemli olacak.
Türkiye
Türkiye’nin bu hafta iki önemli majör verisi açıklanacak. İlk olarak 11 Temmuz Perşembe günü mayıs ayı cari işlemler dengesi gelecek. Cuma günü Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın da söylemleriyle mayıs ayında olmasa bile haziran ayında cari fazla verileceğini ve bunun 17 yıllık mevcut hükümet döneminde ilk kez gerçekleşeceğini belirtmişti. En son açıklanan nisan ayı rakamlarıyla kümüle cari açık 8,6 milyar dolara kadar geriledi. Bu rakam son 15 yıllık süreçte en düşük seviye. Cari açığın gerileyen ekonomik aktiviteler nedeniyle geriliyor olması her ne kadar fazla olumlu gözükmese de sıcak para ihtiyacının azalması da kurun dalgalı seyri açısından büyük önem taşıyor. Diğer tarafta piyasada gelişen önemli bir konsensüs veri bulunmuyor. 12 Temmuz Cuma günü mayıs ayına ait sanayi üretim rakamları açıklanacak. Nisan ayında %4 daralan sanayi üretimi beklentileri karşılayamamış ve ikinci çeyrek ekonomik aktivitelere ilişkin zayıf sinyaller vermişti. Geçen pazartesi açıklanan haziran ayına ilişkin imalat PMI rakamı ise 45,30’dan 47,90’a yükselmesiyle iyimser sinyallerin geldiği imalat sanayide mayıs ayına ilişkin sanayi üretim rakamları da bu açıdan önemli olacak.
Avrupa
Pazar günkü Yunanistan seçimlerinin ardından Avrupa’nın ekonomi gündemi ECB tutanaklarında olacak. Son olarak Başkan Draghi’nin verdiği mesajlarda ECB’nin daha fazla genişleyici önlemler alabileceğinin sinyallerini vermesiyle ECB’nin bu açıdan duruşu merak edilmişti. Hali hazırda depo faiz oranı -%0,40 olan bankanın politika faizi %0,00 düzeyinde bulunuyor. Bazı küresel merkez bankaların faiz indirim sürecine girdiği dönemde ECB üyelerinin görüşlerinin yer verileceği tutanaklar piyasa ile iletişimde önemli bir yer tutuyor. 8 Temmuz Pazartesi günü Sentix yatırımcı güven endeksi açıklanacak. Euro üzerinde büyük etki yaratmasa bile endeks ve endeks vadelilerinde zaman zaman harekete sebep olabilen bir veri. 10 Temmuz Çarşamba günü Birleşik Krallık sanayi üretim rakamları açıklanacak. Birleşik Krallık’ın temel problemi Brexit. Eğer anlaşma sağlanırsa BoE Başkanı Carney acil bir faiz artışından bahsetmişti. Dolayısıyla ekonomik aktivitelere ilişkin gelecek olan rakamlar faiz artışını desteklerse bu açıdan sterlin erken bir fiyatlamaya girebilir. Fakat sanayi üretiminden beklentiler mayıs ayında yıllık artışın %2,7’den %1,0’e gerilemesi yönünde. Son olarak 12 Temmuz Cuma günü Euro Bölgesi sanayi üretim rakamları açıklanacak. Aylık bazda %0,1 artış beklenirken yıllık bazda ise %0,4 daralmadan %1,7 daralmaya gerilemesi bekleniyor. Bölge genelindeki ekonomik aktivitelerdeki gidişat ileriki dönemlerde ECB’nin karar vermesinde etkili olacak.
ABD
31 Temmuz’da yapılacak FOMC öncesinde bu hafta ABD’de Fed başkanı Powell ve bazı FOMC üyeleri demeçlerde bulunacak. 10 Temmuz Çarşamba günü bir önceki Fed toplantısının tutanakları yayımlanacak. Birçok üye faizlerin seyri hakkında fikrini bugüne dek beyan etmişti. Bu hafta New York Fed Başkanı ve FOMC Başkan yardımcısı Williams ‘ın konuşmasını alacağız. 11 Temmuz günü ABD TÜFE rakamları açıklanıyor olacak. Beklentiler yıllık TÜFE ‘nin %1,8’den %1,6’ya gerilemesi yönünde. 31 Temmuz Çarşamba günü Fed toplantısı öncesinde gelecek TÜFE rakamları piyasalar tarafından dikkatle izlense de Trump’ın baskısı ve 2 faiz indirimine varan piyasa beklentisi çoktan varlık fiyatlarının içine girdi bile. Piyasa yüksek ihtimalle sene içinde 25bp, %25 ihtimalle de 50bp Fed’den faiz indirimi bekliyor.
Kritik Temmuz Ayı Başlıyor // Temmuz Ajandası Temmuz ayı hem siyasi hem de ekonomik bağlamda oldukça yoğun ve kritik olacak. İlk olarak 1 Temmuz OPEC toplantısı, 7 Temmuz’da Yunanistan seçimlerinin yapılmasının ardından 2015 yılından 2018 Aralık’a dek faiz artıran Fed’in uzun bir aradan sonra ilk kez temmuz toplantısında faiz indirimi beklentileri, G20 zirvesinin yankıları, TCMB’ye dair faiz indirim beklentileri ve 31 Temmuz’a kadar ABD ile F35 sorunu. ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan, Hulusi Akar’a gönderdiği mektupta, Türkiye’nin, 31 Temmuz’a kadar S-400 alması halinde, F-35 programının ‘tamamen iptal edileceğini’ bildirmişti. Dolayısıyla temmuz ayındaki birçok gelişme kilit oyuncular.
Türkiye
1 Temmuz Pazartesi günü Türkiye’nin haziran ayı imalat PMI verilerini alacağız. Sanayi üretim verisinin alt datası olan bu veri ikinci çeyreğin son rakamı olacağı için oldukça önemli olacak. Diğer tarafta 25 Temmuz’da yapılacak TCMB PPK toplantısı öncesinde 3 Temmuz’da Türkiye’nin ÜFE ve TÜFE verileri açıklanacak. Enflasyon verisi TCMB’den faiz indirimleri beklentileri arttığından beridir daha da yakından takip ediliyor. Ayın 11’inde Türkiye cari işlemler dengesi mayıs ayı rakamları açıklanıyor. Nisan ayında 1,33 milyar dolar açık veren ekonomide daralma ve enerji ihtiyacı azalmaya devam ettikçe cari işlemler açığında da azalma gözlemlenebilir. 12 Temmuz Cuma günü Türkiye mayıs ayı sanayi üretim verisi açıklanacak. Nisan ayında %4 daralan sanayi üretiminin mayıs ayında %2,5 daralması bekleniyor. Sanayi üretim verisi büyümenin kabaca %18-20 arası payını oluşturuyor. Dolayısıyla ikinci çeyrek büyümeye dair sanayi tarafından olumlu sinyaller şimdilik gelmiyor. 10 Temmuz’da %14,1 olan işsizlik rakamları yenilenecek. Nisan ayına ait işsizlik verisi büyümeden sonra en geç açıklanan veri. Dolayısıyla taze bir veri değil piyasalar için. O nedenle fiyatlamalara etki yapması bekleniyor. Ayın en önemli verisi olan 25 Temmuz PPK toplantısında bazı çevrelerce faiz indirimi beklentileri konuşulsa da ayın başında açıklanacak TÜFE verisi beklentilere daha da şekil verecektir. O nedenle temmuz başında enflasyon verileri gelmeden TCMB beklentilerini konuşmak erken olabilir. Yılın üçüncü Enflasyon Raporu temmuz sonu olan ayın 31’inde açıklanıyor. Merkez Bankasının sene içinde piyasalarla buluştuğu bu toplantılarda özellikle soru cevap kısmı geleceğe yönelik sözlü yönlendirme politikası açısından büyük bir yer arz ediyor.
