Fib Çemberleri nedir? Nasıl kullanılır? ⭕️🚀Selam herkese 👋 Teknik analiz içeriklerini takip edenlerin sıklıkla karşılaştığı bir çizim aracı daha ile karşınızdayız: Fib Çemberleri.
Fib Çemberleri, Fib Düzeltmesi ve Fib Uzatma gibi temelde Fibonacci sayılarını temel alan bir teknik analiz aracı. Fib Düzeltmesi ’ni daha önceki paylaşımlarımızda görmüş olabilirsiniz. Okumadıysanız, bu gönderiye devam etmeden önce bir göz atmanızı öneririm!
Bildiğiniz üzere Fib Düzeltmesi ve Fib Uzatma çizim araçlarını potansiyel direnç ve destek seviyelerini bulmak için kullanıyoruz. Fakat bu çizim araçları ancak bir varlığın önemli pivot bölgelerini nerede bulabileceğini gösterir, ne zaman bulabileceği konusunda bilgi veremez. Fib Çemberi Fibonacci seviyeleri analizimize önmeli bir unsur olan zaman boyurunu katar. Böylece, fiyatın gelecekte belirli bir destek veya direnç seviyesine ne zaman tepki vereceğini daha kolay tahmin edebilir ve işlemlerimizi buna göre planlayabiliriz. Bir diğer farklılık ise, Fib Düzeltme ve Uzatma araçlarından farklı olarak Çember aynı anda hem destek hem de direnç seviyelerini göstermektedir.
Fib Çemberi iki nokta arasında bir eğilim çizgisi çizerek oluşturulur. Ufak bir ipucu: Eğilim çizgisinin 45 dereceye kadar eğimli olması ve dairelerin tam olarak yuvarlak olması için, çizerken Shift tuşunu basılı tutmanız gerek. Daireler Fibonacci oranlarına göre çizilir. %23,6, %38,2, %61,8 ve %100 oranları çizim aracına tıkladığınızda varsayılan oranlar olarak karşınıza çıkıyor. Kendi tercihlerinize göre değişiklikler yapabilirsiniz.
Gözümüzle çemberin merkezinden geçen yatay bir çizgi çizersek çemberin alt ve üst tarafı olarak ikiye ayırmış olacağız. Tahmin edebileceğiniz gibi, dairelerin üst kısmı direnç seviyeleri ve dairelerin alt kısmı destek seviyeleridir. Örneklerle bakalım.
Fib Çemberleri hakkında daha fazla öğrenmek isterseniz Destek Merkezi 'mizi ziyaret edebilirsiniz.
Bu çizim aracının mantığını biraz daha derinlemesine anladığınızı umuyoruz ve yayınladığınız fikirlerde nasıl kullandığınızı görmek için sabırsızlanıyoruz.
Okuduğunuz için teşekkürler!
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Topluluk fikirleri
Market Yapısı İle Pozisyona Giriş ŞekilleriMarket yapısından biraz bahsetmeye çalıştım, bu konu derya deniz, 20 dakikaya pek azı sığdı... üzerine çalışarak kendinizi geliştirebilirsiniz.
Paylaşımlarım yatırım tavsiyesi içermemekle birlikte eğitim amaçlıdır.
( 10:23' teki choch bir üst tepede olacak )
Tradingview'da video editleme vs olmadığı için siz kusuruma bakmayın :=))
Videoların devamı için beğenebilirsiniz, Soru ve Görüşleriniz için de yorumlarda buluşabiliriz.
Faiz oranı ile işlemi nasıl geliştirebilirsiniz: Bölüm 2Selam millet! 👋
Bu ay faiz oranları konusunu incelemek istedik; ne oldukları, neden önemli oldukları ve işleminizle faiz oranı bilgilerini nasıl kullanabileceğiniz. Bu, yeni yatırımcıların başlangıçta genellikle görmezden geldikleri bir konudur, bu nedenle bunun makroekonomi ve temel analiz hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen yeni insanlar için yararlı ve uygulanabilir bir seri olmasını umuyoruz!
Geçen hafta, platformumuzda tahvil fiyatlarını nasıl bulacağımıza ve faiz oranlarının nasıl ve neden hareket ettiğini anlamak için birkaç hızlı ipucuna göz attık. Hızlı bir tazeleme istiyorsanız, bu yazının altındaki bağlantıya tıklayın. Bu hafta, faiz oranlarını anlamanın işleminiz için neden önemli olduğuna ve bu bilgiyi kendi yararınıza nasıl kullanabileceğinize bir göz atalım.
Oran piyasalarını üç boyutlu olarak düşünebilirsiniz.
1.) Mutlak
2.) Göreceli
3.) Zaman İçinde
Diğer bir deyişle;
1.) Oranlar mutlak olarak nasıl işlem görür? Yani, yatırımcılar için cazip bir risk/ödül sunuyorlar mı?
2.) Oranlar göreli olarak nasıl işlem görür? Yani, farklı ülkeler arasındaki tahvil fiyatlarını ayıran nedir?
3.) Oranlar zaman içinde nasıl işlem görür? Yani, "Verim Eğrisi" nedir?
Bu boyutların her birine ve nasıl çalıştıklarına biraz daha derinlemesine bakmaya değer. Bu hafta, faiz oranlarına 'Mutlak' bir bakış açısıyla bakarak başlayacağız. 🏦
Bu basit temelde bir yatırım aracı olarak tahvillere bakmak söz konusu olduğunda, daha geniş piyasadaki yatırımcılar, hisse senetleri, emtialar ve kripto para birimleri gibi diğer varlık sınıflarına kıyasla getiri / toplam getiri perspektifinden tahvillerin ne kadar çekici olduğuna bakarlar.
Bu toplam getiri sorusunu ölçmek söz konusu olduğunda, bilinmesi gereken üç ana risk önemlidir:
1.) Merkez Bankası Fon Oranı riski
2.) Enflasyon Riski
3.) Kredi Riski
Diğer bir deyişle;
1.) Merkez bankası faiz oranı, tahvil üzerinden aldığım faiz oranını rekabet dışı kılacak şekilde hareket edecek mi?
2.) Tahviller vadeli kredilerdir. Enflasyon, satın alma gücüm açısından, tazminat aldığımdan daha hızlı bir şekilde müdürümü tüketecek mi?
3.) Tahvilin vadesi geldiğinde karşı tarafım beni bütünleştirebilir mi?
ABD için, üçüncü soru tipik olarak "görmezden gelinir", çünkü ABD hükümetine borç para vermek çoğu zaman "risksiz" olarak görülür, ancak tüm senaryolarda, belirli bir zaman diliminde tahvil getirilerinin faiz oranlarına ve enflasyona karşı çekiciliğini anlamak, büyük bir sorudur.
Buna ek olarak, oranlar için mutlak risk/ödül, diğer varlık sınıflarıyla karşılaştırılmalıdır. S&P 500, ülkedeki en büyük şirketlerin kazançlarından ödenen %2 getiri sağlıyorsa, hisse senedi tutma riski tahvil tutma riskleriyle nasıl karşılaştırılır? Kurumların bu kararı nasıl değerlendirdiğini anlamak, genellikle açık piyasadaki faiz oranlarının hareketine bakılarak ölçülebilir. Hisse senetleri tahvillerden daha iyi performans gösterdiğinde, hisse senetlerine yönelik kurumsal talep daha yüksektir, bu da insanların kendilerini iyi hissettiklerini ve risk almak istediklerini gösterir. Tahviller hisse senetlerinden daha iyi performans gösterdiğinde, insanların kötüleşen ekonomik beklentilere sahip şirketlerde hisse senedi yerine 'risksiz' faiz ödeme araçlarını elinde tutmayı tercih edeceklerinin bir göstergesi olabilir.
Faiz oranlarına bakmanın en basit yolu budur - piyasadaki mutlak risklerle nasıl karşılaştırılır ve diğer "getiri" akışlarıyla nasıl karşılaştırılır? Risk/ödül açısından anlamlılar mı?
Son bir şey - Faiz oranları yükseliyorsa, risk almak için "telafi etmek" için gereken getiri miktarının giderek artması gerekir, yoksa hisse senetleri gibi diğer varlıklar rekabetçi görünmeye başlar. Ek olarak, yüksek faiz oranları, çoğu değerleme hesaplamasının "risksiz orana" dayandığı göz önüne alındığında, gelecekteki nakit akışlarının daha az değerli olduğu anlamına gelir.
Örnek olarak, bu patlama geçen yılın sonlarında, insanlar tahvil satmaya başladığında ve faiz oranları yükselmeye başladığında gerçekleşti. Faiz oranları yükseldikçe, bu nakit akışlarının reel olarak değeri düştükçe, "değerlerinin" büyük bir kısmı geleceğe fiyatlandırılan hisse senetleri en sert darbeyi aldı.
Faiz oranları, piyasadaki büyük hamleleri perspektife almak için çok yardımcı olabilir. 😀
Bu hafta için bu kadar! Önümüzdeki hafta, kredi riski ve döviz riskinin nispi tahvil fiyatlandırmasında nasıl rol oynadığına ve farklı ülke tahvillerinin nispi bazda birbirlerine nasıl çekici görünüp görünmeyebileceğine bir göz atacağız. Son haftamız getiri eğrisine ve zaman içinde riskin oranlara olan talebi nasıl etkilediğine bakacağız.
Saygılar!
-TradingView Ekibi
Eğer yetişmediyseniz geçen haftanın yazısı:
Rengarenk grafiklerin sırrı 🌈Selam herkese 👋 Grafiklerinizi karalarken kaç tane renk teması şablonu kullanıyorsunuz? Hiç renklerle oynamayı denemediniz mi yoksa? Grafiklerinizi biraz daha eğlenceli yapalım. Gelin bakalım!
İlk başta bir grafiği açtığınızda şu görüntüye benzer bir görüntü ile karşılaşırsınız.
Peki bu görüntüyü şöyle:
Veya şöyle:
Veya şu şekilde de çizebileceğinizi biliyor muydunuz?
Şimdi nasıl yapacağınızı anlatıyorum. Öncellikle grafik üstünde sağ tıklayıp açılan menüden ‘Ayarlar…’ seçin.
Sembol menüsü:
Burada mumların ve fiyat çizgisinin gösterileceği renkleri, son fiyat çizgisinin görülüp görülmeyeceğini, piyasa öncesi ve sonrası alan renkerini vs seçebilirsiniz.
Durum çizgisi menüsü:
Bu menüde grafikte sembolün ismi ve diğer detaylarının yazılıp yazılmayacağını seçebilirsiniz.
Ölçekler menüsü:
Bu menüde grafik ölçeklerinizi seçebilirsiniz. Seçenekler gözünüze biraz fazla gelse de biraz oynayıp sizin en çok işinize yarayacak şekilde ayarlayabilirsiniz.
