GRAM ALTIN NEREYE KADAR ?Virüs paniğinin azalması ve Asya piyasalarının artıya geçmesi, ABD ve Avrupa Borsalarının artıya geçmesi ile risk algısında azalma oldu. Doğal olarak altın düşüşe geçti. 296 lirayı test etmek üzere. Destekler ve fiyat etiketleri grafikte. Eğer düşüş derinleşirse 290 liraya kadar gerileme ihtimali var. Yatırım tavsiyesi değildir. Teknik analizdir. Sorumluluk işlem yapanın kendine aittir.
Tl
USDTRY 'de doların - TL yi zayıf performansa sürüklemesiTürk lirası bu ayın başından bu yana zayıf bir performans sergiliyor.
Türk parlamentosu hükümetin 2020 için onayladığı ve savunma harcamalarının arttığını ve 138,9 milyar lira (23,4 milyar dolar) bütçe açığı beklediğini onayladı.
Analizimizde geçen haftanın başında USDTRY paritesinin bir hafta önce 5,84 liradan 5,93 lira seviyesine ulaşmasını bekledik.
USDTRY paritesine iki günlük yakın bir fiyatın 5.93 lira seviyesinin üzerinde olduğunu görürsek, doların 5.98 liraya düşerek liraya yükselmeye devam etme olasılığı var. Ancak bu olasılık bu hafta pek olası değil. Kısa vadede kar almayı bekliyoruz.
Öte yandan, destek seviyesi 5.86 lira. USDTRY paritesi günlük 5.86 pound'un üzerinde bir seviyede kaldığı sürece herhangi bir düşüş satın alma fırsatı sağlayacaktır.
Türk-Amerikan ilişkileri ile ilgili kaygıların yenilenmesiTürk lirası, Türkiye'nin ABD ile yeni bir anlaşmazlığa yöneleceği yönündeki spekülasyonların ortasında iki ay içinde en zayıf seviyesine düştü.
Para birimi dolar karşısında% 0.7'den 5.85'e düştü. Bu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iki ana NATO üssünü kapatmakla tehdit etmesi sonrasında geldi. Pazar günü, Washington bir Rus füze savunma sistemi satın aldığı için Ankara'yı cezalandırmaya karar verirse bunun bir seçenek olacağını söyledi.
Türkiye, bu yılın başlarında, Türkiye'nin S-400 sistemini satın alması konusunda ABD ile çelişiyordu. NATO, Türkiye'nin yapmak istediklerinin Ankara’nın bloğa üyeliğine aykırı olduğunu ve ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi’nin Türkiye’yi yeni bir ekonomik kargaşaya sokabilecek yaptırımlara oy verdiğini söyledi.
Enflasyonun hızlanması ile birlikte, Türkiye'nin reel getirileri, özellikle ülkedeki varlıklar için iştah azaldığında, fazla koruma sağlayamayabilir. TL, merkez bankasının art arda dördüncü toplantı için faiz oranlarını% 12'ye düşürdüğü ve 12 Temmuz'dan bu yana toplam indirimi 1.200 temel puana getirdiği 12 Aralık'tan bu yana gelişmekte olan piyasalardaki diğer para birimlerinden daha fazla zayıfladı.
ABD yetkililerinden Başkan Erdoğan'ın açıklamalarına nispeten sert bir cevap verildiğinde para önümüzdeki günlerde daha da düşebilir.
10 yıl boyunca yerel para cinsinden tahvillerin getirisi 16 baz puan artarak% 12.52'ye yükselirken devlet tahvili de düştü.
Teknik olarak, USD / TL çifti Pazartesi günü 5.86 seviyesine yaklaşırken, 10 Aralık'taki analizimizde doların lirayı aşmaya devam etmesi bekleniyor.
5.86 pound direnç seviyesinin üstünde bir günlük kapanış görürsek, Türk lirasının ABD doları karşısında zararı 5.93 pound'a kadar devam edecek.
Destek seviyesi 5.81 pound seviyesinde ve USDTRY paritesi günlük kapanışta bu seviyenin üstünde işlem gördüğü sürece doların lira karşısında yükselişi bu hafta devam edecek.
USDTRY de 5.91 'lik yıl sonu piyasıGrafikten anlaşılabildiği gibi USD/TRY çiftinin şu andaki 5,70 – 5,75 bandından çıkamadığı görülmektedir. USDTRY paritesi, küresel ve bölgesel risklere rağmen giderek daha az dalgalı bir hafta silsilesinden geçiyoruz.
Destek seviyesi 5,62 – 6,68 aralığı kendini RSI ve günlük hacimden mumların fitillerinin aşağı yönlü olmasından görebilmekteyiz.
RSI ve Aroon çizgisi olumsuz bir osilatör olarak sergileniyor. Olası bir direnç noktasının 3 seans üst üste test edilmemesi durumunda al sinyalinin nötr sinyale çevrilme durumu olasıdır. Belirsizlik azaldıkça hisse senedi piyasasında bu hissede görüldüğü gibi çekimser bir atmosfer görülmektedir. 4 osilatör de nötr/negatif seyir halinde süregeliyor.
Olası bir direnç seviyesi oluşumu 5,84 – 5,92 aralığında net olmasa da kendini gösterecektir.
Ceren Tuzcadan Hafta Öncesi Euro/TL Teknik AnaliziDolar/TL için beklentim Euro/TL Paritesi içinde geçerlidir.
Dolar,Euro ve Gram altın pozitif korelasyon içerisinde hareket
etmektedir. Euro/TL de de devam eden bir yükseliş trendi mevcut.
7.02 direncinden gelen düşüş trend direnci henüz kırılamamıştır.