Avrupa
1 Temmuz Pazartesi günü imalat PMI verileri açıklanıyor. AB ekonomisine yönelik çok fazla soru işaretlerinin olduğu şu dönemde ECB yetkilerince daha fazla genişleyici politikalar konuşulurken ekonominin nabzını ölçen veriler euronun seyri açısından önemli olamaya devam ediyor. Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, 26 Mayıs'ta yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde aldığı ağır yenilgiden sonra Ekim ayında yapılması gereken genel seçim tarihini 7 Temmuz'a çekti. Son nabız yoklamaları, ana muhalefet partisi merkez sağ Yeni Demokrasi Partisi'ni (YDP , SYRİZA'nın en az 10 puan önünde gösterirken; bu seçimlerde yüzde 3 barajını aşarak parlamentoya girmeye aday olan partilerin arasında, Sosyalist Değişim Hareketi (eski PASOK); Yunan Komünist Partisi (KKE); aşırı milliyetçi Altın Şafak Partisi ve eski Ekonomi Bakanı Yanis Varufakis'in kurduğu MERA25 partisinin de olacağı tahmin ediliyor. 17 Temmuz Çarşamba günü Euro Bölgesi TÜFE verileri açıklanıyor. Yıllık bazda TÜFE artışının %1,1’den %0,8’e gerilemesi bekleniyor. 25 Temmuz Perşembe günü ECB toplantısı gerçekleşecek. Bu toplantıda ECB’den hamle beklenmese de Draghi’nin konuşmaları bekleniyor olacak.
ABD
1 Temmuz global PMI günü ve ABD imalat PMI verileri de açıklanıyor olacak. 3 Temmuz ADP özel sektör tarım dışı istihdam ve hizmet PMI verilerinin açıklanmasının ardından ertesi gün yan 4 Temmuz’da ABD’nin bağımsızlık günü sebebiyle piyasalar kapalı olacak. 5 Temmuz Cuma günü yani ayın ili kişi artması yönünde. Mayıs ayındaki artış 75 bin kişide kalmıştı. 10 Temmuz günü bir önceki Fed toplantı tutanakları yayımlanacak. Birçok iye faizlerin seyri hakkında fikrini bugüne dek beyan etmişti. Dolayısıyla önemli bir etki yapması beklenmiyor. 11 Temmuz günü ABD TÜFE rakamları açıklanıyor olacak. 31 Temmuz Çarşamba günü Fed toplantısı öncesinde gelecek TÜFE rakamları piyasalar tarafından dikkatle izlense de Trump’ın baskısı ve 2 faiz indirimine varan piyasa beklentisi çoktan varlık fiyatlarının içine girdi bile. 16 Temmuz Salı ABD’de hem sanayi üretim verisi hem de perakende satışlar verisi açıklanıyor olacak. Her iki verinin de piyasa etkisi yüksek. Son olarak ise Fe toplantısını yapıp ayı kapatıyor olacağız. Bu bağlamda piyasalar tüm ay boyunca gelecek verilerle şekillenecek ama temmuz toplantısı başta olmak üzere Fed’in faiz indirim döngüsüne katılması bekleniyor.
Gündem TL Varlıkları Açısından Kritik... Yeni Haftanın AjandasıBIST 100 Endeksine yönelik önemli yukarı trend başlangıcı beklenmezken, gerçek kişilerin dolarizasyonunun devam etmesi TL varlıklara yönelik iştahın pekişmediğin gösteriyor. Diğer tarafta USDTRY kuru ve CDS rakamlarındaki katılaşma da olası BIST tepkilerinin geçici olabileceğinin sinyallerini bizlere veriyor. Bu nedenle 94 bine olan trendi belki kaçırmış belki de stoplanmış olabilirsiniz ama aşağı yöne işaret eden endeksi hele ki majör destek olan 90,600 altındaki kapanış güçlü bir görünüm kılmıyor. Piyasa fiyatlarını etkileyen gündem maddelerini ve bu hafta bizleri bekleyen gelişmeleri her cuma olduğu gibi bu cuma da sizler için derledim.
Yeni Haftada Ne Konuşacağız?
Geçen hafta küresel piyasalar yoğun bir gündeme sahipti. İçeride de TCMB’nin kritik faiz oranı kararının ardından bu hafta reel sektöre ilişkin manşet rakamları almaya devam edeceğiz. İstanbul seçimleri yaklaştıkça yatırıcıların risk alma iştahının düştüğünü görüyoruz. Özellikle 31 Mart Türkiye yerel seçimlerinin ardından Borsa İstanbul 100 Endeksinde azalan hacim, gerçek kişilerin yabancı para mevduatlarındaki artış ve haftalık hisse ve DİBS rakamları bize yatırımcıların beklemede olduğunu gösteriyor. İstanbul seçiminin yanı sıra iç piyasa gündemini belirleyen diğer bir konu ise S400 füze savunma sistemi üzerinden ABD ile ilişkiler ve F35 programında Türkiye’nin mevcudiyeti. Bu yeni haftada da her iki politik konu konuşulmaya devam edecek. Dışarıda ise Fed’in kritik kararı yüksek önem düzeyiyle takip ediliyor. Piyasa genelinde faiz indirimi beklenmese de Fed’in karar metninde vereceği mesajlarda önümüzdeki toplantılarda faiz indirimi yapabileceğini sinyal vermesi bekleniyor. Cuma günü ise küresel PMI günü olacak. Hem hizmet hem de imalat sektörüne ilişkin küresel bir fotoğraf çekilecek.
Türkiye
Haftanın ilk işlem gününde Türkiye işsizlik oranı ve bütçe dengesi açıklanacak. Mart ayına ait işsizlik oranı oldukça gecikmeli geliyor. Bu nedenle taze bir veri olmayabilir. Ekonominin %2,6 daraldığı ilk çeyrekte işsizlik oranının yüksek seyrini koruması beklenir ki piyasa fiyatlaması açısından etkisinin olacağı düşünülmüyor. Şubat ayında %14,7 olan işsizlik oranının mart ayında %14,2 olarak açıklanması bekleniyor. Haftanın ikinci işlem gününde nisan ayı sanayi üretimi ve perakende satışlar verisi açıklanacak. 19 Haziran Cuma günü PPK toplantı özeti yayımlanacak. 12 Haziran toplantısında faizlerde değişiklik kararı almayan TCMB’nin bir sonraki toplantılarına yönelik olarak piyasada oluşan faiz indirim beklentileri risklere göre şekillenecek. TCMB’nin risklere bakış açısı faiz indiriminin zamanlamasını tahmin etmek ya da faiz indiriminin olup olmayacağı konusunda beklentilere şekil verecek.