Görünüm menüsü:
Geldik en eğlenceli menüye. Tam olarak burada fırçaları ellerimize alıp kanvası boyuyoruz. Mümkün olduğu kadar farklı kombinasyonlar deneyip sizi en çok mutlu eden ve gözlerinizi dinlendiren grafikler oluşturun. Göz dinlendirmek önemli!
İşlem menüsü:
Direk grafik üzerinde alım satım yapıyorsanız ve emirler oluşturuyorsanız bu menü sizin için. Kendinize ideal ve konforlu bir çalışma alanı oluşturun.
Olaylar menüsü:
Son dokunuşlar. Sabır, neredeyse bitti. Bu menüde çok az tıkla işinizi çözebilirsiniz.
Menülerdeki başlıklar yeterince açıklayıcı. Burada size verebileceğim en güzel tavsiye: Ayarlarla oynayın. Tadını çıkarın! Grafikler sizin, platform sizin 💙
Renkli ruhunuzu grafiğe istediğiniz gib yansıtıktan sonra bu ayarları kaydetmek isterseniz şablonu bir isimle kaydedin. İstediğiniz kadar farklı şablonlar oluşturup aralarında bir saniyede geçiş yapabilirsiniz. Harika bir şey, biliyorum.
Şablon:
Bu gönderinin işinize yaradığını umuyoruz ve yayınladığınız rengarenk fikirleri görmek için sabırsızlanıyoruz.
Okuduğunuz için teşekkürler!
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Fibonacci Düzeltmesi Kullanımı En güvenilir indikatörlerden biri olan Fibonacci Düzeltmesinin Pratik Kullanımını anlattım. Yükselen ve düşen Bir trendin devam edip etmediğini Fibonacci ile kontrol ederek sağlamasını yapabilirsiniz. Fibonacci için kritik seviyeler 0.382, 0.5 ve 0.618'dir. Bir trend 0.618'den dönüş yapmadıysa sonlanmış olarak kabul edilir.
MACD indikatörünü profesyonel gibi kullanın 📈Selam herkese 👋 Bugün TradingView üzerinden ücretsiz olarak kullanabileceğiz harika bir gösterge daha ile karşınızdayız. Tahminleri alalım demek isterdim ama zaten başlığı okuyup tıkladınız. Şimdiden öğrenmeye ne kadar meraklı olduğunuzu biliyorum. Hemen başlayalım!
MACD (İngilizce açılımı Moving Average Convergence Divergence, yani, Hareketli Ortalama Yakınsama Ayrışma) teknik analizde kullanılan bir göstergedir. Son derece kafa karıştırıcı bir ismi olduğunu düşünebilirsiniz ama biz en kolay şekilde açıklayalım: MACD iki farklı hareketli ortalama arasındaki ilişkiyi göstererek momentumu yakalamamızı sağlar. Yani bu indikatör aslında diğer 2 göstergenin bileşimi; 12 günlük ve 26 günlük EMA. Fakat aldanmayın, indikatörü grafiklerinize eklediğinizde gördüğünüz çizgiler bu 2 gösterge değil. Biri MACD çizgisi, bu bahsettiğimiz EMA’lar arasındaki farkı gösterir, diğeri de Sinyal çizgisi, MACD çizgisinin 9 günlük EMA’sı (yani üssel hareketli ortalaması). Biraz karışık, değil mi? Örneklerle bakalım.
Bu göstergeyi tam olarak anlamanız ve doğru şekilde uygulayıp kullanmanız için bütün bileşenlerini tek tek anlatacağız.
Üç ana bileşen:
MACD çizgisi: 12 günlük EMA - 26 günlük EMA
Sinyal çizgisi: MACD çizgisinin 9 günlük EMA’sı (üssel hareketli ortalaması)
Histogram: MACD çizgisi - Sinyal çizgisi arasındaki fark
Nasıl yorumlanır?
MACD çizgisi 0 ise, 12 ve 26 günlük MA’lar eşit değerdedir
MACD pozitif ise, 12 günlük MA 26 günlük MA’nın üzerindedir
MACD negatif ise, 12 günlük MA 26 günlük MA’nın altındadır.
Kısacası, MACD pozitif olduğunda ve histogram değeri arttığında, yükseliş momentumu artıyor demektir. MACD negatif olduğunda ve histogram değeri azaldığında, aşağı doğru momentum artıyor demektir.
MACD göstergesini kullandığımızda genel olarak 3 şeye dikkat etmemiz lazım:
- Sinyal Çizgisi Ksişmeleri
- Sıfır Çizgi Kesişmeleri
- Uyuşmazlıklar.
Sinyal Çizgisi Ksişmeleri
Yukarıda açıkladığımız bileşenlerden Sinyal çizgisi aslında bir göstergenin göstergesi olduğundan (MACD’nın EMA’sı) doğal olarak Sinyal çizgisi MACD çizgsinin gerisinde kalıyor. Bu da demek ki, MACD çizgisinin Sinyal çizgisinin üzerine veya altına geçtiği durumlarda, potansiyel olarak güçlü bir hareketi işaret edebilir.
Bu kesişimler iki türlüdür; Ayı kesişimleri ve Boğa kesişimleri. Boğa kesişimi MACD çizgisi Sinyal çizgisinin üstüne geçtiğinde meydana gelir. Tam tersi, Ayı kesişimi MACD çizgisi Sinyal çizgisinin altına geçtiğinde meydana gelir.
Sıfır Çizgi Kesişmeleri
Sıfır çizgi kesişmeleri Sinyal çizgi kesişmelerine benzer, fakat burada Sinyal çigzisi ile kesişmek yerine MACD çizgisi Sıfır çizgisi ile kesişip pozitif veya negatif görünüm oluşturur. Burada da yine Ayı ve Boğa kesişimleri mevcuttur. Boğa kesişimi, MACD çizgisi Sıfır çizgisi ile kesişip negatif alandan pozitif alana girdiğinde gerçekleşir. Ayı kesişimi ise, MACD çizgisi Sıfır çizgisi ile kesişip pozitif alandan negatif alana girdiğinde gerçekleşir.
Uyuşmazlıklar
Daha önce RSI Uyuşmazlıklarını anlatmıştık. MACD Uyuşmazlıkları da ona benzer, yani MACD çizgisi ve gerçek fiyat aynı şekilde hareket etmedikleri zaman meyadana gelir. Yine Boğa ve Ayı Uyumsuzlıklarına bakacağız. Boğa Uyuşmazlığı, MACD ve gerçek fiyat’ta bir tepeyi bir sonraki tepe ile bağladığımızda, MACD’deki ikince tepe gerçek fiyattaki tepeden daha yüksek, dolayısıyla daha yüksek bir eğilim ortaya çıkar. Ayı Uyuşmazlığı bunun tam tersidir; MACD’de daha düşük eğilim oluşur.
MACD güçlü bir teknik göstergedir. Gücü tam olarak iki göstergeyi içermesinden kaynaklanır. Trendi belirlemenin yanı sıra müthiş bir momentum göstericisidir. Harika bir indikatör olsa bile, yatırımlarımızı şekillendirmek için uyguladığımızda dikkatli olmamız ve başka gösterge ve indikatörlerle birlikte kullanmamız gerek. Unutmayın ki bu paylaşım, tüm kullanıcılarımızın yatırımda kullanılan kavramları daha iyi anlamalarına yardımcı olacak bir eğitim gönderisi. Hiçbir şekilde belirli bir yatırım veya analiz tarzını teşvik etmez!
MACD hakkında daha fazla öğrenmek isterseniz Destek Merkezi 'mizi ziyaret edebilirsiniz.
Bu göstergenin mantığını biraz daha derinlemesine anladığınızı umuyoruz ve yayınladığınız fikirlerde nasıl kullandığınızı görmek için sabırsızlanıyoruz.
Okuduğunuz için teşekkürler!
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Faiz oranlarına bakarak işleminizi nasıl geliştirebilirsiniz?Selam millet! 👋
Bu ay faiz oranları konusunu incelemek istedik; ne oldukları, neden önemli oldukları ve işleminizde faiz oranı bilgilerini nasıl kullanabileceğiniz hakkında. Bu, yeni yatırımcıların başlangıçta genellikle görmezden geldikleri bir konudur, bu nedenle bunun makroekonomi ve temel analiz hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen yeni insanlar için yararlı ve uygulanabilir bir seri olmasını umuyoruz!
Faiz oranları ile uğraşırken ilk soru TradingView'deki bilgilerin nasıl görüleceğidir. Her zaman "Piyasalar" altındaki "Tahviller" sekmesine tıklayabilir ve "Oranlar" tablosuna gidebilirsiniz, ancak dünya genelinde faiz oranlarını görüntülemenin daha da kolay bir yolu, "arama" terminalini kullanmak ve "10Y" yazmaktır. Ardından, "Ekonomi"yi tıkladığınızda, tüm küresel 10 yıllık faiz oranları piyasalarını görebilmeniz gerekir:
Bu yapılandırma size "10 yıllık" oranlar getirecektir, ancak diğer hisse senetlerini kullanarak farklı vadelerde tahviller alabilirsiniz. Örneğin, "US03M" yazarak Amerika Birleşik Devletleri 3 aylık oranlarını veya "BR10Y" yazarak Brezilya 10 yıllık oranlarını görebilirsiniz. Sistemimizdeki tüm oran piyasaları bu borsa standardına uygundur. Bir deneyin! Bu kolaydır.
Aşina olmayan insanlar için, faiz oranlarının nasıl çalıştığına dair bilgi aşağıdadır.
Faiz oranları, tıpkı hisse senetleri veya kripto para gibi açık piyasada dalgalanır; devlet tahvili fiyatlarına ters yönde hareket ederler. Bu şekilde, faiz oranlarının nasıl olduğuna dair bir fikir edinmek için devlet tahvili fiyatlarına bakabilirsiniz -> ters yönde hareket edecekler.
Bunun nedeni, tahvillerin ihraç edildiğinde "nominal değer" ve "kupon oranı" ile ihraç edilmesidir. Bir devlet tahvilinin nominal değerinin 1.000$ ve kupon oranının %2 olduğunu varsayalım. Bu, her yıl tahvil ihraççısının tahvil sahibine 20 dolar ödeyeceği anlamına gelir.
Mesele şu ki, tahviller ihraç edildikten sonra açık piyasada serbestçe alınıp satılabilirler. Diyelim ki 1.000$'lık tahvilin değeri artıyor ve bir nedenden dolayı önemli talep olduğu için 1.030$'dan işlem görmeye başlıyor. Tahvil sahibine ödenen 20$ sabit olduğundan, alıcıların tahvil için 1.030$ ödediklerinde aldıkları gerçek "faiz oranı", tam olarak %2'den biraz daha düşük -> %1,94.
Böylece tahvil fiyatlarındaki değişimler piyasadaki gerçek zamanlı "faiz oranlarını" değiştiriyor!
Unutulmaması gereken bir nokta: Devlet tahvili oranları, bir ülkenin merkez bankası tarafından kararlaştırılan Hükümet tarafından belirlenen "fon" oranından farklıdır.