Önümüzdeki haftalarda Euro/TL de de kısa vadeli geri çekilmelerin
alım fırsatı olacağını düşünüyorum. Teknik olarak önemli seviyeler düşüş yönlü
hareketlerde 6.30-6.26 seviyesidir. Yükseliş yönlü ataklarda 6.40-6.57 seviyeleri
önemli direnç seviyeleridir.
(Eğitim çalışmasıdır yatırım tavsiyesi değildir.)
Ceren Tuzcadan Hafta Öncesi Dolar/TL Teknik AnaliziSıkışmaya devam eden Dolar/TL de ortalamalar yükseliş
için birbirini destekliyor. Kısa vadeli geri çekilmelerin döviz
tarafında fiziki olarak alım fırsatı olabileceğini düşünüyorum.
Zirve sonrası yatay-dinlenme sürecine giren Dolar/TL de bir
üçgen formasyonu olduğuda görüntüleniyor. Teknik olarak
5.70 seviyesinin önemli destek seviyesi olduğunu düşünüyorum.
Dolar/TL Paritesi için beklentim yukarı yönlüdür. 5.82-5.89 kısa
vadeli beklentimdir.
(Eğitim çalışmasıdır yatırım tavsiyesi değildir.)
EURTRY analizi ve detaylı gradfik Çin ABD ticaret savaşı EURTRY giderek düşüş eğiliminde olan bir çizgide 6.40 seviyesinde fiyat buldu daha sonra 6,37 ‘ye kadar düşmüş olup yukarıda bulunan Euro-TL grafiğine bakıldığında, özellikle Aroon ve Eliot dalga osilatörü yetersiz görünmektedir. Buna rağmen tıpkı dolar da olduğu gibi aşırı değersizleşmesi ile al sinyali vermekte ve al fırsatı tanımaktadır. Avrupa borsalarının da Salı günü düşüşle kapatmasıyla, kapalı olan ulusal piyasamızda, Euro- TL paritesi %0,3 ‘lik bir artış sergiledi.
USDTRY Teknik Analiz ve Kısa Vadeli TahminlerDolar Türk Lirası paritesi son dönemde yaşanan siyasi gelişmeler ve Suriye meselesinin tatlıya bağlanması ile gevşeyerek 5,72 seviyelerine kadar geriledi. BU gerilemenin ardından teknik analiz metotları yükselen trendin teması nedeniyle ilerleyen günlerde bir önceki en yüksek seviye olan 5,94 seviyesinin yeniden test edileceğini açıkça göstermektedir.
Dolar Türk Lirasında yukarıda bahsettiğimiz ilk hedef olan 5,94 seviyesinin üzerinde kapanışlar fiyattaki yükseliş eğiliminin devam edip etmeyeceğini gösterecektir.
USDTRY "Pull Back" Yapar mı?Perşembe günü gerçekleşecek TCMB toplantısında piyasalar 250bp gibi yine önden yüklemeli faiz indirimi beklerken, DOlar/TL 5,80 seviyelerine doğru yaklaşımını sürdürüyor. 12 Eylül'de TCMB'nin vereceği kararda faiz indirimini iki taksite bölüp, 125/150 bp halinde iki toplantıda indirme ihtimali de var. Ekonominin ikinci çeyrekte beklentilerden daha iyimser! bir görünüm çizmesiyle yıl geneli GSYH beklentilerinin yukarı revize edilmesi hızlı aksiyon alma gereksiniminin önüne geçebilir. Zira böyle bir durumda USDTRY'de tekrar geri yönlü bir atak görme ihtimalimiz olabilir. Yukarıda teknik olarak 'pull back' noktası 5,80 seviyesinden geçiyor. Dolayısıyla riskli bir paritede işlem yapıyorsanız stopları ve kar al noktasını uzak tutmamanız gerekir. 5,80 seviyesindeki hareketler izlenebilir ve 5,74-5,75'li bir hedefli satış pozisyonu düşünülebilir. Ancak tekrar uyarmakta fayda var. Volatil bir parite, TCMB günü bu yüzden tek bir yön izlemeye çalışmayın.
"Yeni Ayda Ne Konuşacağız? 'Fed Faizi İndirmeyebilir' "Ekonomik veri bakımından sakin geçirdiğimiz ağustos ayı sonrasında eylül ayı oldukça yoğun bir tempo ile bizleri bekliyor. Ticaret savaşları ve küresel ekonomik büyümeye ilişkin endişelerle geçen ağustos ayı boyunca yatırımcılar taleplerini altın ve tahvil piyasası gibi güvenli liman varlıklarına yönlendirirken, diğer tarafta borsa gibi riskli varlıkların değer kaybettiği ve volatilitenin tekrardan kademeli olarak artışa geçtiği bir döneme giriyoruz. Nedenlerinin başında ticaret savaşının geldiği küresel ekonomik aktivitelerdeki zayıflama, başta asya ülkeleri ve ABD’yi faiz indirimine iterken, Euro Bölgesi gibi bazı bölgelerden de aktiviteleri canlandıracak teşvik önlemlerinin alınması bekleniyor. Piyasalar önceden fiyatladığı beklentileri veri anında karşılayamaması durumunda piyasalarda ciddi volatilite söz konusu olabilir ve yön/strateji değişiklikleri görebiliriz. Dolayısıyla bu yeni ayda en önemli toplantılar 12 Eylül Perşembe günü TCMB ve ECB, 18 Eylül Çarşamba günü de BoE ve Fed toplantıları olacak. Özellikle Fed’in ne yapacağı oldukça önemli olacak zira ABD’de terse dönen verim eğrisi resesyona işaret ederken, piyasalar Fed’i faiz indirimine zorluyor. Bu gelişmelerin yanı sıra lokal tarafta da ikinci çeyrek büyüme rakamı ile enflasyon rakamları yine ön plana çıkıyor. Oldukça yoğun geçeceğe benzeyen eylül ayı yüksek volatiliteye ve senaryo değişimlerine sahne olabilir.