Avrupa
İngiltere’de önemle takip edilen veri olan enflasyon raporu pazartesi günü tüketici enflasyon rakamı ise çarşamba günü açıklanacak. 20 Haziran Perşembe günü de BoE faiz kararını duyuracak. Fed’in faiz indiriminin konuşulduğu, Brezilya ve Hindistan’ın faiz indirim döngüsüne girdiği küresel ekonomik koşullarda BoE’nin faiz artırması ya da bu yönde mesaj vermesi beklenmiyor. Diğer tarafta Euro Bölgesi’nde salı günü TÜFE rakamları açıklanacak. ECB Başkanı Draghi daha öncesinde enflasyonun eylül ayında dip yapmasını beklediğini söylemesi ve ECB’nin genişleyici para politikalarına gerek duyduğunu belirtmesiyle Euro üzerinde fiyatlama görülmüştü. Bu nedenle enflasyon verisi beklenti olan aylık %0,2 ve yıllık %1,2’den çok daha farklı gelmedikçe önemli bir fiyatlamaya yol açması beklenmiyor.
ABD
Bu hafta ABD’nin en önemli gündemi iki gün sürecek ve 19 Haziran Çarşamba günü sonlanacak olan Fed toplantısı olacak. Bu toplantının ardından projeksiyon da ayrıca yayımlanacak ve her toplantı sonrası olduğu gibi Başkan Powell konuşma gerçekleştirecek. Bu konuşmada ticaret savaşlarına ilişkin fed’in değerlendirmesi önemli olacak. Çünkü piyasalar yakın dönem içerisinde ABD ile Çin’in anlaşmasını beklemiyor. En azından haziran sonunda yapılacak G20 toplantısı öncesi ikili ilişkilerde yumuşama bile beklenmiyor. Diğer önemli ABD verisi ise 21 Haziran Cuma günü hizmet ve imalat PMI verileri olacak. NY Fed resesyon beklenti endeksinin yükseldiği dönemde öncü imalat PMI göstergesinin 50,5’ten 52,5’e yükselmesi bekleniyor. Bu nedenle PMI verileri resesyon beklentileri açısından da önemli olacak.
İyi haftasonları dilerim,
Best
Yeni Haftada Ne Konuşacağız? BIST100 & USDTRY 10-14 HaziranBIST100
Mayıs ayının son haftasında tepki hareketleri gördüğümüz BİST 100 endeksinde geçen hafta bayram tatili nedeniyle haftanın ilk ve son gününde işlemler gerçekleştirildi. Pazartesi gününün bayram arifesi olması nedeniyle yarım gün açık kalan BİST 100 endeksinde sabah saatlerinde açıklanan enflasyon ve PMI verileri takip edildi. Mayıs ayı enflasyon rakamı %0,95 ile piyasa beklentisi %1,30’un altında kalırken, mayıs ayı PMI verileri 45,3 ile hem önceki aya göre düşüş kaydetti ve hem de üst üste 14.ayda da 50 seviyesinin altında kalarak ekonomik daralmaya işaret etti. Haftanın ilk gününde açıklanan verilere piyasa tepkisi nötr olurken endeks günü başladığı noktalara yakın seviyelerden tamamladı. Bayram tatili nedeniyle kapalı olduğumuz günlerde Fed Başkanı Powell’dan gelen güvercin mesajların yanı sıra Trump’ın Meksika’ya uygulayacağı ek gümrük vergilerini ertelemesi küresel piyasalarda risk iştahını artırırken BİST 100’ün ve TL’nin pazartesi günkü kapanışa göre olumlu bir havada başlamasına neden oldu. Haftanın son gününde açıklanan tarım dışı istihdam verisinin beklenti rakamı 185.000’in oldukça altında 75.000 olarak gerçekleşmesi Fed’in faiz indirimine gideceğine yönelik beklentiyi artırırken gelişen ülke varlıklarına olan ilgiyi artırdı. Endekste 50 günlük üssel ortalamaların bulunduğu 92,000 seviyesinin geçilmesini teknik açıdan olumlu buluyoruz. 90,500’ün üzerindeki seyrin devam etmesi durumunda yukarı yönlü hareketlerin 93,800 ve 96,000 seviyelerini hedefleyebileceğini düşünüyoruz. Olası kar satışlarında önce 90,500’ü ardından 88,500’ü destek seviyeleri olarak takip edeceğiz.
Dolar/TL
Mayıs ayının son haftasında dolara karşı haftanın tüm günlerinde değer kazanan TL’nin geçtiğimiz hafta da tepki hareketlerini devam ettirdiğini izledik. Yurtiçinde pazartesi günü mayıs ayı enflasyon ve PMI verileri takip edilirken, beklentilerin altında kalan enflasyon verisi ve bir önceki aya göre düşüş kaydeden PMI verisine önemli bir piyasa tepkisi olmadı. İstanbul seçimleri ve S400 teslimatlarına yakın bir süre kala tepki hareketleri gördüğümüz Türk Lirası’ndaki pozitif görünümün yanı sıra bayram sırasında Fed tarafından verilen mesajların küresel dolar endeksinde kayıplara, gelişen ülke para birimlerinde ise değerlenmeye neden olması işlem hacminin düşük kaldığı bayram tatili sırasında kurun 5,66 ile 9 Nisan’dan bu yana en düşük seviyelerini test etmesini sağladı. Tatil dönüşü haftanın son gününe benzerlerine göre negatif ayrışarak başlayan Dolar/TL kuru tekrardan 5,86 seviyelerine dayansa da ABD tarafında açıklanan tarım dışı istihdam verisinin beklentilerin oldukça altında kalması Fed’in faiz indirimine gidebileceğine yönelik beklentiyi artırırken gelişen ülke para birimlerinin dolar karşısında değer kazanmasını sağladı. Dolar/TL kurunda bu hafta ilk destek 5,78 seviyelerinde oluşacak olup altında sırasıyla 5,71 ve bayram tatili sırasında test edilen son 2 ayın en düşüğü 5,66 seviyeleri destek bölgeleri olarak izlenecektir. Olası yukarı yönlü hareketlerde ise ilk direnç geçen haftanın zirvesi olan 5,86 seviyesinde oluşacaktır. Bu seviyenin üzerinde önce 5,94-5,98 bölgesi ardından mayıs ayında başlayan düşüş trendinin tepe noktası olan 6,03 seviyeleri diğer kısa vadeli direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Önceki haftalarda da uyardığımız gibi gerek iç gerekse dış siyasetteki haber akışları volatilitenin yüksek seyretmesine neden olabilir. Bu nedenle Dolar/TL’de özellikle kaldıraçlı işlem yapanların kaldıraç oranlarını düşük tutmaları sağlıklı olacağı görüşümüzü koruyoruz.