Gelecek hafta 2. bölümde, devlet tahvilleri / faiz oranları için arz ve talebi neyin yönlendirdiğine ve para politikasında işlem yaptığınız tüm varlıkları nasıl etkilediğine bir göz atacağız. Ayrıca, bu bilgiyi kendi yararınıza nasıl kullanabilirsiniz!
Haftaya görüşürüz!
- TradingView Ekibi ❤️❤️
Arbitraj nedir? Nasıl yapılır? 💸Selam herkese 👋 Ekonomi terimleri sözlüğünden bugün arbitraj terimine bakıyoruz. Siz de merak ediyor musunuz? Hemen başlayalım!
🎯 Sözlük anlamı:
Arbitraj; ticaret terimi, ad; paha kazanmış hisse senedi, tahvil, döviz gibi değerli kağıtları satarak daha karlı gördüğü ya da yüksek verim getirme olasılığı bulunan başka değerli kağıtlar satın alma işi.
Merkez Bankası’nın terimler sözlüğünde ise arbitraj terimi için şu tanım yer alır: Herhangi bir menkul kıymetin, dövizin veya malın eşanlı olarak bir piyasadan alınıp diğer bir piyasada satılarak (kıymetler birbiri ile değiştirilerek) kâr edilmesi işlemidir. Arbitraj işlemleri piyasalar arasındaki fiyat farklılıklarının azalmasına yol açar. Günümüzde iletişim teknolojisinin artması ve bilgiye ulaşma maliyetinin düşmesi ile piyasalar arası fiyat farklılığı son derece düşük olmakta, ortaya çıkan farklılıklar anlık olarak bu tür işlemlerle ortadan kalkmaktadır.
Kısaca, arbitraj alım satımı, farklı piyasalardaki fiyat farklarından faydalanan, nispeten düşük riskli bir alım satım stratejisidir. Peki pratikte arbitraj nasıl yapılır?
🎯 Arbitraj yapmak:
Arbitraj alım satımı yapan kişilerin (arbitrajör) karşısındaki zorluk yalnızca bu bahsettiğimiz fiyat farklarını bulmak değil, aynı zamanda bu farklar üzerinden hızla işlem yapabilmektir. Buna ek olarak, arbitraj alım satımları genellikle düşük riskli olduğundan getiriler de çoğu zaman düşüktür. Bu da arbitraj alım satımı yapanların hem hızlı davranması hem de hatırı sayılır bir kazanç elde etmek için büyük miktarda sermayeye sahip olması gerektiği anlamına gelir.
Arbitraj yaparken birden fazla piyasada hesap oluşturulur ve birden fazla ürün farklı piyasalardan satın alınır. Düzenli takip sistemi ile farklı bir piyasada daha düşük fiyata sahip olan bir ürün satın alınır ve yüksek fiyata sahip bir borsada varlığın satışı yapılarak düşük riskli kar elde etmeye çalışılır. Bu işlemlerin mümkün olduğunca hızlı yapılması gerekir çünkü eşitsizliği fark eden kurum ve kuruluşlar duruma anında müdahale ederek oluşan fiyat farkını sabitleyerek piyasalardaki eşitsizliği ortadan kaldırır. Arbitraj yaparken işlem süresini ve işlem sırasında harcanmış giderler de hesaplanır.
🎯 Arbitraj türleri:
Kısa süre içerisinde düşük riskli kazanç elde etme amacı taşıyan arbitraj sistemi kendi içerisinde farklı türlere ayrılır. Dolaylı ve dolaysız olarak 2 gruba ayrılan arbitraj türleri, alt grupta ise döviz arbitrajı, çapraz kur farklılıklarına bağlı arbitraj ve üçgen arbitraj olarak da gruplandırılır.
Ayrıca, kripto para alım satımı yapanlar için arbitraj alım satımından faydalanabilmek harika bir fırsattır. Bu tip stratejileri kullanmak için yeteri kadar sermayenizin bulunması ve hızlı olmanız durumunda kısa sürede düşük riskli ve karlı işlemler gerçekleştirebilirsiniz.
🎯 Arbitraj örnekleri:
Bahsedeceğimiz işlem basit bir arbitraj işlemidir. X hisse New York borsasında 10$ ile işlem görürken eş zamanlı olarak Londra borsasında 10,05$ ile işlem görüyor. Bir yatırımcı NYSE’den hisse alıp hemen LSE’de bu hisseleri satarsa arbitraj yapmış olur. Bu durumda hisse başına 5 cent gelir elde etmiş olacaktır.
Üçgen arbitraj ise bir yatırımcının bir para birimini bir bankada başka bir para birimine çevirip, o para birimini de başka bir bankada başka bir para birimine çevirdikten sonra üçüncü bir bankada orijinaline dönüştürerek yapılır. Aynı banka tüm döviz kurlarına hakim olacağı için tüm bu işlemlerde farklı bankalar kullanılması zorunludur.
Banka 1: Euro/USD = 0.894
Banka 2: Euro/Sterlin = 1.276
Banka 3: USD/Sterlin = 1.432
Bu örnekte elde edilen karı öğrenmek için heyecan yaptığınızı görüyor gibiyim. Hemen bakalım 😁
2 milyon dolarınızın olduğu var sayarak hesaplama yapalım. 2 milyon dolarınızı 0.894 oranından Euro’ya dönüştürelim. 1.788.000 € elde etmiş oluruz. Sonra 1.788.000 €’yu 1.276 oranı ile Sterlin’e çevirelim. 1.401.254 £ elde etmiş oluruz. Son olarak bu Sterlinleri 1.432 oranından Dolar’a geri dönüştüreceğiz. Elimizde 2.006.596 $ olur ve sonuç olarak düşük riskle 6.596 $ elde etmiş olursunuz.
Arbitraj hakkında sorularınıza yanıt verdik diye umuyoruz! Diğer sorularınız için yorumlarda buluşalım 👇
Okuduğunuz için teşekkürler!
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Hareketli Ortalamalar Hakkında Her Şey 📈Selam herkese 👋 Piyasalara yeni giriş yapmış olsanız da, hepiniz hareketi ortalamaları (MA) duymuş olmalısınız. Bugün, profesyonellerin onu nasıl kullandığına dair birkaç örnekle birlikte göstergeye daha derinlemesine bakacağız.
Lütfen bunun tüm kullanıcılarımızın yatırımda kullanılan kavramları daha iyi anlamalarına yardımcı olacak bir eğitim gönderisi olduğunu unutmayın. Hiçbir şekilde belirli bir yatırım veya analiz tarzını teşvik etmez!
Tanım
Hareketli Ortalama (MA), bir varlığın belirli bir süre boyunca ortalama fiyatını gösteren fiyat tabanlı, gecikmeli (veya reaktif) bir göstergedir. Hareketli Ortalama, momentumu ölçmenin yanı sıra trendleri doğrulamanın ve destek ve direnç alanlarını tanımlamanın iyi bir yoludur. Temel olarak, Hareketli Ortalamalar tabloları yorumlamaya çalışırken “gürültüyü” yumuşatır. Gürültü hem fiyat hem de hacim dalgalanmalarından oluşur. Hareketli Ortalama bir gecikme göstergesi olduğundan ve daha önce gerçekleşmiş olan olaylara tepki gösterdiğinden, tahmin göstergesi olarak kullanılmaz, onaylama ve analiz için kullanılan yorumlayıcı bir göstergedir. Aslında, Hareketli Ortalamalar, Bollinger Bantları ve MACD gibi yaygın olarak bilinen diğer teknik analiz araçlarının temelini oluşturur. Hepsi aynı temel önceliğe sahip ve değişkenlik kazandıran birkaç farklı Hareketli Ortalama türü vardır. En dikkat çekenleri Basit Hareketli Ortalama (SMA), Üssel Hareketli Ortalama (EMA) ve Ağırlıklı Hareketli Ortalama (WMA). Detaylara inelim.
Temeller
Hareketli Ortalamalar bir veri kümesi (belirli bir zaman dilimi boyunca kapanış fiyatları) alır ve ortalama fiyatlarını verir. Şimdi, bir osilatörden farklı olarak, Hareketli Ortalamalar bir grup içindeki bir sayı veya belirli bir sayı aralığı ile sınırlı değildir. MA fiyatı ile birlikte doğru hareket edebilir.
Kullanılan zaman dilimleri veya periyotlar, yapılan teknik analizin türüne bağlı olarak oldukça değişebilir. Bununla birlikte, her zaman hatırlanması gereken bir gerçek, Hareketli Ortalamaların kendi içlerinde yerleşik olarak gecikme göstermesidir. Bunun anlamı aslında oldukça basit. Süre ne kadar uzun süre kullanılırsa, o kadar fazla gecikme yaşanacaktır. Aynı şekilde, zaman aralığı ne kadar kısa olursa, o kadar az gecikme olacaktır. Temel olarak, daha kısa zaman dilimlerinde hareketli ortalamalar fiyatlara yakın kalma eğilimindedir ve fiyatlar hareket ettikten hemen sonra hareket eder. Daha uzun zaman dilimlerinde daha fazla hantal veri vardır ve hamleleri piyasanın hamlesinin çok gerisinde kalmaktadır. Hangi zaman dilimlerinin kullanılması gerektiğine gelince, bu gerçekten işlemcinin takdirine kalmıştır. Tipik olarak, 20 gün altındaki herhangi bir süre kısa süreli olarak kabul edilir, 20 ila 60 arasındaki herhangi bir şey orta süreli olur ve 60 günden daha uzun olan herhangi bir şey uzun süreli olarak görülür.
Kullanıcının tercihine göre değişen bir diğer seçenek ise, hangi Hareketli Ortalama'nın kullanılacağıdır. Tüm farklı Hareketli Ortalama türleri oldukça benzer olsa da, kullanıcının bilmesi gereken bazı farklılıkları vardır. Örneğin, EMA, SMA'dan çok daha az gecikmeli (çünkü daha yeni fiyatlara daha büyük önem veriyor) ve bu nedenle SMA'dan daha hızlı dönüyor. Bununla birlikte, SMA tüm veri noktalarına eşit bir ağırlık verdiğinden, ne kadar yakın olursa olsun, SMA'nın geleneksel Destek ve Direnç gibi önemli alanlarla daha yakın bir ilişkisi vardır.
Genel kurallar aşağıdaki gibidir:
Yükseliş eğiliminde olan Uzun Vadeli Hareketli Ortalama, bir Boğa Trendinin teyididir.
Aşağı yönde açıkça beliren Uzun Vadeli Hareketli Ortalama, Düşüş Trendi'nin onayıdır.
Uzun Vadeli Hareketli Ortalama hesaplanırken dikkate alınan çok miktarda veri nedeniyle, MA'nın seyrini değiştirmesine neden olmak için piyasada önemli miktarda hareket gerekir. Uzun Vadeli MA, genel eğilim açısından hızlı fiyat değişikliklerine karşı çok hassas değildir.