Türkiye
Ayın ilk işlem gününe Türkiye ikinci çeyrek büyümesi ile başlıyoruz. Yıl genelinde yüzde 0,7 büyüme performansı göstermesini tahmin ettiğimiz ekonominin ikinci çeyrekte daralma yaşaması olası. Aynı gün ağustos ayına ilişkin imalat PMI rakamları da açıklanacak. 3 Eylül Salı günü ağustos ayı enflasyon rakamlarını alacağız. 12 Eylül’de yapılması planlanan TCMB toplantısı öncesinde faiz indirim beklentilerini de şekillendirecek olan bu veri oldukça önemli. Temmuz ayında enerji ve gıda grubunda yapılan zamların etkisini ağustos ayında görmeye başlayacağız. Aynı zamanda tütün ve doğalgaz zammının da etkileri ile beraber enflasyon rakamlarının TCMB’ye ne kadar bir manevra alanı yaratacağı merak konusu. 13 Eylül Cuma günü cari işlemler dengesi ile temmuz ayı sanayi üretimi, 16 Eylül’de de işsizlik oranı ve bütçe dengesi rakamları açıklanacak. cari işlemler dengesinde açık kapanırken, diğer tarafta kamu borcunun artış göstermesine tahterevalli etkisi deniyor. Dolayısıyla kamunun bütçe açığı ve cari denge ikiz olarak takip edilecek.
Avrupa
Ayın ilk işlem günü 2 Eylül’de PMI günü olması nedeniyle ağustos ayına ait bölgenin nihai imalat PMI rakamlarını öğreneceğiz. 6 Eylül Cuma günü Euro Bölgesi büyüme rakamı önemli olacak. İkinci çeyrek performansı bakımından yavaşlayan Avrupa ekonomisinde önlem almak için 12 Eylül’de yapılacak ECB toplantısından teşvik beklentileri bu veri ile şekillenebilir. 18 Eylül Çarşamba günü bölge enflasyon rakamları önemli olacak. Daha öncesinde ECB Başkanı Draghi yapmış olduğu konuşmada eylül ayında enflasyonda dip seviyelerin görülebileceğini söylemişti. 19 Eylül Perşembe günü BoE’nin faiz kararı açıklanacak. Değişiklik beklenmiyor. 23’ünde ise öncü PMI rakamları önemli olacak.
ABD
3 Eylül Salı günü ABD’de ISM imlaat verileri açıklanacak. Avrupa Bölgesinde PMI verileri öne çıkarken, ABD’de ise daha çok ISM verileri takip ediliyor 5 Eylül Perşembe günü ADP özel sektör istihdam verileri ile 6 Eylül Cuma günü ABD istihdam verileri takip edilecek. Bir süredir hanehalkı geliri ve harcamaların artmaması konusu Fed’in gündeminde. Bu nedenle tarım dışı istihdamdan ziyada ortalama saatlik kazançlar verisi daha ön planda olacak. 12 Eylül’de ABD enflasyon verileri önemle takip edilecek. Fed’in toplantısı öncesinde hem istihdam hem de enflasyon verileri önemli birer gösterge niteliğinde datalar olacak. 13 Eylül Cuma günü perakende satışlar verisi önemli ve piyasa rakamlarını hareket ettirebilecek bir veri. 17 Eylül’de ABD sanayi üretimi açıklanıyor. 3.çeyreğe ilişkin bu veri büyüme tahminlerinde önemli bir aktör. Ayın en önemli verisi olan FOMC toplantısı 18 Eylül’de sona eriyor ve karar açıklanıyor. Piyasaların geneli bu toplantıdan indirim beklese de Fed’in faiz indirimi yapması üzerindeki siyasi baskının olup olmadığını fazlasıyla sorgulatabilir. 27 Eylül günü ABD’de dayanıklı mal siparişi ile çekirdek kişisel kazançlar verileri açıklanıyor.
30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun. Yarından itibaren yıllık izne çıkmakla birlikte 9 Eylül Pazartesi günü dönüyorum, görüşmek dileğiyle.
Best
USDTRY'de Teknik Görünüm 5,79Yeni haftada artan risk iştahı ve beklentilerdeki bazı değişimler GOÜ para birimlerine kar realizasyonu getirirken aynı zamanda bazı Fed yetkililerin konuşmaları da bu realizasyonda etkili oldu. Fed’in iki güvercin ismi Bullard ve Rosengren eylül ayı toplantısı için faiz indirimini gerekli bulmadığını söylemesi üzerine 17-18 tarihlerinde gerçekleşecek FOMC toplantısında indirim kararı çıkmayabilir şeklinde fiyatlamalara neden oldu. Jackson Hole toplantısı öncesinde bugünkü FOMC tutanakları takip ediliyor. 30-31 Temmuz tarihli toplantısına ait bu tutanaklar önemli çünkü Fed 11 yıl sonra ilk kez faizleri indirmişti. Faizlerin devamının gelip gelmeyeceği ve üyelerin bu konudaki düşünceleri oldukça önemli olacak. TL'nin hızlı değer kazancı onun diğer GOÜ para birimlerinden ayrışmasına neden olmuştu. Dolar/TL bugün 5,71 seviyelerine gerilerken halen daha TOBO formasyonu devam ediyor. TOBO'nun hedefi 5,79-5,80 aralığı olsa da burayı aşmadığı sürece kar realizasyonları ile karşılaşıp tekrardan geri çekileceğini düşünebiliriz. Ancak bu dönüşü görmeden satış açmanızı önermem zira Jackson Hole'den aşırı güvercin bir yaklaşım beklemiyorum.