Yeni Haftada Ne Konuşacağız?
Geçen hafta iç piyasa Ramazan Bayramı tatili nedeniyle 1,5 gün dışında kapalıyken, küresel piyasalar yoğun bir gündeme sahipti. Ancak geçen hafta pazartesi açıklanan Türkiye TÜFE verileri sonrası bu yeni haftada TCMB’nin duruşu ve olası söylem değişiklikleri takip edilecekken diğer tarafta da yine salı günkü Powell’ın faiz indirim senaryosu konuşması sonrası yine bu hafta ABD’nin TÜFE verisi takip edilecek. Bu nedenle geçen hafta kalan gündem bu yeni haftanın verileri ile şekillenecek. Haftanın en önemli verileri çarşamba ve cuma günleri ön plana çıkıyor. Hem ECB başkanı Draghi konuşması hem TCMB’nin faiz kararı hem de ABD TÜFE verileri çarşambanın takviminde yer alırken, cuma günü TCMB beklenti anketi ile ABD perakende satışlar fiyatlamalarda hareketlilik yaratabilir.
Türkiye
Bu hafta Türkiye’nin veri takvimi çok yoğun olmasa da açıklanacak verilerin majör önem düzeyine sahip olması nedeniyle fiyatlamalarda etkili olabileceğini söyleyebiliriz. İlk olarak çarşamba günü saat 14:00’da TCMB’nin PPK toplantısı faiz kararı açıklanacak. Beklentiler %24,00 olan faiz düzeyinin aynı kalması yönünde. Halbuki sene başında haziran toplantısına yönelik faiz indirim beklentileri bulunuyor olsa da enflasyonun seyri ve kurdaki volatilite bu beklentileri ileriki toplantılara öteledi. Geçen hafta açıklanan TÜFE, mayısta %0,95 ile konsensüs beklentilerden ve bizim tahminimizden (Konsensüs:+%1,3 Gedik Yatırım:+1,5 Önceki:+%1,7) olumlu gerçekleşti. Böylelikle, yıllık TÜFE 19,5’ten %18,7’ye geriledi. Aylık bazda manşet rakamda gözlenen pozitif sürprizdeki ana etkenlerin içinde gıda grubunun olması oldukça pozitifti. Muhtemelen TCMB’nin karar metninde bu duruma atıfta bulunarak yer edecek cümleler faiz indirim beklentilerini de şekillendirecek. Diğer tarafta Sayın Bakan Berat Albayrak’ın da Eylül-Ekim’de enflasyonu tek haneye ineceğini söylemesi ayrıca TCMB’nin ileriki vadeye yönelik enflasyon görünümünü ve cuma günkü anket sonuçlarının da merak edilmesine yol açıyor. TCMB’nin piyasa profesyonelleri tarafından oluşturduğu anket çalışması cuma günü açıklanacak. Kur ve enflasyon tahminlerinin seyri bu açıdan önemli olacak. Aynı gün Türkiye’nin cari işlemler dengesi de açıklanacak. Mart ayında 590 milyon dolar açık veren cari dengenin nisan ayında 980 milyon dolar açık vermesi bekleniyor.
Avrupa
Bu hafta Euro bölgesinde yoğun veri akışı bulunmuyor. 12 Haziran Çarşamba günü ECB Başkanı Mario Draghi ’nin konuşması, 13 Haziran Perşembe günü sanayi üretimi ve Almanya TÜFE, cuma günü ise Maliye Bakanları toplantısı gerçekleşecek. Draghi ‘nin konuşması yüksek öneme sahip olsa da geçen hafta AMB faiz kararının açıklanmasının ardından Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta düzenlenen basın toplantısında önemli açıklamalarda bulunması sonrası yeni bir cümle söylememesi dışında fiyatlamalara fazla etki etmemesi bekleniyor. Hatırlanacak olursa Draghi, Euro Bölgesi’nde "deflasyon" ihtimalinin olmadığını, "resesyon" olasılığın da çok düşük kaldığını belirtmişti. 13 Haziran Perşembe günü Euro Bölgesi sanayi üretimi ve Almanya TÜFE verileri açıklanacak. Sanayi üretiminin aylık %0,3 daralmadan %0,2 daralmaya, yıllık bazda ise %0,6 daralmadan %0,2 daralmaya ilerlemesi bekleniyor. Birleşik Krallık tarafında ise pazartesi günü sanayi üretimi, salı günü işsizlik oranı gibi önemli veriler ön plana çıkıyor.
ABD
ABD’nin ekonomik takviminde bu hafta en ön plana çıkan veri çarşamba günü açıklanacak olan TÜFE verisi olacak. Mayıs ayı TÜFE verisinin aylık %0,3 artıştan %0,1’ e gerilemesi, yıllık bazda ise %2,0’dan %1,9’a gerilemesi bekleniyor. Gıda ve enerji fiyatlarından arındırılmış çekirdek fiyatlarda ise fiyat artışının aylık %0,1’den %0,2’ye yükselmesi, yıllık bazda ise %2,0’dan %1,9’a gerilemesi bekleniyor. Geçen hafta ABD büyümesi beklentileri karşılayamadığı için dolarda satış baskısı vardı. Şayet enflasyon beklentiler paralelinde gerilerse veya daha olumsuz bir görünüm çizerse piyasada hali hazırda olan faiz indirim fiyatlamaları daha da derinleşebilir. Bu nedenle enflasyondaki görüntü Fed’in ileriki projeksiyonu için büyük önem taşıyor. 13 Haziran Perşembe günü açıklanacak ihracat ve ithalat fiyatları enflasyonun alt verisi olarak sayılıyor. Diğer yanda ticaret savaşları kapsamında artırılan tarifeler muhtemel olarak fiyat endekslerinde bir yükselişe sebep olabilir. 14 Haziran Cuma günü perakende satışlar verisi, kapasite kullanım oranı ve sanayi üretimi gibi çekirdek veriler açıklanacak. Perakende satışlarda ve kapasite kullanım oranında beklenen artış gerçekleşmesi durumunda ABD ekonomisinin 2.çeyreğine yönelik beklentiler de pekişmiş olacak.
Yeni Haftanın Ajandası 27-31 MayısYeni haftanın temel gündemi büyüme verileri olacak. Hem Türkiye hem de ABD’den açıklanacak 1.çeyrek büyüme rakamları haftanın öne çıkan gelişmeleri. Diğer tarafta ABD-Çin arasındaki ticari anlaşmazlıklar devam ederken, ABD Huawei üzerinden Çin’i sıkıştırmaya çalışıyor. Diğer bir konu ABD-Türkiye arasında Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S-400 füze savunma sistemi ve ABD’nin bu nedenle F35 kapsamından Türkiye’yi çıkarma tehdidi. ABD Türkiye’ye 2 hafta içinde S-400 konusunda kararını vermesini istedi. Konuyla ilgili açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, S400 bitmiş bir meseledir. Hatta S500 alımına bakıyoruz demişti. Yurtiçi piyasaları oldukça olumsuz etkileyen bu konu bu ve önümüzdeki hafta da temel gündemimiz olmaya ve fiyatlama devam edecek.