Destek ve Direnç
Hareketli Ortalamaların oldukça temel bir başka kullanımı da destek ve direnç alanlarının belirlenmesidir. Genel olarak konuşursak, hareketli ortalamalar yükseliş trendinde destek sağlayabilir ve düşüş eğiliminde direnç sağlayabilir. Bu, daha kısa süreli (20 gün veya daha az) dönemlerde çalışabilirken, Hareketli Ortalamaların sağladığı destek ve direnç, uzun vadede daha da belirgin hale gelebilir.
Kesişimler
Kesişimler aynı grafik üzerinde değişen uzunluktaki iki Hareketli Ortalama'nın kullanılmasını gerektirir. İki Hareketli ortalama, iki farklı periyot uzunluğunda olmalıdır. Örneğin, 50 Gün Hareketli Ortalama (orta vadeli) ve 200 Gün Hareketli Ortalama (uzun vadeli). Sinyaller veya potansiyel trade fırsatları, kısa vadeli MA uzun vadeli MA'nın üstüne veya altına geçtiğinde ortaya çıkar.
Bullish Crossover - Uzun vadeli MA daha kısa vadeli MA’nın üstüne çıktığında oluşur. Altın Haç/Kesişim olarak da bilinir.
Bearish Crossover - Uzun vadeli MA daha kısa vadeli MA’nın altına geçtiğinde görülür. Ölüm Hacı/Kesişimi olarak da bilinir.
Bununla birlikte, trader’ın bu sinyallerdeki içsel eksiklikleri fark etmesi zorunludur. Bu, sadece bir değil iki gecikmeli göstergenin birleştirilmesiyle oluşturulan bir sistemdir. Bu göstergelerin her ikisi de yalnızca olanlara tepki gösteriyor ve tahminlerde bulunmak için tasarlanmamış. Bunun gibi bir sistem kesinlikle çok güçlü bir trendin içinde en iyi sonucu veriyor. Güçlü bir eğilimdeyken, bu sistem veya benzeri bir sistem aslında oldukça değerli olabilir.
Fiyat Kesişimleri
Önceki bölümde tartışılan iki Hareketli Ortalama kurulumunu alır ve fiyatın üçüncü unsurunu eklerseniz, Fiyat Geçişi adı verilen başka bir kurulum türü vardır. Price Crossover ile, farklı vade uzunluklarına sahip iki Hareketli Ortalama ile başlar (daha önce belirtilen Kesişim ile olduğu gibi). Temel olarak uzun vadeli eğilimi onaylamak için uzun vadeli hareketli ortalamalar kullanın. Sinyaller, fiyatın, daha uzun vadeli eğilimi gösteren ana uzun vadeli ortalama ile aynı yöne doğru hareket eden kısa vadeli Hareketli Ortalama’nın altına veya üstüne geçtiğinde meydana gelir. Önceki örnekte olduğu gibi, 50 Gün Hareketli Ortalama ve 200 Gün Hareketli Ortalama kullanalım.
Boğa Fiyat Kesişimi - Fiyat, 50 MA'nın üstüne geçerken, 50 MA 200 MA'nın üzerindedir. 200 MA, trendi onaylıyor. Fiyat ve kısa vadeli MA, trend ile aynı yönde sinyaller veriyor.
Ayı Fiyat Kesişimi - 50 MA 200 MA'nın altında kalırken, fiyat 50 MA'nın altına düşüyor. 200 MA, trendi onaylıyor. Fiyat ve kısa vadeli MA, eğilim ile aynı yönde sinyaller veriyor.
Özet
Deneyimli bir teknik analist, Hareketli Ortalamaları kullanırken dikkat etmesi gerektiğini bilir (tıpkı herhangi bir göstergede olduğu gibi). Trend belirleyicileri oldukları konusunda hiçbir şüphe yoktur. Bu oldukça değerli bir bilgi olabilir. Ancak, her zaman geciktiğini veya reaktif göstergelerin bulunduğunun farkında olmak önemlidir. Hareketli Ortalamalar, piyasa hareketlerini öngörme konusunda asla üstün olmayacak. Yine de zaman testine dayanmış, bir trade stratejisine veya sistemine ek bir güven düzeyi sağlayan bir göstergedir. Daha aktif göstergelerle birlikte kullanıldığında, en azından uzun vadeli eğilim açısından, doğru yönde işlem yapmak istediğinizden emin olabilirsiniz.
Girdiler
Uzunluk - Hareketli Ortalama hesaplanırken kullanılacak süre. 9 gün varsayılandır.
Kaynak - Hesaplamalarda her bir çubuktan hangi verilerin kullanılacağını belirler. Kapanış varsayılandır.
Uzantı - Bu sayının değiştirilmesi, Hareketli Ortalama'yı mevcut piyasaya göre ileri veya geri olarak hareket ettirir. 0 varsayılandır.
Yöntem - Basit, ağırlıklı veya üssel ortalama seçebilirsiniz.
Bu göstergenin mantığını biraz daha derinlemesine anladığınızı umuyoruz ve yayınladığınız fikirlerde nasıl kullandığınızı görmek için sabırsızlanıyoruz.
Okuduğunuz için teşekkürler!
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
TradingView Reklam Politikası ve İmza Yetkileri Nedir? Merhaba arkadaşlar.
Son günlerde reklam TradingView reklam politikamız hakkında aydınlatıcı bir içerik hazırlama gereksinimi hissetim.
Bu içerikte TradingView reklam politikasını ve imza alanını nasıl kullanabiliriz sizlere aktarmak istedim. Umarım zihninizdeki soru işaretlerini gidermeye yardımcı olabilmişimdir.
Sizler için aşağıya "Genel Kullanım Koşulları" ikinci maddeyi bırakıyorum ve okumanızı tavsiye ediyorum.
Tüm içerikler reklamsız olmalıdır. Bu Craigslist değil, bu yüzden TradingView içeriğine kendi kişisel reklam panonuz gibi davranmayı bırakın. Tüm içerikler promosyondan muaf olmalıdır. Burada ,'içerik' her türlü yayın ve güncellemeyi, yorumları, genel ve özel sohbet mesajlarını, komut dosyalarını, açık kaynak kodunu, komut dosyası yayın notlarını ve daha fazlasını içerir. Kesinlikle% 100 kristal netliğinde olması için, bu yasak şunları kapsar: herhangi bir web sitesine, sosyal medyaya, mesajlaşma veya e-posta kişilerine, şirket adlarına, cüzdan adreslerine, hediyelere, ödül yarışmalarına veya başka herhangi bir duyuruya veya talepe yapılan tüm reklamlar, logolar, bağlantılar veya referanslar.
Bu kuralın tek istisnası, yayınlanan her fikir, komut dosyası veya akışın altında görünen İmza alanlarına kişileri, bağlantıları ve istekleri eklemesine izin verilen Premium aboneler içindir.
Hacim Profili'ni Profesyonel Gibi Kullanın 🚀Selam herkese 👋 Bugün yine çok önemli bir teknik analiz aracını size tantacak ve bu aracı alım satım kararlarınızda nasıl kullanmanız gerektiğini anlatacağız. Toplanın bakalım!
Hacim profilleri, arz, talep ve genel likiditeyi anlamak için bize yardımcı olur. Hacim profili araçları, belirli fiyat seviyelerinde ve belirli anlarda hacim eğilimlerini analiz etmeyi mümkün kılar. Sabit Aralık Hacim Profili adlı çizim aracımız, çok popüler olmasa da herkese alım satım hacminin trendini çok kolay bir şekilde analiz etmeye yardımcı olması için oluşturuldu.
Klasik hacim göstergesi, zaman bazında (saatlik, günlük, haftalık) o zaman diliminde gerçekleşen işlem hacmini gösterirken, hacim profili, fiyat bazındaki işlem hacmini gösterir. Görünüş olarak, klasik hacim göstergesi günlere denk gelen dikey barlardan oluşurken, hacim profili fiyata karşılık gelen yatay barlardan oluşur.
Yeni Sabit Aralık Hacim Profili çizim Aracını kullanmaya şu şekilde başlayabilirsiniz:
1. Grafiğinizin sol tarafına gidin ve Tahmin ve Ölçüm Araçları'nı tıklayın.
2. Listeyi aşağı kaydırın ve Sabit Aralık Hacmi Profili'ni seçin.
3. Aracı seçtikten sonra, çalışmak istediğiniz grafik alanını bulun ve tıklayın. Bir başlangıç noktası ve bir bitiş noktası seçin.
Sabit Aralık Hacim Profilinin nasıl okunacağını anlamak çok önemlidir. İlk Sabit Aralık Hacim Profilinizi çizdiğinizde aşağıdakileri göreceksiniz:
• Kırmızı çizgi - kontrol noktası veya en fazla hacme sahip fiyat seviyesi
• Sarı ve mavi satırlar - her fiyat seviyesi için yukarı ve aşağı hacim
• Gölgeli mavi alan - gösterilen seçili hacim profili alanı
Gelelim hacim profilini nasıl kullanacağımıza. Trade stratejinize göre, hacim profilini saatlik altında, saatlik, günlük ve haftalık grafiklerde kullanabilirsiniz. Buradaki en önemli nokta kırmızı yatay çizgi ile gösterilen Kontrol Noktası’dır. Bu fiyat seviyesi, seçtiğimiz aralıkta en çok işlem hacminin olduğu noktadır. Bu nokta çok güçlü bir referans noktası olarak çalışır çünkü kurumsal yatırımcının bu bölgede yoğunlaşmış olması muhtemeldir. Kontrol noktası ve çevresi çoğu durumda destek/direnç olarak çalışır.
Mavi renkli barlar yükseliş yönündeki işlemi, sarı renkli barlar düşüş yönündeki işlemleri gösteriyor. Bu bilgi bizim işimize yaramıyor. Önemli olan iki rengin toplam uzunluğu. Bazı barlar koyu renkte iken bazıları açık renkteler. Bunun sebebini anlamamız gerekiyor. Koyu renkli barların olduğu bölge Değer Alanı olarak tanımlanıyor. Standart ayarı 70’tir, yani toplam hacmin %70’inin olduğu bölge koyu renkte gösteriliyor. İstersek bu ayarı değiştirebiliriz ancak yaygın kullanımı bu şekilde.
Neden Önemli?
Peki hacmin nerede yoğunlaştığı neden bu kadar önemli? Büyük oyuncular, aldıkları pozisyonları savunma eğilimindedirler. Kurumsal yatırımcı tarafından fiyatı yükseltilen hisse, yükselişe geçtikten sonra bir düzeltme ya da onay almak için düşüşe geçerse, kurumsal yatırımcı, fiyat kendisinin ortalama maliyetine geldiğinde fiyatın düşmesine izin vermeyecek ve en çok maliyetlendiği fiyat destek olarak çalışacaktır. Tam tersi, kurumsal yatırımcının düşüş yönünde pozisyon açtığı senaryolar için de geçerlidir. Kontrol Noktası bu kez direnç olarak çalışabilir.