GRAM ALTIN250 seviyelerinin yine destek olarak çalışacağını söylemek mümkün, eninde sonunda 275 lere hareket kaçınılmaz gözüküyor gram altında. Düşüş olması veya trendin kırılması için ons yeniden 1200 ler altında fiyatlanmalı ve usdtl de satış baskısının devam etmesi gerekli. Boğa rallisi olduğu sürece hafif düşmeler yeniden yukarı için fırsat olarak devam ediyor. Başarılar.
Gündem TL Varlıkları Açısından Kritik... Yeni Haftanın AjandasıBIST 100 Endeksine yönelik önemli yukarı trend başlangıcı beklenmezken, gerçek kişilerin dolarizasyonunun devam etmesi TL varlıklara yönelik iştahın pekişmediğin gösteriyor. Diğer tarafta USDTRY kuru ve CDS rakamlarındaki katılaşma da olası BIST tepkilerinin geçici olabileceğinin sinyallerini bizlere veriyor. Bu nedenle 94 bine olan trendi belki kaçırmış belki de stoplanmış olabilirsiniz ama aşağı yöne işaret eden endeksi hele ki majör destek olan 90,600 altındaki kapanış güçlü bir görünüm kılmıyor. Piyasa fiyatlarını etkileyen gündem maddelerini ve bu hafta bizleri bekleyen gelişmeleri her cuma olduğu gibi bu cuma da sizler için derledim.
Yeni Haftada Ne Konuşacağız?
Geçen hafta küresel piyasalar yoğun bir gündeme sahipti. İçeride de TCMB’nin kritik faiz oranı kararının ardından bu hafta reel sektöre ilişkin manşet rakamları almaya devam edeceğiz. İstanbul seçimleri yaklaştıkça yatırıcıların risk alma iştahının düştüğünü görüyoruz. Özellikle 31 Mart Türkiye yerel seçimlerinin ardından Borsa İstanbul 100 Endeksinde azalan hacim, gerçek kişilerin yabancı para mevduatlarındaki artış ve haftalık hisse ve DİBS rakamları bize yatırımcıların beklemede olduğunu gösteriyor. İstanbul seçiminin yanı sıra iç piyasa gündemini belirleyen diğer bir konu ise S400 füze savunma sistemi üzerinden ABD ile ilişkiler ve F35 programında Türkiye’nin mevcudiyeti. Bu yeni haftada da her iki politik konu konuşulmaya devam edecek. Dışarıda ise Fed’in kritik kararı yüksek önem düzeyiyle takip ediliyor. Piyasa genelinde faiz indirimi beklenmese de Fed’in karar metninde vereceği mesajlarda önümüzdeki toplantılarda faiz indirimi yapabileceğini sinyal vermesi bekleniyor. Cuma günü ise küresel PMI günü olacak. Hem hizmet hem de imalat sektörüne ilişkin küresel bir fotoğraf çekilecek.
Türkiye
Haftanın ilk işlem gününde Türkiye işsizlik oranı ve bütçe dengesi açıklanacak. Mart ayına ait işsizlik oranı oldukça gecikmeli geliyor. Bu nedenle taze bir veri olmayabilir. Ekonominin %2,6 daraldığı ilk çeyrekte işsizlik oranının yüksek seyrini koruması beklenir ki piyasa fiyatlaması açısından etkisinin olacağı düşünülmüyor. Şubat ayında %14,7 olan işsizlik oranının mart ayında %14,2 olarak açıklanması bekleniyor. Haftanın ikinci işlem gününde nisan ayı sanayi üretimi ve perakende satışlar verisi açıklanacak. 19 Haziran Cuma günü PPK toplantı özeti yayımlanacak. 12 Haziran toplantısında faizlerde değişiklik kararı almayan TCMB’nin bir sonraki toplantılarına yönelik olarak piyasada oluşan faiz indirim beklentileri risklere göre şekillenecek. TCMB’nin risklere bakış açısı faiz indiriminin zamanlamasını tahmin etmek ya da faiz indiriminin olup olmayacağı konusunda beklentilere şekil verecek.
Avrupa
İngiltere’de önemle takip edilen veri olan enflasyon raporu pazartesi günü tüketici enflasyon rakamı ise çarşamba günü açıklanacak. 20 Haziran Perşembe günü de BoE faiz kararını duyuracak. Fed’in faiz indiriminin konuşulduğu, Brezilya ve Hindistan’ın faiz indirim döngüsüne girdiği küresel ekonomik koşullarda BoE’nin faiz artırması ya da bu yönde mesaj vermesi beklenmiyor. Diğer tarafta Euro Bölgesi’nde salı günü TÜFE rakamları açıklanacak. ECB Başkanı Draghi daha öncesinde enflasyonun eylül ayında dip yapmasını beklediğini söylemesi ve ECB’nin genişleyici para politikalarına gerek duyduğunu belirtmesiyle Euro üzerinde fiyatlama görülmüştü. Bu nedenle enflasyon verisi beklenti olan aylık %0,2 ve yıllık %1,2’den çok daha farklı gelmedikçe önemli bir fiyatlamaya yol açması beklenmiyor.