Türkiye
Bu hafta gündemin ana maddesi Türkiye’nin ilk çeyrek büyüme rakamları olacak. 31 Mayıs Cuma günü açıklanacak olan büyüme rakamlarına ilişkin beklentiler yıllık %1,7 daralma yönünde. Geçen yıl Ekim, Kasım, Aralık aylarını kapsayan dördüncü çeyrekte ise ekonomi yüzde 3 daraldı. Geçen sene ağustos ayında yaşanan kur şok sonrası aktiviteler ciddi zarar görmüş ve alınan hasar nedeniyle ekonomide sert iniş endişeleri artmıştı. TCMB de TL'deki bu sert değer kaybı sonrası politika faizini eylül ayında 625bp yükselterek %24'e çıkarmıştı. faizlerde yaşanan bu sert yükseliş sonrası ekonomik büyümenin yerini daralmaya bırakacağı beklentileri güç kazanmıştı. Yılın ilk çeyreğinde gelen alt veriler de zaten büyümede daralmaya işaret ediyordu. Diğer bir önemli gelişme ise GSYH ile aynı gün açıklanacak olan nisan ayı dış ticaret dengesi. Önceki hafta Bakan Berat Albayrak’ın da değindiği konu olan dış ticaret dengesi ve cari açık kapanmaya yaklaşıyor. Hatta haziran ayında cari fazla bekleniyor. Ekonomik aktiviteler yavaşladıkça hammadde ve ara malı talebi düşen ekonomi ithalattaki daralma yoluyla dış ticaret açığını azalttı. Mart ayında 2,14 milyar dolar açık veren dış ticaret dengesinin nisan ayında 2 milyar dolar açık vermesi bekleniyor.
Avrupa
Bu hafta Euro Bölgesinde açıklanacak önemli bir veri bulunmuyor. Avrupa Birliği’nin yasama, denetim ve bütçe alanlarında belirleyici organı Avrupa Parlamentosu seçimleri için oy kullanma işlemleri Pazar günü sona eriyor. Yaklaşık 400 milyon kişinin oy kullanma hakkına sahip olduğu ve Hindistan'dan sonra en büyük demokratik seçimler olarak tanımlanan AP seçimlerinin resmi olmayan sonuçlarının pazar akşamı yerel saatle 22.00'dan sonra açıklanmaya başlaması bekleniyor. Yeni parlamento üyelerinin ise göreve 2 Temmuz'da başlaması gerekiyor. Yeni haftanın Avrupa gündemi parlamento seçimlerinin yankıları olacak. Cuma günü ise Almanya’dan gelecek perakende satışlar verisinin seyri önemli.
ABD
Pazartesi günü ABD piyasaları kapalı olacak. Salı günü ise tüketici güven endeksi açıklanacak ancak etki yapması beklenmiyor. Ancak 30 Mayıs Perşembe günü açıklanacak ABD verileri piyasa fiyatlamaları üzerinde etkili olabilir. İlk olarak saat 15:30’da GSYH’ın ikinci okuması geliyor. %3,1 büyümesi beklenen ekonominin güçlü seyrini koruması resesyon korkularını da geri itecektir. Aynı zamanda Fed’in faiz indirim beklentilerini de törpüleyebilir. Zira mevcut durumda ABD tahvilleri Fed’in faiz indirimini fiyatlıyor. İkinci önemli veri ise saat 17:00’da açıklanacak olan bekleyen konut satışları. Geçen hafta açıklanan yeni konut satışları Nisan'da % 6,9 düşerek ikinci çeyreğin başlangıcında konut sektöründe zayıflama olduğuna işaret etmişti. Endeks ve petrol fiyatlarını olumsuz etkilemişti. Haftanın son işlem gün olan 31 Mayıs’ta ise çekirdek kişisel tüketim harcamaları(PCE), kişisel gelir-gider ve PCE deflatörü açıklanıyor. PCE enflasyonu Fed’in projeksiyonunda takip ettiği bu nedenle piyasalar tarafından önemle takip edilen yüksek önem düzeyinde bir veri. Verinin yıllık bazda %1,6 açıklanması bekleniyor ki bu Fed üyelerinin düşük bulduğu ve hedefi %2’nin altında bir rakam.
İyi haftasonları dilerim.
Best,
Yeni Haftanın Ajandası & BIST100 GörünümüBIST 100 Strateji
BIST-100 Endeksi yurt içinde risk iştahını destekleyen gelişmelere ve EBDR’nin Türk bankalarının sorunlu kredilerine yatırım yapabileceğine yönelik haber akışlarının bankalar öncülüğünde alımları beraberinde getirmesine bağlı olarak pozitif ayrıştı ve önceki günü %4,13’lük bir yükselişle tamamladı.
Endeks yaklaşık 1,5-2 aydır takip ettiği yatayt bandı olan 106.000-100.700 kanalını aşağı kırmasının ardından aynı kanala dönüş çabasında. Bunun için ilk olarak Fibo'61,8 düzeltme seviyesine denk gelen 98.700 seviyesini kırması gerekiyor. Bu nokta momentum hareketini belirlemede önemli olacak. Bu nokta üzerinde kalıcı olamazsa üzerindeki her tepki satış için değerlendirilebilir. ancak 100.700 noktasının stop loss seviyesi olduğunu unutmamak gerekir.
Yeni Haftanın Ajandası
8-12 Nisan haftası hem içeride hem de dışarıda gündem yoğun olacak. Türkiye, 31 Mart seçimleri sonrasında başlayan 4,5 yıllık seçimsiz dönemde 2023 hedeflerine odaklanacak. 31 Mart seçimlerinin ardından gündemden düşmeyen seçim sonuçlarının kesinleşmemesi ve taraflardan yapılan açıklamalar yeni haftada da takip edilmeye devam edecek. Diğer yanda ABD-Çin müzakerelerinde yeni haber akışları beklenirken, içeride ayrıca Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıklayacağı yeni reform paketi de gündemin ön sıralarında yer alıyor. ABD, Çin ile müzakerelerde bulunurken, İtalya ile Kuşak Yol projesi imzalayan Çin pazartesi günü Avrupa Birliği ülkeleri ile zirve düzenleyecek. Bu ay içerisinde Fed toplantısı olmasa da bu hafta merkez bankaları cephesinde ECB faiz kararını ve FOMC toplantı tutanaklarını takip edeceğiz. Son olarak ise bu haftanın ana konularından biri de Brexit olacak. Ayrılık süreci ya 30 Haziran’a uzatılacak ya da en istenmeyen ihtimal İngiltere anlaşmasız ayrılacak.