Bu çizim aracını beğeneceğinizi umuyoruz ve yayınladığınız fikirlerde nasıl kullandığınızı görmek için sabırsızlanıyoruz.
Okuduğunuz için teşekkürler!
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Linear ve Logaritmik Grafik Arasındaki Farklar 📈📉Selam herkese 👋 Bugün size linear ve logaritmik grafikleri anlatacağız! Zaman kaybetmeden başlayalım hemen!
Bu fikirdeki iki grafik, aynı sembolü ve zaman çerçevesini gösteriyor. Tek fark, ilk grafiğin normal doğrusal fiyat grafiği, diğerinin ise logaritmik fiyat grafiği olmasıdır. Farklı görünmesinin sebebi de bu. Logaritmik grafikleri ve normal doğrusal grafikleri anlamak, tüm traderlar ve yatırımcılar için önemli bir beceridir.
Teknik analiz grafiklerinde bar ya da çubuk gibi çeşitli fiyat gösterimlerinde Linear ve Logaritmik olmak üzere iki temel ölçek bulunmaktadır. Linear ölçek yani doğrusal ölçek çoğu teknik analiz platformunda ya da finans sitesinde kullanılan varsayılan grafik ölçeğidir. Logaritmik (doğrusal olmayan) ölçeğin ise daha özel bir kullanım alanı vardır. Linear ölçek ile logaritmik ölçek arasındaki fark iki nokta arasındaki mesafe ve bu iki nokta arasındaki yüzdesel değişim. Linear ölçekte fiyat farkları her zaman eşit aralıklarla gösterilirken logaritmik ölçekte fiyat farkları eşit gösterilmez. Logaritmik ölçekte fiyatların yüzdesel değişimi dikkate alınır. Özetle, linear grafikte fiyat farkı eşitse fiyat çubuklarının uzunluğu eşittir, logaritmik ölçekte ise fiyattaki yüzdesel değişim eşitse mum uzunluğu eşittir.
Örneğin, borsada 5 TL'den işlem gören bir hisse senedinin 10 TL’ye yükseldiğini düşünelim. Bu durumda hisse 5 TL veya başka bir ifade ile %100 artmıştır. Şimdi de 100 TL'den işlem gören bir hisse senedinin 105 TL’ye yükseldiğini düşünelim. Bu durumda fiyat artışı yine 5 TL'dir fakat aradaki yüzdesel değişim %5'tir. Bu iki hisse senedinin lineer grafiğini yan yana getirdiğimizde 5 TL'den 10 TL'ye artış ile 100 TL'den 105 TL’ye artış görsel olarak aynı görünecektir, yani fiyat çubuğunun boyu aynı olacaktır, fakat aslında bu iki fiyat hareketi mum uzunluğu olarak eşit olmasına rağmen yüzdesel değişim olarak eşit değildir.
Benzer şekilde aynı hisse senedi grafiği üzerine de yorum yapabiliriz. Aynı hisse senedinin fiyatının Yıllar içinde büyük fiyat değişimleri göstermiş bir hisse senedi düşünelim. Örneğin, 2000 yılında 5 TL’den işlem gören bir hisse senedi 2022 yılında 200 TL’den işlem görmekte. Bu hisse senedinin 22 yıllık grafiğini incelediğimizde fiyat hareketlerinin mum uzunlukları aynı gösterilmesi görsel olarak yanlış yorumlamalara neden olabilir.
1. BIST Logaritmik
2. BIST Linear
İlk grafik BIST’in logaritmik grafiği, aşağıdaki grafik ise BIST’in doğrusal fiyat grafiğidir. Logaritmik grafikler, fiyatlar arasındaki yüzde değişim farkını gösterirken, normal bir doğrusal grafik, fiyatlar arasındaki sabit mesafeyi gösterir. Bu iki tabloya bir kez daha bakın. Hala ne gösterdiklerini tam olarak anlamadıysanız endişelenmeyin, okumaya devam edin.
BIST, 2 Eylül 1997’de 20 TL’den işlem görüyordu. Aynı yıl 9 Ekim’de 40 TL’ye ulaşmıştı. Yani 20 TL veya başka bir ifade ile %100 artış göstermiş. Bügün ise, gün içinde 2390 TL’den açılış yapıp şuan yaklaşık 2410 TL seviyesinde. Yani 20 TL yükselmiş, ama bu yükseliş %1’den bile az. Bu örnekteki her iki fiyat hareketi de hisse başına 20 TL’lik bir artışı temsil etmektedir, ancak biri çok daha büyük bir yüzde değişikliğidir. Logaritmik grafiklerin işe yaradığı yer burasıdır - bu yüzde değişimini gösterirler!
Logaritmik çizelgelerini kullanmaya başlamak hızlı ve kolaydır:
1. PC kullanıyorsanız, klavyenizde Alt + L tuşlarına basın. Bu klavye kombinasyonu, grafiğinizi logaritmik görünüme hızlı bir şekilde ayarlayacaktır. Normal bir doğrusal fiyat grafiğine dönmek için bu kombinasyona tekrar basabilirsiniz.
2. Mac kullanıyorsanız, Option + L tuşlarına basın. Mac'inizde bu kombinasyonla günlük çizelgeleri arasında hızla geçiş yapabilirsiniz.
3. Aynı şekilde sağ alt köşeye yakın bir yerde bulunan logaritmik butonuna da tıklayabilirsiniz.
Peki, logaritmik grafiklerini nasıl kullanmalısınız?
Bilmeniz gereken en önemli şey, fiyat hareketini birden çok şekilde analiz etmek için araçlara sahip olmanızdır. Gerektiğinde her iki grafiği de görüntüleyerek her zaman karşılaştırın ve kıyaslayın. Yeni traderlar ve yatırımcılar, logaritmik bir grafiğinin uzun zaman dilimlerinde ne kadar fazla bilgi gösterdiğine her zaman şaşırırlar. Ek olarak, logaritmik grafiklerin normal doğrusal fiyat grafikleriyle karşılaştırmak, yeni içgörülerin kilidini açabilir. Bu örnekteki iki BIST çizelgesi bunu mükemmel bir şekilde göstermektedir.
Okuduğunuz için teşekkürler! Her zaman olduğu gibi, lütfen aşağıda soru veya yorum bırakın. Bir içerik talebiniz veya istediğiniz bir özellik kullanım rehberine ihtiyacınız varsa yine yorumlarda buluşalım!
Bu yazının sizin için faydalı olacağını umuyoruz.
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Isı Haritaları Nedir? Nasıl Kullanılır? (Eğitici)Dostlar merhaba,
TradingView üzerinde yer alan ısı haritaları nedir, nasıl kullanılır, ne gibi avantajları vardır? Bu sorular ve daha fazlasının yanıtını bulabileceğiniz bir içerik hazırladım.
Yalnızca 3 dakikanızı ayırarak "Isı Haritaları" hakkında temel bilgilere ulaşabilirsiniz.
Sizler için hazırladığım bu içeriğe desteğinizi göstermek isterseniz, ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz.
Öğrenmek ve öğrendiklerimizi paylaşarak, bilgi topluluğumuza katkı sağlamak üzere! Sağlıcakla kalın!
Trade Psikolojisi – Duygularınızı Kontrol Etmek İçin 5 İpucu 💡Selam herkese 👋 Bugün size trade yaparken yapmamanız gereken birkaç şeyin arasında belki de en önemlisi olan duygularınızı nasıl yönetebileceğinizden bahsedeceğiz. Duygusal işlem yapmanın çeşitli tuzakları vardır ve ciddi sermaye kaybına neden olabilir. Duygularınızın trade faaliyetlerinizi bulandırmasına izin vermemek için sizin için birkaç ipucu hazırladık.
Hepiniz daha önce onlarca kez “Pozisyonunla nikah kıyma”, “Başkalarının yorumlarından etkilenme” gibi şeyler duymuşsunzdur. Fakat işin sırrı bu değil. Bu basit ifadeler iyi hatırlatmalar olsa da, pratik değeri çok az. Bunun nedeni, gerçekte işlem yaparken tam olarak yapmanız gereken şeyi söylememeleridir. Peki, duygularınızı kontrol etmek için tam olarak ne yapabilirsiniz?
Duygularınızın farkında olmak için kendinizi eğitin 📚
En iyi traderlar bir akış içindeler: eldeki işlemlere dalmış ve başka hiçbir şeyi görmez, duymazlar. Bu akış durumunda, önemli olan tek şey ne yaptığınızdır. Ayı veya güçlü bir boğa piyasasında olmanız önemli değil; bu akışın içindeyseniz dış dünyadan etkilenemezsiniz. Otopilot modundaymışçasına duygularınızın sizi yenmesine ve kötü kararlar almanıya itmesine izin vermezsiniz. En iyi traderlar duygularının farkındadır. Ne hissettiğinizi bilmiyorsanız, duygularınızın sizi ele geçirmesine ve kötü kararlar almanıza yol açabilir. Duygularınız hakkında ne kadar çok şey bilirseniz, o kadar kontrol sahibi olursunuz ve alım satım stratejinizi o kadar soğukkanlı bir şekilde uygularsınız.
Her işlemden sonra yürüyüş yapın 🚶
Sadece bir dakikalığına olsa bile. Günlük işlem yapmanın hızlı ve öfkeli doğası göz önüne alındığında, duygu okyanusunda tuzağa düşmek çok kolaydır. İşlem ekranınızdan uzaklaşmak temponuzda kasıtlı bir moladır. Trade temponuzu kontrol etmek için yaptığınız fiziksel bir eylemdir. Bu basit hareket zihninizi temizler ve kontrolün sizde olduğunu size hatırlatır. Müzik dinlemek de size piyasadan ayrılmanıza yardımcı olur. Piyasa sizi işleme sürüklemez. Tam tersi. İstediğiniz zaman uzaklaşabilirsiniz. Kontrol sizde.
Seansın en az volatil saatini bulun 📊
O saatte kitap okuyun. Çoğu trade stratejisi, fiyat hareketi değişken olduğunda en iyi sonucu verir. Sıkışık bir piyasada işlem yapmaya çalışmak hayal kırıklığına yol açabilir. Öfke takip eder. O zaman, duygusal barajınız büyük ölçüde kırılmıştır. En kolay çözüm, piyasalar değişken değilken ara vermektir. En sevdiğiniz yazarın en son romanını okuyabilirsiniz. Ancak, trade ile ilgili hiçbir şey okumayın. Trade kitapları size işlem fikirleri verir. Bu fikirleri hemen denemek isteyebilirsiniz. Tutarlı bir trade planına doğru biçimde dahil edilmeden önce bu işlem fikirleri zarara uğratabilir.