ABD
Bu hafta ABD’nin en önemli gündemi iki gün sürecek ve 19 Haziran Çarşamba günü sonlanacak olan Fed toplantısı olacak. Bu toplantının ardından projeksiyon da ayrıca yayımlanacak ve her toplantı sonrası olduğu gibi Başkan Powell konuşma gerçekleştirecek. Bu konuşmada ticaret savaşlarına ilişkin fed’in değerlendirmesi önemli olacak. Çünkü piyasalar yakın dönem içerisinde ABD ile Çin’in anlaşmasını beklemiyor. En azından haziran sonunda yapılacak G20 toplantısı öncesi ikili ilişkilerde yumuşama bile beklenmiyor. Diğer önemli ABD verisi ise 21 Haziran Cuma günü hizmet ve imalat PMI verileri olacak. NY Fed resesyon beklenti endeksinin yükseldiği dönemde öncü imalat PMI göstergesinin 50,5’ten 52,5’e yükselmesi bekleniyor. Bu nedenle PMI verileri resesyon beklentileri açısından da önemli olacak.
İyi haftasonları dilerim,
Best
Dolar Endeksi TL'yi ZorlayabilirABD'de şirketlerin birinci çeyrek finansal sonuçları beklentilerin üzerinde gelmeye devam ederken, bu durumun yarattığı iyimser hava ve ekonomik göstergelerdeki toparlanma yerel ekonomilerine dair resesyon korkusunu azaltmış durumda. Tüm resesyon korkuları, Trump'ın Fed üzerindeki baskıcı söylemleri ve Fed üyelerinin güvercin dönüşleri olsa da endeksin 96,0 üzerinde sıkı bir şekilde tutunduğunu hatta zaman zaman da 97,0 ataklarını görmüştük. Dolayısıyla ekonomik aktivitelerin korkulan kadar resesyon tehlikesinin taşımadığının görülmesi DXY'yi bir yerde yukarı yönde destekleyecektir. Hali hazırda Avrupa'daki durgunluk belirtilerinin ABD'den daha güçlü olması euroyu baskılarken ayrıca doları güçlendiren bir etmen daha olduğunu görüyoruz. DXY'deki artış en başta gelişmekte olan ülke para birimlerini olumsuz etkileyecektir.
İçeride ise TL'nin seçim belirsizliği ve enflasyonda belirgin bir düşüş görülmeden TCMB'nin görece yumuşak söylemleri yerel gündemin ana başlıkları olurken, DXY'nin küresel etkisi de TL'yi zor durumda bırakıyor. Bu nedenle Dolar/TL'de özellikle geçen hafta belirttiğim ikili dip ve 6,00 psikolojik
direncine dikkat edilmelidir. Şimdilik durum gelişen ülkeler lehine doğru devam ederken, bu aşamada kurda kalıcı bir düşüş beklenmiyor.
Dolar/TL Negatif Ayrışan GOÜ Parası OlduSon günlerin en volatil enstrümanlarından olan Dolar/TL spot kurunda seçim sonrası dengelenme çabasında. Şu süreçte TL olarak en önemli avantajımız Fed ve ECB 'nin manevra yapıp sıkılaştırıcı patikadan genişleyici politikaya dönmeleri oldu. Hatta şu sıra Fed'in 25bp faiz indirimi konuşulmaya başlamışken ki ABD tahvil faizlerinde de fiyatlanan nokta bu oldu, doların değerini frenleyecektir. Fakat biz içeride riskleri azaltmazsak gelişen ülkelere yönelik oluşacak fon akımı furyasından alacağımız / alabileceğimiz pasta payını büyütmek bir kenara fon çıkışları bile izleyebiliriz. Bu nedenle seçim stresi henüz bitmiş değil, ABD F35 teçhizatlarının sevkiyatını ilk uyarı olarak durdurdu, gündemin geri planında kalan Hakan Atilla davası ve FETÖ elebaşısının teslim edilmemesi gibi siyasi ilişkileri etkileyen gelişmeler halen daha aktif bir şekilde süreç izliyor.
Kurun 5,50 düzeyinde olması veya bir süre buralarda sabit kalması CDS risk primi bu seviyelerdeyken kimsenin işine pek yaramıyor aslında. Swap faizinde ilk kez bugün %25 (olması gereken seviye) görüldü. Swap faizinin düşüşü TL'Yi olumsuz etkilese de işe swap oynaklığı tarafından yaklaşmak lazım. Diğer türlü TL'nin değeri etkilenmesin diye gecelik %300 ve üzeri maliyet sürdürülebilir değil. CDS'in 300 üzerinde olmasını her zaman turuncu alarm olarak adlandırmıştım. Fakat görünüm o ki 300 üzerine demir attık. Bu da herhangi bir TL varlığı aldığınızda katlanmanız gereken sigorta primi anlamına geliyor ki işte tam bu noktada kurun seviyesi kimsenin işine yaramıyor.
Swap ve CDS görünümüne bağlı olarak bugün reel sektörden bir şirket dış alemle olan ticaretinden kaynaklı kur riskini kilitlemek istese çok yüksek bir kur seviyesine katlanmak zorunda kalıyor. Zaten özel sektörün döviz yükümlülükleri ekonomimizin en önemli yumuşak karnı olurken, döviz borcunun ileriki vadeye yönelik kilitleyememesi şirketleri kur riskine maruz bırakıyor.
Gelelim gündem değerlendirmesinden spot kurun görünümüne,
Teknik temelsiz, temel de tekniksiz olmaz. Yukarıda saydığımız gelişmeler dolardaki bu yükseliş hareketinin başladığı 5,46-5,48 bandının gerisinde kalıcı olmasını engelliyor. bu yüzden var olan kısa vadeli alçalan trendin sürekliliği konusunda bir miktar soru işaretleri var. Önemli bir yükseliş haber gelmedikçe olmayabilir ancak CDS, siyasi ve jeopolitik riskler bulunduğu sürece önemli bir gerileme de beklenmiyor. Geri çekilmelerde 5,46-5,48/ bandı majör destek olmakla birlikte gün içerisinde dip seviye 5,52 olarak belirlenebilir. Alçalan trend 5,63-5,64 seviyesinden geçiyor. Fakat direnç yakınlarında long pozisyon artan TL maliyetleri ile karşılaştırıldığında çok mantıklı durmuyor. Bu nedenle kurun izin verdiği ve gerilediği seviyelere bakmakta fayda var.