Türkiye
Yeni haftaya Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in katılımlarıyla gerçekleşecek Türkiye-Rusya üst düzey işbirliği toplantısı ile başlıyoruz. Son zamanlarda ABD ve NATO ile gerginliğe sebep olan S400 füze savunma sistemi hakkında yapılacak yorumlar fiyatlama açısından etki oluşturabilir. Bu hafta Türkiye gündemini ekonomik verilerden ziyade seçim sonuçlarının etkileri, ABD ilişkilerindeki seyir ve Bakan Albayrak’ın açıklayacağı yeni reform paketi belirleyecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarına göre, öncelik ekonomide olacak. Reform paketinde ise vergi yasası değişikliğinden çiftçinin maliyet yükünün azaltılmasına kadar önlemler yer alıyor. Verginin tabana yayılması, dolaylı vergiler yerine doğrudan vergilere ağırlık verilmesi ve istisnaların azaltılması, vergi sistemi değişikliğinin ana unsurları olacak. 11 Nisan Perşembe günü Türkiye cari işlemler dengesi açıklanacak. Cari açık ekonomik aktivitelerdeki yavaşlamaya paralel azalmaya devam ediyor. Ocak ayında 810 milyon $ açık verilirken, ithalattaki gerilemenin olumlu etkisi artan enerji fiyatları dengeliyor. Haftanın tek verisi cari işlemler dengesi olacak.
Avrupa
Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk, İngiltere'ye Brexit için 12 aylık esnek bir uzatma teklif ettiğini söyledi. Plana göre, İngiliz parlamentosunun bir anlaşmaya onay vermesi ve AB liderlerinin gelecek hafta yapacağı zirvede bu anlaşmayı kabul etmesi durumunda İngiltere'nin birlikten kısa zamanda ayrılması mümkün olacak. Gelen son dakika bilgisine göre, İngiltere Başbakanı Theresa May, Tusk'a gönderdiği mektupta ülkesinin Avrupa Birliği'ni terk etme tarihinin 30 Haziran'a kadar uzatılması teklifinde bulundu. Şayet hiçbir ilerleme kaydedilmezse İngiltere 12 Nisan Cuma günü resmi olarak Avrupa Birliği’nden ayrılmış olacak. Önce İtalya ile Kuşak Yol Projesi konusunda anlaşan Çin, pazartesi günü AB liderleriyle bir araya gelecek. Haftanın diğer bir önemli gelişmesi ise 10 Nisan Çarşamba günü ECB’nin faiz kararı olacak. ECB’den faiz artırımı beklenmediği için hemen akabinde konuşacak başkan Draghi ‘nin muhtemel güvercin söylemleri yeni politik duruş hakkında bilgilendirici olacak. Bu nedenle piyasada mevcut pozisyonların ağırlığı artırılabilir veya senaryo değişikliğinde pozisyon yönleri değişebilir. Ancak euronun güçlenebileceği ihtimali üzerinde durmuyoruz. Son olarak 12 Nisan Cuma günü Euro Bölgesi sanayi üretim verisi açıklanacak. Bölgenin lokomotif ülkesi Almanya’dan gelen veriler yüzünden büyüme beklentisi %1,9’dan %0,8’e düşürüldü. Bu büyük revize bölgenin destekleyici para politikaları gereksinimi destekliyor
ABD
Nisan ayında Fed toplantısı olmayacak ancak bu hafta Çarşamba günü FOMC tutanakları açıklanacak. Üyelerin son olarak düşüncelerini projeksiyonlarda görmüştük. Fed’in bu yıl 1 faiz artırması yönünde oluşan komite ortak görüşünün detaylarını da öğreneceğiz. Son toplantı karar metninde küresel büyüme riskleri ön plana çıkmış fakat ABD ekonomisi hakkında yorum görülmemişti. Üyelerin yerel ekonomi hakkındaki görüşleri de takip edilecek. Zira ABD ekonomisine yönelik risk görülmezse bu yıl belki bir faiz artışı halen daha ihtimal olabilir. 8 Nisan Pazartesi günü fabrika siparişleri, 10 nisan Çarşamba günü de FOMC tutanaklarına ek olarak ABD’nin en majör verisi olan TÜFE rakamları gelecek. TÜFE’nin aylık bazda %0,5’ten %0,8’e, yıllık bazda da %1,5’ten %1,8’e yükselmesi bekleniyor. Çekirdek TÜFE’nin de yıllık bazda %2,1 düzeyinde kalması bekleniyor. 11 Nisan Perşembe günü hem ÜFE açıklanacak hem de Fed üyesi Clarida’nın konuşması takip edilecek. Haftanın son işlem günüde ise enflasyonun minör verisi olan ihracat ve ithalat fiyat endeksleri takip edilecek.
Herkese iyi haftasonları dilerim..
Sevgiler,
Best
BİST 100 Ana Dirençte, Davos Başlıyor. Yeni Haftanın GündemiBİST 100 Ana Direncinde
Yaşanan son yükselişle birlikte 95.500-96.500 aralığında bulunan konsolide kanalının üst bandını da kıran endekste, 500 günlük ortalamanın ve geçtiğimiz yıl haziran ayından sonra gördüğümüz zirve seviyelerin bulunduğu 100 bin civarı hedef konumda. 121bin zirvesi ile 84bin dibi arasında çektiğimiz Fibonacci düzeltme seviyelerine göre %38,2 dilimine denk gelen ~98.700 ana direnç konumunda. Bu hafta endekste bu seviye takip edilecek. Endeksin geçtiğimiz haftaki sert yükselişin ardından bu seviyeye yakın yerlerde kısa vadeli de olsa direnç oluşumu dikkat çekebilir. Olası geri çekilmelerde ise ilk güçlü desteğimiz 96.500’de. Bu seviyenin altında olacak kapanışlar alım iştahının zayıflaması şeklinde değerlendirilebilir. Bu nedenle bu seviye üzerinde kalındığı sürece aşağı yönlü pozisyonların riski yüksekken, bu seviye altında durum terse dönecektir.
Haftanın Ekononik Takvimi
Resim için; i.hizliresim.com
Ocak ayının 3 haftasına başlarken oldukça yoğun bir akış karşımıza çıkıyor. Hem siyasi hem ekonomi hem de global sorunların ele alındığı Davos Zirvesi 22-25 Ocak tarihlerinde İsviçre’nin Davos kasabasında gerçekleşecek. ABD bu toplantıda hükümetin kısmen kapalı olması nedeniyle yer almayacak. Davos’ta yer alan konular ve konuşulan konular tüm hafta ve yılın önemli bir kısmında yankılanmaya devam edecek. Haftanın önemli ekonomi başlıklarında Çin’in 4.çeyrek GSYH’ı, Japonya Merkez Bankası (BoJ) ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz kararları öne çıkıyor. Siyasi başlıklarında ise 21 Ocak Pazartesi günü Parlamentoda güven oyu alan İngiltere Başbakanı May’in Brexit konusunda hazırlayacağı B Planını tekrardan parlamentoya sunması bekleniyor. Ekonomik ve siyasi gelişmelerin yoğun olduğu bir hafta bizleri bekliyor.