Art arda zarar veya kazanç ile sonuçlanmış 3 işlemden sonra bilgisayarı kapatın ⌛️
Arka arkaya üç kazanç, müthiş bir trader gibi hissettirir. Artık bir daha aybedemeyeceğinizi düşünebilirsiniz. Yenilmezsiniz. Aşırı kaldıraç kullanabilir, aşırı trade yapabilirsiniz. Arka arkaya üç zarar, bir kaybeden gibi hissettirir. Kaybetmek istemiyorsunuz. Öfkeniz patlıyor. İntikam almak için işleme giriyorsunuz. Belirli bir olay arka arkaya üç kez gerçekleştiğinde, ondan etkilenmemek elde değil. Bu sorunu tamamen ortadan kaldırmak için art arda üç kazanç veya kayıptan sonra işlemleri durduralım.
İşlemdeyken Kar/Zarar durumunuza bakmayın 🎯
Kar ve zarar rakamından daha büyük bir duygu dalgalanmasına neden olan başka bir şey yoktur. Birçok yatırımcı için kar ve zarar rakamı, öz değerlerinin bir ifadesidir. (Yanlış. Kar ve zararınız sizi ve kişiliğinizi temsil etmez.) Sağlam bir trade kurallar setiniz ve günlük bir zarar limitiniz varsa ve uyarsanız, zaten ciddi zarardan korunursunuz. Böylece, kar ve zarar yüzdesini sürekli kontrol etmenize gerek yoktur. Bakma isteğinizi kontrol altına almak için kurallarınızı yazılı bir şekilde duvara süs yapın ve sürekli okuyun.
Bu yazının sizin için faydalı olacağını umuyoruz.
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
HANGİ İNDİKATÖR? HANGİ ZAMAN DİLİMİ? HANGİ AYAR?Herkese Merhabalar….
Beni uzun zamandır takip eden arkadaşlarım biliyor ben sürekli fikir yazısı paylaşan biri değilim. Sizlerle gerçekten paylaşabileceğim bir bilgi olduğunda yazmayı daha çok tercih ediyorum. Yazmadığım zamanlarda da eğer araştırma yapmıyorsam, paylaşılan grafikleri ve bu grafiklere yapılan yorumları inceliyorum. Bu aralar yorumlarda bu soruları çok sık görünce soruları önce kendime yönelttim. Kendimce bulduğum cevaplara istinaden de bir fikir yazısı yazmak istedim. Hazırlasınız başlayalım : )
1- Hangi indikatörü seçmeliyim? Hangi indikatör daha iyi?
Öncelikle bir indikatörün diğer indikatörlerden daha iyi olması gibi bir durum söz konusu değil. Her indikatörün hesaplanış biçimi farklı. Hepsinin size verdiği fikirler farklı. Burada önemli olan sizin grafiğe baktığınızda ne görmek istediğiniz. Örneğin siz bir trendin ne kadar güçlü ya da zayıf bir trend olduğunu öğrenmek istediğinizde ADX indikatöründen yararlanabilirsiniz. Bu indikatör dışında stokastik adında bir indikatör daha var. Bu indikatör size aşırı alım satım konusunda fikir verir. İkisinin hizmet ettiği amacı düşünecek olursak birbirileri ile kıyaslayıp birinin diğerinden daha iyi ya da daha kötü olduğunu söylemek doğru bir varsayım olmayacaktır.
Peki, hangisini kullanacağım? Bunun için önce kendinize indikatörler haricinde de bir analiz yöntemi belirlemenizi öneririm. Bunun birçok sebebi var. Bunlardan ilki yatırımın özünün ihtimaller üzerine kurulu olması. Siz aslında analiz yaparken, fiyatın ne yapacağına dair bir tahminde bulunuyorsunuz. Bu tahminleri yürütürken de fikrinizi destekleyecek teyitlere ihtiyacınız olacak. Siz ne kadar çok teyit oluşturursanız riski o kadar azaltmış olursunuz. İkincisi indikatörlerin yüzde yüz net sonuçlar veren araçlar olmaması. Her indikatör hatalı sinyaller üretebilir. İndikatörler hata yaptığında siz ne yapacaksınız? Bir B planı her zaman olmalı.
Soru soruları doğuruyor. Hangi analiz yöntemini seçmeliyim? Fiyat hareketi, fibonacci, eliot, grafik formasyonları, harmonik formasyonlar, mum formasyonları, gann gibi birçok analiz yöntemi var. Liste uzun. Size hangisi daha mantıklı geliyorsa onu seçin. Bu konuda kendinize birçok soru yöneltebilirsiniz. “Bana stop konusunda hangisi daha iyi fikir veriyor?” “Kar al seviyesi konusunda hangisi daha yardımcı?” Bu ve bunun gibi birçok soruya net bir cevap bulmaya çalışmak analiz yönteminizi seçerken size daha çok yardımcı olacaktır. Bunlardan illa birini seçmek zorunda da değilsiniz. Örneğin fibonacci ve harmonik formasyonlar birbiri ile ilişkilidir. İkisini birden de kullanılabilirsiniz. Kendinize uygun bir analiz yöntemi seçtikten sonra iş biraz daha kolaylaşıyor. Tradingviewde analiz yönteminize uygun bir çok indikatör mevcut. Otomatik harmonik formasyonlar çizeninden otomatik bayrak kama çizenine…. Otomatik gan fanlarından, elliotun üçüncü dalgasını bulanına kadar hepsi var… (İndikatörler kısmında başına “ % “ işareti koyarak ya da İngilizce karşılıkları ile aratarak konuyla ilgili indikatörleri daha kolay bulabilirsiniz.)
Bunun yanı sıra başka konularda da indikatör listesini daraltabilirsiniz. Örneğin hangi piyasada işlem yapacaksınız? Her piyasanın kendisine has özellikleri vardır. Sanılanın aksine her indikatör her piyasada kullanılır diye bir şey yoktur. Sizin tradingviewde istediğiniz grafiğe istediğiniz indikatörü ekleyebiliyor olmanız o indikatörün o piyasada size yardımcı olacağı anlamı taşımaz. Yatay bir piyasada işlem yapıyorsanız yatay piyasa indikatörlerini, volatil piyasada işlem yapıyorsanız volatil piyasa indikatörlerini tercih edebilirsiniz.
Bunların dışında indikatörlerle ilgili yaptığım araştırmalarımda kendi gözlemlediğim bazı hususları da sizlerle paylaşmak istiyorum.
a) İndikatörlerin hesaplanış biçimindeki kullandıkları kaynaklar önemlidir. Ağırlıklı olarak indikatörler iki kaynak kullanır. Momentum kaynaklı indikatörler, hareketli ortalama ya da türevlerinden yapılmış indikatörler. İndikatörlerin kaynak noktalarını bilmek o indikatörlerin hataları konusunda size en baştan fikir verir. Örneğin momentum kaynaklı indikatörlerin volatil piyasalarda fiyata ayak uydurmakta zorlandıklarını gördüm. Bu zorlanma fiyatın ani sert düşüş ve yükselişlerinde hemen bir pozitif negatif uyumsuzluk süreci başlatarak yanılma olasılığını arttırıyor. Hareketli ortalama ya da ondan türetilen (üstel hareketli ortalama, double üstel hareketli ortalama, ağırlıklı hareketli ortalama gibi) indikatörlerde gecikme durumu söz konusudur. Fiyat belli bir alım ya da satım geldikten sonra bu indikatörler al ya da sat sinyali verir. Bu da işleme erken girmek ya da çıkmak konusunda sıkıntılar yaratabilir. Momentum kaynaklı indikatörler genelde MACD gibi grafiğin alt kısmında görünen indikatörlerdir Bunlara aynı zamanda osilatörde denilmektedir. Hareketli ortalama ya da türevlerinden üretilen indikatörlerde daha çok grafik üzerinde gösterilen indikatörlerdir.
b) İndikatörleri kombine ederken farklı kaynaklardan türetilmiş indikatörleri tercih etmek önemlidir. Al sat indikatörlerinin hemen hemen hepsinin hesaplanışında fiyat vardır. Buna göre al ya da sat sinyali üretirler. Aynı kaynaktan türetilmiş indikatörlerde beraber al ya da sat sinyali üretmeye meyillidir. Birçok grafikte bunu birbirleri ile teyitleme olarak kullanıldığını da gördüm. Bununda yanlış bir uygulama olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu teyitlemenin bir sonu yoktur. Her indikatörün hataları vardır. Aynı kaynaktan türetilen indikatörlerin aynı hataları verme olasılığının yüksek olmasının yanı sıra, bir A indikatörünü B ile, B yi C ile, C yi de başka bir indikatörle onu da başka bir indikatörle teyit etmek zorunda kalırsınız.. Siz teyit edinceye kadar atı alan Üsküdar’ı geçmiş olur. Bunun yerine farklı kaynaklı indikatörlerle işlem yapmak farklı bir bakış açısıyla fikir edinmenize yardımcı olur ve hata payınızı nispeten azaltır.
c) İndikatörler sadece al sat sinyali üretmezler. İndikatörler sizlere kendinizi geliştirmeniz konusunda yardımcı olabilir ya da birçok konuda pratiklik sağlayabilir. Örneğin Otomatik trend çizgileri çizen bir indikatörle bi kaç saniyede trend çizgileriniz hazırdır. Ya da diyelim ki kendinizi harmonik formasyonlar konusunda geliştirmek istiyorsunuz ve çok örneğe ihtiyacınız var. Otomatik harmonik formasyonlar çizen indikatörler üzerinde çalışma yapabilirsiniz. İki emtia arasında korelasyon olduğunu düşünüyorsanız korelasyonla ilgili bilgi veren indikatörlerle bi kaç saniyede kendinizi teyitlemeniz mümkün. Sadece ihtiyacınızın ne olduğunu bilmek yeterlidir.
d) Size daha fazla bilgi veren indikatörler tercih etmeye çalışın. Bunu basit bir örnekle açıklayayım. Diyelim ki DM indikatörünü tercih ettiniz. Bu indikatör size al sat hakkında bilgi verir. Bunun yerine DMI indikatörü, DM indikatörünün yanına bir de ADX indikatörünü eklediği için siz, al satın yanında bir de trendin gücünü de ölçmüş olursunuz. Tradingviewin indikatör sınırlamalarını da hesaba kattığınızda iki indikatörün birleştirilmiş versiyonları sizlere kolaylıklarda sağlayabilir. Örneğin negatif pozitif uyumsuzluklarla ilgileniyorsunuz diyelim. Her seferinde RSI, Stokastik, Macd açıp bakmak yerine bir yatırım tavsiyesi olmayarak Divergence for many Indicators V4 ile hepsini bir arada görebilirsiniz. İstediğinizi içinden seçebileceğiniz gibi düzenli ya da gizli uyumsuzlukları ayrı ayrı görebilmenizde mümkündür.
e) İndikatörler size fiyatın nereye kadar gidebileceğini söylemez. İndikatörler size al sat sinyali üretir ya da fikir verir. Fakat trendin döndüğü ya da bu alımın 5 - 10 tane destek direnç kıracağı konusunda bilgi vermez. Siz de benim gibi bitkoinin 100.000 $ olacağına dair birçok grafik, analiz görmüşsünüzdür. Fakat Luna nın bu kadar düşeceğine dair kaç grafik gördünüz? Bitkoinin bu kadar yükseleceğini bilen indikatörler olsaydı pekâlâ Lunanın bu kadar düşeceğini de tahmin edebilirlerdi. Öyle bile olsa şimdiye kadar hepimizin trilyoner olması gerekirdi. (Bu birçok kişiyi rahatsız edebilir. Buradaki niyetim kesinlikle bilgiçlik taslamak değil.)