Dolar/TL bu yıl %6,3 yükselirken, GOÜ içerisinde en fazla negatif ayrışan para birimi oldu. En yakın para birimi ise %2,6 zloty, %2,5 rand
Endeksteki Yükseliş Kâr Realizasyonu İçin Fırsat mı?Haftalık BİST Stratejisi
Geçen hafta 103.185 seviyesinden kapanan BİST100 Endeksi yeni haftaya 103.875 puan seviyesinden başlayarak gap oluşturdu. Özellikle ABD-Çin arasında Washington'da devam eden görüşmelerin somut adımlara dönüştüğü sinyalleri başta asya seansı olmak üzere tüm küresel hisse senedi piyasasına olumlu yansıdı. Küresel piyasalardaki esen olumlu hava ile beraber endeksteki bu olumlu görüntü bizi ana resimden koparmasın. Ocak ayı sonunda 106 bin civarında zirve yapan endekste, şubat ayının ortalarında 105 bin civarında ikinci bir zirve oluştu. Endekste son haftalarda görülen zirvelerin ve diplerin önceki zirve ve dip seviyelerin altında kalıyor olması teknik görünümü zayıflatan bir unsur olmaya devam ediyor. Bununla birlikte düşüşlerde de hacimlerin artıyor olması, yükselişlerin görece daha düşük hacimlerle gerçekleşmesi satış baskısının devam edebileceğini işaret ediyor. Ayrıca yeni para girişlerinin de yaşandığını TCMB'nin haftalık hisse ve DİBS göremiyoruz. Bu nedenle zaman zaman kar realizasyonlarına bağlı satışların görülebileceği göz önünde bulundurulmalı. O nedenle ocak zirvesi 105.900 seviyesine doğru yükselişler yenipara girişi yaşanmadığı sürece kar realizasyonu fırsatı veriyor. Ayrıca %R aşırı alıma geçmiş durumda, RSI ve Stochastic de hemen bu eşiğin aşağısında yer alıyor. Bu nedenle dirence doğru yükselişlerde bu göstergeler ve hacim ivmesine dikkat edilmeli.
Yeni Haftada Ne Konuşacağız?
25 Şubat – 1 Mart haftasında önemli ekonomik gelişmeleri takip edecek, siyasi gelişmelerle beraber yoğun bir hafta geçireceğiz. Haftanın ilk işlem günü sakin olacak fakat diğer yanda Brexit oylaması ve ABD – Çin ve Kuzey Kore görüşmelerini yüksek önem düzeyinde takip edeceğiz. İlk olarak 27-28 Şubat’ta gerçekleşecek olan ABD Lideri ile Kuzey Kore Lideri Kim Jong Un görüşmesinde K.Kore’nin nükleer füze programı hakkında açıklamalar bekliyoruz. Geçen hafta Trump yapmış olduğu bir açıklamada acelesinin olmadığını belirtmişti. Daha öncesinde finansal piyasalarda çokça fiyatlamasını gördüğümüz Kuzey Kore konusu jeopolitik risklerin başında geliyordu. Diğer bir görüşme ise henüz tarihi belli olmasa da Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping arasında gerçekleşecek. 1 Mart tarihine kadar ticaret savaşları kapsamında ateşkes ilan eden iki ülke yoğun bir şekilde son iki haftadır müzakere ediyor. 6 başlık konusunda mutabakata varıldığı gelen haberler arasında olurken, Çin’in ABD’den 30 milyar dolarlık daha tarım ürünü alacağı konusunda anlaşıldığı ileri sürüldü. 1 Mart tarihine kadar her iki ülkenin anlaşamaması durumunda finansal piyasalarda oldukça olumsuz fiyatlamalar okuyabiliriz. Ayrıca anlaşma olmaması durumunda da Çin’e yönelik olarak 200 milyar dolarlık ek vergi getirilmesi gündemde. İç tarafta ise devam eden bilanço döneminde 1 mart Cuma günü konsolide olmayan bilançolar için son açıklanma tarihi. Haftanın en önemli berisi olan İngiltere Parlamentosundaki Brexit oylamasıhem önceisnde hem de sonrasında tüm piyasaları etkileyebilecek nitelikte.
Türkiye
Yeni haftanın ekonomi ajandası Türkiye adına oldukça sakin. 27 Şubat Çarşamba günü ekonomik güven endeksi açıklanacak. Verinin şubat ayında 78,5’ten 77,0’a gerilemesi bekleniyor. Geçen hafta açıklanan reel kesim güven endeksi 93,0 seviyesinden 97,2’ye yükselmişti. Kurun stabilleştiği ve yurtdışı havanın da sakin gittiği ocak sonu ve şubat genelinde hane halkının ekonomiye duyduğu güven konusu önemli olacak. Yurtiçi döviz talebinde önemli bir yer tutan hane halkının ekonomiye bakış açısı döviz tevdiat hesaplarını doğrudan etkiliyor. 28 Şubat Perşembe günü ocak ayına ilişkin dış ticaret dengesi açıklanacak. Son olarak aralık ayında 2,67 milyar dolar açık veren dış ticaret verisinin Gedik Yatırım Araştırma biriminin tahminlerine göre ocak ayında da 2,5 milyar dolar açık vereceği tahmin ediliyor. Haftanın en önemli Türkiye verisi ise cuma günü açıklanacak olan imalat PMI verisi olacak. Son olarak kapasite kullanım oranı %77,4’ten %77,0’a gerilemişti. Ocak ayında 44,2’ye gerileyen imalat PMI, imalat sanayiinde daralmaya işaret etmişti. Her iki veri de imalat sektörüne yönelik olumlu sinyaller vermiyor.