Türkiye
Bu hafta Türkiye’de ekonomi gündemi yoğun değil. İlk ekonomik ver 23 Ocak Çarşamba günü açıklanıyor. Ocak ayı tüketici güveni ile başlayan takvim gününde TCMB’nin geçen hafta gerçekleşen PPK toplantı özeti de bulunuyor. 2018 yılını 58,2 ile kapatan tüketici güveni dip seviyelerini görmüştü. Yeni yıla nasıl başlayacağı merak edilen güven endeksi anket yöntemine dayanıyor. Diğer tarafta ise geçen hafta toplantı gerçekleştiren ve faiz-faiz metninde herhangi bir değişikliğe gitmeyen TCMB, Para Politikası Kurulu toplantı özetini yayımlayacak. Enflasyon başta olmak üzere diğer ekonomik aktivitelerin Kurul gözünden değerlendirildiği bu tutanak ileriki vadede gerçekleşecek toplantılara da ışık tutabilir. Haftanın diğer bir yerel gelişmesi ise 25 Ocak Cuma günü açıklanacak olan imalat güveni ve kapasite kullanım oranı olacak.
Avrupa
Haftanın en önemli Avrupa gündemi pazartesi günü Parlamentoda güven oyu alan İngiltere Başbakanı May’in Brexit konusunda hazırlayacağı B Planını tekrardan parlamentoya sunması olacak. Daha öncesinde önerinin reddedilmesi durumunda May’in hamle süresinin kısaltılması nedeniyle May’in pazartesi yeni bir plan sunması gerekiyor. Ancak May’in çalışma ekibi tarafından ikinci bir referandum kesin ağızdan yalanlandı.
Bu hafta Euro Bölgesinde veri akışı önemli. 22 Ocak Salı günü Bölge genelinde ZEW anketleri açıklanacak. 23 Ocak Çarşamba günü Euro Bölgesi tüketici güvenin ardından 24 Ocak Perşembe günü ise imalat ve hizmet PMI rakamları ile ECB’nin faiz kararı açıklanacak. Bölgede bir süredir ekonomik aktivitelerde yavaşlamanın olduğu konuşuluyor. Geçen hafta da Draghi’nin yapmış olduğu açıklamalarda yavaşlama vurgusu yapılmış ve Euro açıklamalar sonrası zayıflamıştı. Euro Bölgesine ait açıklanacak hizmet ve imalat PMI rakamları bu nedenle önemli olacak. Saat 15:45’te ECB’nin faiz kararı açıklanacak. Yüzde 0 olan politika faizinde artış beklenmiyor fakat 2019 yılında ECB’den faiz hamlesi bekleniyor. Dolayısıyla banka faizleri artırım yönünde aksiyon almayacak olsa bile metinde yer alacak sözlü yönlendirmeler önemli olacak. 25 Ocak Cuma günü Bölgenin lokomotif ülkesi Almanya’nın IFO anketleri yayımlanacak. Fiyatlamalarda önemli yer tutması beklenmiyor.
ABD
Yeni haftanın ilk gününde ABD Martin Luther King Jr. Günü nedeniyle resmi tatilde olacak. ABD’de federal hükümet yaklaşık bir aydır kısmen kapalı. Bu sebeple bazı verilerin açıklanamadığı hatta Trump dahil ekibinin Davos’a gidemediğini biliyoruz. Tatil ertesi 22 Ocak Salı günü mevcut konut satışları günün tek ABD verisi olacak. 24 Ocak günü imalat ve hizmet PMI rakamları takip edilecek. 2019 yılında ABD’de resesyon endişeleri yaşanırken, ekonomik aktivitelere yönelik veriler de önemle izleniyor. ABD’de verim eğrisinin yataytlaşması ile resesyon beklentilerindeki artış şimdilik ekonomik veriler tarafından doğrulanmıyor. İşsizlikteki düşü ve PMI rakamlarındaki ivme bu korkuları şimdilik bertaraf ediyor. 25 Ocak Cuma günü açıklanacak dayanıklı tüketim malları siparişleri fiyatlamalar açısından önemli olabilir. Aralık ayında siparişlerin %2,3 artması bekleniyor.
Asya
21-25 Ocak haftasını Çin’in 4.çeyrek büyüme rakamları ile açıyoruz. Ticaret anlaşmazlıklarının hat safhaya eriştiği 4.çeyrekte Çin 28 yılın en düşük büyümesini kaydetti. Çin 4.çeyrekte %6,4 büyüdü. Bu rakam önceki çeyrekte %6,5 düzeyindeydi. Borsalardaki seyir Çin’in büyüme rakamlarına oldukça hassas durumda. 23 Ocak Çarşamba günü BoJ’un faiz kararı açıklanacak. Banka yetkililerinden gelen son açıklamalarda genişlemeci politikalardan çıkılmayacağı hatta yeni alanlar yaratılmaya çalışıldığı söylenmişti. Bu nedenle BoJ’dan herhangi bir hamle beklememekle birlikte genişleyici politikalarını çeşitlendirebilirler. 25 Ocak Cuma günü de Japonya’Nın TÜFE verileri açıklanacak.
Ocak 2019'un Ekonomi ve Siyasi GündemiOcak 2019’un ana gündemi önemli merkez bankaları toplantıları, majör ülkelerin 4.çeyreğe ilişkin büyüme performanslarına dair imalat PMI rakamları ve ekonomi gündemi dışında piyasalara yön veren siyasi söylemler olacak. Geçen yıldan miras kalan konular yeni ay ve yılda da tartışılmaya devam edecek. Öncelikli konu Fed ’in 2019 yılında kaç faiz artıracağı, gelişmekte olan ülkelerin reel getirilerinin ve cazibelerinin korunup korunmayacağı ve ABD-Çin ilişkilerinin seyri ocak ayında da takip edilecek. Diğer yanda Trump 2018 ‘in son günlerinde Fed’e yönelik eleştirilerinin dozunu artırmış ve faiz artırmaması gerektiğini ısrarla söylemişti. Powell’ın Fed koltuğundaki geleceği ve Fed’in 2019 yılında nasıl bir faiz politikası izleyeceği yine gündemin ana maddeleri olacak. Siyasi ve jeopolitik temada ise ABD askerlerinin çekilme kararı aldığı Suriye meselesi iç dengeleri yakinen ilgilendiriyor.