2- Hangi zaman diliminde işlem yapmalıyım?
Size en fazla teyidi sağlayan hangi zaman dilimiyse onu tercih etmek önemli diye düşünüyorum. Burada ana yönü her zaman akılda tutmak gerekiyor (Bunu en çok kendime söylüyorum : ) ). Ana yönden kasıt uzun zaman dilimlerindeki yönümüz. Yıllık, aylık, haftalık gibi zaman dilimleri. Uzun zaman dilimlerindeki ana yön ne ise gireceğiniz işlemle ilgili baştan rotayı belirlememiz kolaylaşır. Örneğin uzun zaman dilimlerindeki yön aşağı ise 1 saatlikteki yükseliş ya da indikatörün al sinyali bizi yanıltmaması gerekir. Ya da işlemde uzun kalmamamız gerektiği konusunda bize fikir verir. Bu yüzdendir ki indikatörlerin de en iyi şu zaman diliminde çalışır gibi bir varsayımı yoktur. Grafiklerde zaman dilimlerini değiştirdiğinizde, indikatörde değişen zaman dilimine göre hesaplamayı gerçekleştirir ve o zaman diliminin hesaplamasına göre sinyal üretir. Örneğin 14 barlık bir RSI indikatörünün, saatlikte baktığı son 14 mumla 4 saatlikte baktığı son 14 mum aynı değildir. Fakat RSI a göre hesaplanış biçimi aynıdır. Bunun yerine zaman dilimlerini bir bütünün parçaları gibi düşünmek gerekir. Her parça bütünün izlerini taşır ve bunu algılayabilmenin en basit yolu alt zaman – üst zaman ilişkisi kurmaktan geçer. Alt zaman – üst zaman ilişkisi ağırlıklı olarak fiyat hareketi analizcilerinin kullandığı bir yöntemdir. Alt zaman üst zaman ilişkisi, grafikteki zaman dilimlerini kullanarak yüksek zaman dilimlerinden daha düşük zaman dilimlerine doğru fiyatı ilişkilendirmek, bu ilişkiyi kullanarak işleme erken girip çıkmayı değerlendirmektir. Aynı yöntem indikatörler içinde kullanılabilir. Bunu size çok basit bir şekilde anlatayım. Diyelim ki 4 saatlik bir grafikte alım yapmayı planlıyorsunuz. İndikatörünüzde RSI olsun. 4 saatlikte RSI al sinyali vermeden önce, ilk al sinyalleri daha alt zaman dilimlerinde gelir. Fiyat önce 1 saatlikte ardından 2 saatlikte al sinyali üretmelidir ki fiyatta 4 saatlikte ala dönebilsin. Bu diğer indikatörler içinde geçerlidir. Burada çok fazla tecrübenin gerektiğinin de altını çizeyim. Maalesef bu işlerin basit bir yolu yok. Her gün yeni bir indikatör, yeni bir strateji, yeni bir analiz görüyoruz. Öğrenmenin de bir sınırı yok.
3- Hangi ayarı kullanmalıyım?
Bunda da maalesef net bir şekilde şu ayar olmalıdır diye bir şey yok. Al sat indikatörlerinin birçoğunun bar hesaplaması yaptığından bahsetmiştim. Bar hesaplaması yapan indikatörlerde ayarlar kısmında yapabileceğiniz değişiklik daha çok bar sayısını arttırmak ya da azaltmak olacaktır. Bu bar sayıları neye göre artıp neye göre azaltılmalıdır? Öncelikle indikatörün fiyata uyum sağlayabileceği ayarı tercih etmek gerekiyor. Burada grafik üzerinde test ederek fiyatla uyumluluğuna bakabilirsiniz. Diğer yandan zaman kavramını da hesaba katabilirsiniz. Örneğin MACD indikatöründeki ayarlarda 26 ve 12 yi siz de benim gibi görmüşsünüzdür. Buradaki 26 sayısı geçmişte piyasaların cumartesi günleri de açık olması, sadece pazar günlerinde işlem yapılmaması sebebiyle, bir ayı 30 gün kabul edip 4 gün tatili düşerek son 1 ayın üstel hareketli ortalamasının hesaplanması amaçlanmıştır. 12 ise 2 haftalık süreyi baz almaktadır. Günümüzde piyasalarla ilgili tatil günleri olanlar var kripto para piyasası gibi 24 saat açık olan piyasalarda var. Bunları göz önünde bulundurarak da arttırıp azaltma gerçekleştirilebilir. Bu konuda önemli olan bir hususu daha belirteyim. Bar sayısını artırmak indikatörde gecikmeye, düşürmek ise hatalı sinyallere sebebiyet verebiliyor. Akılda kalıcı olması maksadıyla bunu da basit bir örnekle açıklayayım. Gözünüzün önüne 20 barlık ve 200 barlık bir basit hareketli ortalamayı getirin. Fiyat 20 barlık basit hareketli ortalamayı 200 barlık hareketli ortalamaya nazaran daha çabuk aşağı ve yukarı keser. Bar sayısının yüksek olması uzun bir dönemi hesapladığı anlamına gelir. Ne kadar çok artırırsanız işlemde o kadar gecikme gerçekleşir. Bar sayısının düşürülmesi ise daha fazla hatalı sinyal üretir. Örneğin 10 barlık bir hareketli ortalama 20 barlığa nazaran biraz daha fazla aşağı ve yukarı kesecektir. Makul düzeyde ve mantığa dayalı olarak arttırıp azaltmak gerek diye düşünüyorum : ) Bunlarda sizi ikna etmediyse doğru ayar ve zaman dilimlerini bulmak için tradingviewin indikatörler bölümünden stratejilere bakarak, indikatörlerin backtestlerinide yapabilirsiniz. Hangi zaman diliminde hangi ayarda ne kadar kazandırmış görebilirsiniz. Umarım faydalı olur.
Bu fikir yazısı da dâhil paylaştığım bütün fikir yazıları kendi kişisel görüşüm olup her hangi bir yatırım tavsiyesi niteliği taşımamaktadır.
Hangi zaman çerçevesinde işlem yapmalısınız? ⌛️Selam herkese 👋 Bugün yatırım stratejinizi olşuturmaya yardımcı olacak bir yazı ile geldik karşınıza. Toplanın bakalım!
Bugün farklı zaman çerçevelerine bir göz atalım. Her bir zaman diliminin artıları ve eksileri nelerdir? Artık finansal piyasalarda işlem yapmanın milyonlarca farklı yolu var. İşlem yaptığınız zaman dilimi performans sonuçlarınızın en önemli etkenlerinden biridir. Bu yazıyla elde etmeye çalıştıkları şeye göre belki de yanlış piyasada işlem yapan bazı yeni yatırımcılar için netlik sağlamaya çalışacağız. Piyasaya kar elde etmek amacıyla giren birçok insan görüyoruz (yani, belli ki) ve aynı zamanda zaman özgürlüğü kazanmak istedikleri halde çoğunluğu 1 dakikalık, 5 dakikalık ve 15 dakikalık çizelgelere doğru yöneliyor gibi görünüyor. Fakat ne yazık ki bunlar başarılı olsanız bile size zaman özgürlüğü sağlamayacaktır. Scalp (gün içi) metodunun salgılattığı adrenalini tabi ki anlıyoruz. Bu daha sonra insanların hızlı zengin olma hissine kapılmalarına neden olabilir. Fakat gerçekçi olmak gerek. Artıları ve eksileri en doğru şekilde analiz edelim ve bir yatırımcı olarak size gerçekten neyin fayda sağlayacağını bulmaya çalışalım.
SCALP
Scalping metodu, Forex piyasasına giren tüm yatırımcılar arasında kesinlikle en sık kullanılandır. Forex piyasası gün içi ticaretin reklamını çok daha fazla yapar çünkü komisyonlar ve spreadler diğer piyasalarda işlem yapmaya kıyasla son derece uygun fiyatlıdır. Scalper olarak da bilinen gün içi yatırımcılar, piyasalarda genellikle bir dakika ile 15 dakika arasında daha düşük zaman dilimlerinde işlem yaparlar, alım satımlar bir günlük seans boyunca yapılır ve genellikle günün sonunda kapanır. Genellikle bu yatırımcıların, gözlerini ayırmadan grafiklerin önünde oturdukları ve işlem yaptıkları tipik olarak sekiz veya dokuz saatlik bir pencereye sahip olduklarını görürsünüz.
Yüksek sıklıkta alım satım, harika adrenalin hissi, farklı piyasalarda daha fazla fırsat, gece uyurken yastığınıza risk taşımamak. Ayrıca yıllık kazancınız için bir veya iki büyük şansa dayanmazsınız.
Bunların yanı sıra, birçok eksileri de var. Scalp yaparken işlem maliyetleri çok daha yüksektir. Spreadleri dahil etmeniz gerekir ve nadiren de olsa komisyonlar bazen karınızı tüketebilir. Zihinsel ve duygusal olarak son derece zor bir iştir. Hatta alacağınız risk konusunda hızlı tepki kararları verebilecek kadar disiplinli olmanız gerekir. Yukarıda bahsedildiği gibi, diğer işlem sistemleri ve zaman çerçevelerinden farklı olarak, bir işlem seansı boyunca oldukça fazla zaman ve konsantrasyon gerektirir, bu yüzden zaman özgürlüğünün peşindeyseniz, scalp işlemler sizin için en iyi seçenek olmayabilir.
SWING
Birçok insan ana kariyerleri ne olursa olsun bunu yarı zamanlı olarak yapabildiğinden, Swing metodu yaygın bir işlem yapma yöntemidir. Swing yatırımcıları, piyasaları orta vadeli bir zaman diliminde, genellikle bir saat ila dört saatlik grafik arasında (bazen biraz daha yüksek bir zaman çerçevesine doğru) işlem yapar. İşlemleri saatler ile bir hafta arasında taşır ve piyasadaki daha büyük hareketlerden kar elde etmeye çalışırlar.
Swing işlem yapmanın artıları nelerdir? Bolca fırsat var, ayrıca arkanıza yaslanıp analizinizi baştan sona düşünmek için fazlasıyla zamanınız var. Az önce dediğimiz gibi tam zamanlı işinize devam edebilirsiniz ve mesai saatlerinden sonra borsada işlem yapmaya devam edebilirsiniz. Ayrıca scalp işlemlere kıyasla çok daha düşük işlem maliyetleri vardır: Piyasadaki daha büyük hamleleri hedeflediğiniz için spread ve komisyonlar sizi karınızdan etmez.