Avrupa
Euro Bölgesinin veri akışı hafta başında sakin olacak. 27 Şubat Salı günü tüketici ve sanayi güvenin açıklanacağı bölge ekonomisinde cuma gününe kadar önemli bir veri akışı bulunmuyor. 27 Şubat Çarşamba günü İngiltere Parlamentosunda yeniden Brexit oylaması yapılacaktı. Ancak bu oylama ertelendi ve sterlini olumlu etkiledi. Muhtemelen de mayıstaki seçimlerin ardından yapılaca 1 Mart Cuma günü ise Euro Bölgesinin şubat ayına yönelik olarak TÜFE tahminleri açıklanacak. Son olarak %1,6 olarak derlenen tahminlerin %1,5’e gerilemesi bekleniyor. Aynı gün bölgenin işsizlik oranı verisini de alacağız. İşsizlikte değişim beklenmeyip, %7,9’da kalması bekleniyor.
ABD
Haftanın ilk işlem gününde Dallas Fed imalat endeksini öğreneceğiz. Günün tek verisi olmasına karşın ekstrem bir sonuç çıkmaması haricinde ABD varlıklarında fiyatlama etkisi yapmasını tahmin etmiyoruz. 26 Şubat Salı günü inşaat izinleri, konut başlangıçları verileri takvimde karşımıza çıkıyor. Salı ve Çarşamba günü ise bir panelde konuşacak olan Powell saat 18:00’da kürsüye çıkacak. Powell’ın ekonomi konusuna da değinmeyebilir. Bu yüzden piyasalara etki etmeme olasılığı da söz konusu. Fabrika siparişlerinin aralık ayında -%0,6’dan %0,9’ yükselmesi bekleniyor. 28 Şubat Perşembe günü ABD’nin 4.çeyrek büyüme verisi açıklanacak. Aynı gün eyalet fed başkanlarından Bostic ve Harker konuşma gerçekleştirecek. Her ikisinin de oy hakkı bulunmuyor. Perşembeyi cumaya bağlayan gece ise Fed Başkanı Powell konuşma gerçekleştirecek. Asya seansı hareketli geçebilir ve cuma gününe hızlı başlayabiliriz. 1 Mart Cuma günü oldukça önemli bir veri olan çekirdek kişisel tüketim malları fiyat endeksi açıklanacak. Verinin %1,9 oranında sabit kalması bekleniyor. Daha sonrasında da ISM imalat PMI verisi ile Michigan tüketici güven endeksinin açıklanması bekleniyor.
Dolar/TL Yükseliş Kanalında Devam EdiyorDolar Endeksinde 31 Ocak'tan bu yana var olan artışa paralel olarak Dolar/TRY paritesinde de benzer yükselişi görüyoruz. Aynı şekilde ocak ayında gelişen ülke para birimleri dolar karşısında ciddi değer kazanmış, kısa sürede iyi getiriler sağlamıştı. İçeride seçim havası, tanzim satışların enflasyona olumlu katkı yapma beklentisi, S&P'nin kısmen olumsuz değerlendirmesi derken endişe verici bir durum olmasa da geçen hafta BİST genelinde ve devlet iç borçlanma senetlerinde görülen çıkış bir miktar düşündürücüydü. 8 Şubat haftasında 106 mn dolar hissede, 210 mn dolar da DİBS'te olmak üzere toplamda 315 mn dolar para çıkışı yaşandı.
ECB ve Fed'in parasal gevşeme programlarına geri dönme senaryoları çatısında küresel piyasalarda yaşanan alımlara zıt olarak içeride TL varlıkların satışı yine hoş olmayan noktalardan bir tanesi. Ancak Dolar/TL'de bu etapta yön tespiti yapmaya çalışmak oldukça zor. Önümüzde fazla bilinmeyen nokta var. Bu nedenle ya kısa vadeli oyuncu olacaksınız ya da bir süre en azından seçim sonrasını bekleyeceksiniz.
Geldiğimiz noktada dolar/TL 31 Ocak'tan bu yana yükseliş kanalı içerisinde hareket ediyor. 50 günlük ortalama da hemen bu kanalı takip ediyor. Dolayısıyla teknik olarak çizdiğimiz bu kanalın alt bandı aşağı yönlü kırılmadıkça al yönünde devam edilebilir. yaklaşık ~5,2775 seviyelerinden geçen ortalama ve trend ana destek olmuş durumda. Yukarıda ise 5,34'e kadar işaret eden bir kanal var. Şimdilik 5,34'ün kırılmasını beklemesem de yine de 5,3445 yakınlarında yapılabilecek kar realizasyonundan sonra bir süre 5,34'ü izlemekte fayda var.