Ocak 2019 Ekonomi Takvimi
resmim.net
Türkiye
İç piyasa 31 Mart’ta gerçekleşecek yerel seçimlere odaklanırken bir yandan da 1 Ocak itibariyle sona eren teşviklerin aynı ya da farklı sektörlerde devam edip etmeyeceğini irdeleyecek. Ocak ayında Hazine’nin piyasaya 4,7 milyar TL kadar iç borç geri ödemesi olacak. Bir önceki borçlanma programı duyurusunda söz konusu itfaya karşın piyasadan 4,9 milyar TL borçlanma planlandığı belirtilmişti. Yılın ilk işlem gününde 2018’in son ayına ait imalat PMI rakamlarını alacağız. 3.Çeyrekte %1,6 büyüyen Türkiye ekonomisinin 4.çeyrekte daralma yaşayacağı beklentileri oluşmaya başlamışken, hali hazırda iktisadi faaliyetlerde daralmaya işaret eden PMI rakamları önemli olacak. Kasım ayında %1,44 gerileyen TÜFE’nin aralık ayında da bu düşüşünü sürdürmesi bekleniyor. Enflasyonla Topyekûn Mücadele kampanyası kapsamında ayrıca dünya genelinde enerji ve emtia fiyatlarındaki geri çekilme benzin ve dizel ürünlerinde fiyat indirimlerini beraberinde getirdi. İktisadi faaliyetlerde yaşanan daralmanın da etkisi talep enflasyonu üzerinde de hissedilmeye devam edecek. Bu nedenle aralık ayında düşüşe devam eden bir ÜFE-TÜFE birleşimi görebiliriz. 15 Ocak Salı günü Türkiye ekim ayı işsizlik oranı takip edilecek. 16 Ocak Çarşamba günü kasım ayına ilişkin açıklanacak sanayi üretim verisi de 4.çeyreğin ikinci sanayi üretim verisi olacak. 4.çeyreğe ilişkin büyüme beklentileri daha da belirginleşmeye başlayacak. Ayın en önemli verisi 16 Ocak Çarşamba günü gerçekleşecek olan yılın ilk PPK toplantısı olacak. Kasım ayında enflasyonda yaşanan gelişmelerin ardından TCMB’nin faiz indirim spekülasyonları çıkmış, TCMB ise sıkı duruşun korunacağını aralık ayı faiz karar metni ile teyit etmişti. 3 Ocak günü açıklanacak TÜFE-ÜFE rakamları sonrası şayet enflasyondaki düşüş devam ederse TCMB’nin ilk toplantısının karar metninde yer alacak metin ve tonu oldukça önemli olacak.
Avrupa Bölgesi
Bölgenin ana gündemi Birleşik Krallık ile AB arasında çözümsüzlüğü süren Brexit konusunda anlaşma sağlanıp sağlanmayacağı. Diğer yanda Avrupa Merkez Bankası (ECB) da süper teşviklerden çıkıp, normalleşme adımlarına geçmek istiyor. Yeni yıla yıla imalat PMI rakamlarıyla başlayacağımız Avrupa’da Almanya ve Euro Bölgesinin aralık ayına ilişkin PMI rakamları takip edilecek. Başta ticaret savaşları olmak üzere Brexit anlaşmazlığının boyutunun ekonomide ne denli yer tutacağı merak konusu. 4 Ocak Cuma günü Euro Bölgesinin öncü TÜFE ve ÜFE rakamları açıklanacak. TÜFE’nin yıllık bazda %1,9’dan %1,8’e gerilemesi beklenirken, ÜFE’nin de yılı %4,9’dan %4,1’e gerileyerek tamamlaması bekleniyor. 7 Ocak Pazartesi günü açıklanacak Almanya ve Euro Bölgesi perakende satışlar verisi ile ertesi gün gelecek Almanya sanayi üretimi ile Euro Bölgesi tüketici güveni verilerinin piyasada etkili fiyatlamalara sebep olması beklenmiyor. 16 Ocak Birleşik Krallık TÜFE rakamları da takip edilecek. Brexit’in yarattığı belirsizlik süregelirken, BoE bu belirsizlikler altında yeterli ölçüde faiz artışına gidemiyor. Fed faizini %2,5’a yükseltmişken ve ECB parasal gevşemeden çıkmışken BoE faizleri halen %0,75 seviyesinde tutuyor. 17 Ocak Perşembe günü ise Euro Bölgesi TÜFE ve ÜFE nihai rakamlarının gelmesi bekleniyor.
ABD
Dünyanın ana gündemi 2019’da da Trump ve dış ilişkilerde yürüttüğü politik dili, hamleleri ve Fed’in üzerindeki siyasi gelişmelerin faiz kararına etki edip etmeyeceği olacak. Aynı zamanda bir süredir ABD’deki verim eğrisinin yataylaşmaya başlamasıyla resesyon dedikodusu ve ihtimalleri de yine ABD’ye ilişkin takip edilen önemli unsurlar olacak. Ocak ayında Beyaz Saray Hükümet görevlileri Pekin’e ziyarette bulunacak. Son olarak G-20 zirvesinde konuşan iki lider 90 günlük ateşkes ilan etmiş, sonrasında Kanada da Huawei CFO’su tutuklanıp kefaletle serbest bırakılmıştı. Ardından Trump’ın Huawei ve ZTE şirketlerinden satın alımları engellemek için yeni bir çalışma içinde olduğu açıklandı. Beyaz Saray ile Pekin yönetimi arasında soğuk savaş devam ediyor. Bu nedenle ocak ayının ana gündemi bu toplantı olacak. Yılın ilk işlem gününe ABD lokal takviminde imalat PMI ile başlıyoruz. 3 Ocak Perşembe günü ADP özel sektör tarım dışı istihdam verisi, inşaat harcamaları ve ISM imalat OMI verisi aynı gün takip edilecek. 4 Ocak Cuma günü de ortalama saatlik kazançlar ve istihdam verileri ilk haftanın en önemli verileri olacak. Aynı gün hem Powell hem de FOMC üyesi Bostic’in konuşmaları olacak. Powell ile Trump’ın görüşme tarihi raporun yazıldığı tarih olan 28 Aralık itibari ile kesin değil. Bu nedenle Powell cephesinden Fed’in şeffaflığı ve kredibilitesine dair mesajlar da önemli olacak. 2019 yılında ABD’nin resesyona gireceği, eskisi kadar enflasyon üretemeyeceği beklentileri konuşulurken, önce 4 Ocak’taki ortalama saatlik kazançlar ile 11 Ocak Cuma açıklanacak ABD ÜFE-TÜFE rakamları dolara yön verecek. 16 Ocak günü açıklanacak perakende satışlarda beklentilerden sapma yaşanması halinde endeks ve dolar paritelerinde etkili fiyatlamalara yol açabiliyor. Bu nedenle takip etmekte fayda var. 30 Ocak Salı günü başlayacak ve 31 Ocak tarihinde son bulacak FOMC toplantısından piyasalar faiz artırım kararı beklemiyor. Son olarak aralık toplantısında 25bp faiz artırımına giden Fed 2019 yılı para politikasına ilişkin verdiği mesajların yeterince güvercin olmadığı görülmüş ancak üyelerin noktasal grafiğinde faiz artırım beklentileri 3’ten 2’ye gerilemişti. Trump 2018 ‘in son günlerinde Fed’e yönelik eleştirilerinin dozunu artırmış ve faiz artırmaması gerektiğini ısrarla söylemişti. Bir ara Powell’ın koltuğundan olacağı spekülasyonları Wall Street’te dolaşsa da Beyaz Saray Ekonomi Sözcüsü, Powell’In görevinin devamı konusunda iyi sinyaller vermişti. 2019 yılının tüm FOMC toplantılarının ardından basın toplantısı gerçekleştirecek. Bu nedenle Powell’ın sözlü yönlendirmeleri ve şubat ayındaki komite üyelerinin bir kısmının değişecek olması da gündemin önemli maddeleri arasında yer alıyor.
Herkese mutlu, sağlıklı, huzurlu ve bol kazançlı bir yıl dilerim. Umarım 2019'da herşey gönlünüzde olur.
Sevgiler,
Best