Dolar/TL, BIST100'den Yine Negatif AyrıştıSene başından bu yana yaklaşık %0,50 kayıpta olan Dolar/TL 5,26 seviyelerinden işlem görüyor. Son günlerde TL varlıklarda borsanın ayrışması bir yana lira ve CDS primleri daha çok negatif ayrışan taraf oldu. Yukarıda 5,28’lere kadar yükselen fakat bu noktayı kıramayan Dolar/TL geri çekilmelerde de 5,23’ün altına geçmekte zorlanıyor. Son günlerde dolar endeksindeki (DXY) kazançlara bağlı olarak gelişen ülke para birimleri dolar karşısında satıcılı seyrediyor. Ancak lira tarafında TCMB’nin sıkı para politikası ve içerde TL likiditesini kısması Dolar/TL’de spekülatif atakların önüne geçti. Her ne kadar yükselişlerde 5,28 bandını geçemiyor olsa da paritedeki genel trend TL almak yerine, geri çekilmelerde destek noktalarından dolar/TL alımı için daha uygun ortam var olduğu görüşündeyiz. Diğer yanda 5,20 aşağı yönde kırıldığı takdirde TL’ye olan ilginin artabileceği ve tekrardan 5,13-5,11 bandı konuşulmaya başlanabilir. Dolar/TL paritesinde teknik yönden dar bantta 5,26-5,28, günlük bazda ise 5,23-5,28 aralığında sıkışma izliyoruz. Yarın Fitch ’in New York’ta konferansı gerçekleşecek. İçerisinde Türkiye’nin de bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin tartışılacağı toplantının geçen yılki buluşması lira varlıklarında etkili olmuştu. S&P ise cuma günü gerçekleştireceği not ve görünüm değerlendirmesi paritedeki senaryoyu değiştirebilir. Beklentiler göre S&P’nin Türkiye değerlendirmesinde hiçbir değişiklik yapılmaması yönünde. Açıkçası görünümü dahi değiştirmeden risklerin azaldığına yönelik yapacağı yorum bile içeride TL varlıklarını olumlu etkiler. Bir sonraki değerlendirmede görünümün revize edileceği beklentilerini artırır. Diğer tarafta cari açıkta ekonomik aktivitelerdeki yavaşlamaya bağlı azalma, enflasyonun zirve yaptığı düşüncesi ve bütçe disiplini düşünüldüğünde görünümün revize edilmesi de sürpriz olmayacağı yönünde. Bu nedenle verilerin etki kuvveti yüksek olduğu için pozisyon taşımak riskli olabilir. Özetle mevcut durumda TL, sıkı para politikalarının etkisiyle stabilleşmiş durumda. ABD-Çin anlaşmazlıklarına bağlı olarak dolardaki güvenli liman alımları DXY bazlı dolar/TL kurunda hareketlilik yaratması gün içi trade imkanı veriyor. Geri çekilmelerde kısa vadeli yükseliş trendi nedeniyle destek tutunmaları yukarıda dirençlere kadar kısa vadeli değerlendirilebilir.
Dirençler: 5,2715/ 5,2810/ 5,2890
Destekler: 5,2620/ 5,2570/ 5,2465
USDTRY Günlük İşlem StratejisiDolar/TL 'ye iki yönlü bakmak gerekir. TL, TCMB'nin verdiği reel faizle ayakta dururken, Dolar da Fed'in 'sabırlı' tavrıyla düşük seyrini sürdürüyor. Bono traderları Fed'in bu yıl faiz artırma ihtimalini sıfır görürken, aksine faiz indirimine gidebileceğini veya hangi toplantıda gidebileceğini fiyatlıyor. Tüm bu gelişmeler ışığında Dolar/TL'de son dakika gelişmesi olmadığı sürece yeni bir yukarı yönlü eğilim beklemesem de gün içi işlem stratejisiyle alım-satım oluşturulabilir. Seviyeler grafikte yer alırken, dikkat edilmesi gereken husus şimdilik kar realizasyonuı yaptığınız direnç noktasında satıma girmemek. Bu nedenle yatay işlem stratejisi yerine geri çekilmleer alım stratejisiyle birleştirilebilir. Stop loss ise alçalan kanal trendinin orta bandına denk gelen 5,1797-5,18 düşünülebilir.
TL'de Yatay Seyirde İşlem StratejileriBir gün önce TL'de görülen değer kazancıyla haftaya iyimser başlasak da TL'de Dolar/TL geldiği 5,25'li seviyeleri uzun süre koruyamadı. Gece saatlerinde bazı platformlarda 5,11 görülürken nedenleri arasında fiyat sağlayıcı farklılığı ve spreadler olabileceğini söyleyebilirim. Bu nedenle 5,11'li seviyeler genel geçer yerler olamadı. Ek olarak 5,27'nina ltında her hareketin alt bandı da 5,11 seviyesinden gçeiyor ki grafikte yeşil kutucukla işaretledim.
Doların bundan sonraki hareketlerinde halen daha 5,27'li seviyelerin işaret fişeği olduğu ve önemli bişr destek olduğu düşüncemi koruyorum. Ancak gün içi trade ile temel görüşün ne kadar farklı olduğunu yıllardıraktif trade yapan biri olarak söyleyebilirim. İşlem konusunda 5,13 seviyesinden çektiğimiz dipleri birleştiren çizgi mevcut fiyat seviyelerinde 5,38 bölgesinden geçiyor. Dolayısıyla doların bu noktaya değip "pull back" yapma olasılığı söz konusu. Yani 5,38 seviyesine değer ve kıramazsa aşağıda 5,31 seviyelerine doğru gevşeyebilir ve yaklaşık +/- 1,3% lük bir dalgalanmayla yatay işlemler görebiliriz.
İşin teknik kısmı bu yönde olurken, yarın sona erecek FOMC toplantısından hafif güvercin sinyaller çıkmasını beklemekle birlikte Fed'den sert bir manevra görüleceğini düşünmüyorum.
Dünkü yazıma göz atmanızı öneririm ki endeks vadelilerindeki satış fırsatı halen daha devam ediyor. Çift tepe formasyonu tamamlanmış durumda.