Peki eksileri? Swing işemler, bizi gece riski ile tanıştırır. Bir noktada uyumanız gerekecek ve bu süre içinde açık pozisyonlarınız olabilir. İşte bu, piyasaya tepki veremeyeceğiniz bir risk penceresidir. Ayrıca birçok insanın açık pozisyonları varken uykularını kaybetme eğiliminde olduklarını tahmin etmek zor değil. Haber bültenleri karar verme sürecinizi etkilemeye başlar. Ekonomik takvimini takip etmeniz gerekecek. Uzun süre pozisyonlarda kalabilmek için çok daha fazla sabır gerekiyor. Duygularınız genel önyargınızı etkilemeden kararlar almanız gerekecek.
UZUN VADE
Son olarak, uzun vadeli yatırım metoduna bakalım. Buna kısaca tek kelimeyle yatırım diyoruz çünkü bu sistemde piyasaları haftalık veya aylık gibi daha yüksek zaman çerçevelerinde takip etme eğilimindeyiz. Alım satımlar, piyasanın gerçekten büyük temel hareketlerinden kar elde etmek amacıyla haftalarca ve bazen aylarca sürebilir.
Uzun vadeli yatırım yapmanın avantajları, her gün piyasayı izlemek zorunda kalmamanızdır. Düşük zaman dilimleri, geri adım atmanıza ve net bir şekilde düşünmenize olanak tanıyan uzun vade analiziniz için hiçbir şey ifade etmez. Çok daha az işleminiz olduğundan çok daha düşük işlem maliyetleriniz var. Alım satımlarınız hakkında düşünmek için ve farklı haber bültenlerine veya piyasa önyargısındaki değişikliklere tepki vermek için çok daha fazla zamanınız var.
Uzun vadeli yatırım yılda çok az fırsattan ibarettir. Temel analiz bilgisi %100 gereklidir. İhtiyacın olmadığını söyleyen insanlar olsa da, temel analiz bilgisi gereklidir. Büyük sabır ve haftalarca veya aylarca piyasada sadece seyirci olma yeteneği gerektirir. Daha fazla satın alma gücü için daha büyük bakiye gerektirir, böylece uzun süreler boyunca birden fazla pozisyon açabilirsiniz. Son olarak, bakiyenizi büyük bir kar seviyesine getirebilecek çok fazla işleminiz olmadığı için sık sık zararla kapanan aylar yaşayacaksınız. İnancınızı kaybetmeyin.
Umarım bu yazı, birden fazla zaman dilimi kullanan yatırımcılara hangi metodun kendilerine daha uygun olduğuna dair biraz netlik kazandırmıştır. Yatırım ile ilgili hedeflerinizin ne olduğunu gözden geçirin. Nereye varmak istiyorsunuz? İşlem yaptığınız zaman çerçevesi gerçekten hedefinize varmanıza izin verecek mi? Piyasada yarı zamanlı bir yatırımcı olarak bulunuyorsanız ve birçok insanın reklamını yaptığı o zaman özgürlüğüne sahip olmayı çok istiyorsanız belki daha büyük zaman dilimlerini denemenizde fayda olacaktır. Scalping'i seviyorsanız ve bunun için mesai harcamaya istekli iseniz bu yatırım metodu sizin için en iyisi olacaktır. Her metodu deneyin ve size en iyi geleni seçin!
Bu yazının sizin için yararlı olduğunu ve yardımcı olacağını umuyoruz.
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Bitcoin ve İtibari Para 💸💸Selam herkese 👋 Bugün sizin için Bitcoin ve İtibari para hakkında bilgilendirici kısa bir içerik hazırladık. Yazıya atlamaya hazır mıyız? Başlayalım!
Birçoğumuz mevcut para sistemimizi sorgusuz kabul ediyoruz çünkü hayatımızda bir tek bu sistemi gördük. Günümüzde sadece bu sistemi tanıdığımızda gıda fiyatlarının eğlenceye kadar her şeyin fiyat artışını doğal bir fenomen olarak görüyoruz. Ne yazık ki, çok uzun süre bir şeye alışınca, yeni bir sistemin herkes için daha iyi olacağına inanmakta zorlanıyoruz.
Bitcoin, dünyanın ilk merkezi olmayan dijital para birimidir. Bitcoin bir merkez bankasına sahip değildir ve merkeziyetsiz yapısı özgün bir finansal sistemin yaratılmasına imkan tanımıştır. Blockchain teknolojisi yüksek seviyede güvenlik, kullanılabilirlik ve birçok diğer fayda sunar.
Kriptoya yeni başlayanların en çok zorlandığı şeylerden biri Bitcoin gibi kripto varlıkların nasıl ve neden değer taşıdığını anlamaktır. Bu varlıkları destekleyen fiziksel bir varlık yoktur ve madencilik kavramı çok kafa karıştırıcı olabilir. Hepimizin gündelik olarak kullandığı itibari parayı düşünün. Banknotlarımız artık altınla ya da başka varlıklarla destekli değildir. Borç aldığımız para, kısmi rezerv bankacılığı sayesinde çoğu zaman ekrandaki rakamlardan ibarettir. Devletler ve Federal Rezerv gibi merkez bankaları yeni paralar basabilir ve ekonomik mekanizmalar aracılığıyla para arzını artırabilir. Peki itibari para neden değer taşır?
İtibari para, bir devlet tarafından çıkarılan ve resmileştirilen paradır. Banknotları, madeni paraları ve banka hesaplarımızdaki dijital rakamları kullanarak değer takası yaparız. Geçmişte kağıt paralar bankalarda altına ya da diğer değerli metallere çevirilebiliyordu. Bu sistem para birimlerinin değerinin eşit miktarda altınla destekli kalmasını garanti altına alıyordu. Fakat ülkelerin büyük çoğunluğu altın standardını kullanmayı bıraktı ve bu standart artık parasal sistemimizin temelini oluşturmuyor.
Altın standardının kaldırılmasıyla, artık görünüşe göre değeri olmayan bir para birimine sahibiz. Fakat para halen gıda harcamalarını, faturaları, kirayı ve diğer her şeyi ödemek için kullanılmaktadır. Çünkü itibari para değerini toplu güvenden alır. Dolayısıyla, bir hükümetin başarılı olmak ve güveni yüksek seviyede tutmak için itibari parayı güçlü bir şekilde desteklemesi ve başarıyla yönetmesi gerekir.
Bir merkez bankası tarafından kontrol edilen herhangi bir para birimi, büyük resmi düşündüğünüz zaman gerçek anlamda sağlam değildir. Öyle ki, itibari paranın altın standarttan çıkarılmasından bu yana itibari paranın değerinin yavaş yavaş azalmıştır. Hiper enflasyon ve başarısız para politikaları nedeniyle hükümete ya da merkez bankasına güven kaybedildiğinde sistemin nasıl bozulduğunun birçok örneğini yakından olmasa da haberleri izleyerek yaşadık.
Kripto varlıklar ise kafamızdaki standart para fikriyle bazı ortak özelliklere sahip olsa da önemli farklar da barındırır. Tabi ki, bir kripto varlığın değerinde de güven önemli bir rol oynar. Fakat, Bitcoin'in değeri öncelikle, hiçbir oluşumun veya otoritenin kontrol edemediği ilk dijital para birimi olmasından geliyor. Bitcoin'in arzı, ağdaki tüm katılımcıların üzerinde anlaşmaya vardığı protokol ile sabitlenmiştir. Yeni Bitcoin’lerin dünyaya dağılım oranı, son Bitcoin'in oluşturulacağı yaklaşık tarih gibi detaylar herkesçe bilinir.
Bitcoin'in dahice tasarlanmış özellikleri, hükümetlerin para birimlerini ağır bir şekilde manipüle ettiği en istikrarsız ekonomilerde insanların yaşamlarında olumlu bir etki yaratıyor. Bazı ülkeler, hükümetlerinin kendi para birimlerinden çok fazla miktarda para bastığı dönemleri yaşadılar ve de yaşamaya devam ediyorlar. Merkezi olmayan bir para biriminin gelişmiş ülkelerde yaşayan insanlar için neden değerli olduğunu anlamak genellikle daha zordur, çünkü bu tarz toplumların parası enflasyona daha dirençlidir ya da öyle görünmektedir. Dünyanın gelişmiş ülkelerindeki insanların Bitcoin’in neden değerli olduğunu anlamaları için itibari para sisteminin neden güvenilir olmadığını anlamalıdırlar. Politik kontrolden, baskıdan ve aşırı enflasyondan arınmış bir para ve bu şartlar altında yaşayan herkes için güvenli bir limandır. Siz hangi tarafı seçiyorsunuz?
Bu yazının finansal kararlarınızı etkilememesi için kendi araştırmanızı yapın 🤝
Bu yazının sizin için yararlı olduğunu ve yardımcı olacağını umuyoruz.
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Alım Satım Performansı Psikolojisi: Bölüm 1Zorluk ne kadar büyükse, üstesinden gelmedeki zafer de o kadar büyük olur. Becerikli pilotlar itibarlarını fırtınalardan ve tayfunlardan korurlar.
- Epiktetos.
Selam millet! 👋
Bu hafta, daha az tartışılan bir konuya girmenin ilginç olacağını düşündük: performans psikolojisi - ve bunun İşlemle ilişkisini tartışmak. Spesifik olarak, şu soruya bakacağız: Bir işlemcinin diğerine oranla performansı gerçekten artıran nedir?
Süreç açısından bakıldığında, yatırımcıların olmak istedikleri yere ulaşmak için gerekli adımları daha iyi anlamak için diğer performans disiplinlerinden (spor gibi) alabilecekleri pek çok şey vardır. Hadi atlayalım!
Zaman, uzmanlığın ortak öğesidir ⏰
Ustalık zamanla kazanılır. Önce keşif, ardından bilgi oluşturma, ardından iyi yapılandırılmış uygulama yoluyla.
Uzmanlık için gereken büyük miktarda zaman ve çaba harcamak için, bir kişi tipik olarak alanıyla duygusal olarak bağ kurar ve uzun vadeli bir ilişki yaratır.
Neredeyse tüm son derece yüksek performanslı işlem yapanlarda mevcut olan, işlemin kendisine göreceli, içsel bir sevgidir. Bu, çizelgeleri analiz etmeye, stratejiler üzerinde çalışmaya, pazarlara bakma ve parçaları kafanızda birleştirmeye çalışma sevgisi ile anlamına gelir. Bu çerçevede - İşlem bir iş değil, bir ZANAAT . Sadece statüyü, yaşam tarzını veya geliri seviyorsanız, muhtemelen mesleğin gerçek zirvelerine ulaşamayacaksınız. En yüksek performans gösteren işlemciler, alım satımlarında saatler harcarlar; İSTEDİKLERİ için değil, SEVDİKLERİ için.
Bir boşluk bulma ❤️
Büyükler çok çalışarak büyük olmazlar; çok çalışıyorlar çünkü harika bir yer buluyorlar: yeteneklerini, ilgi alanlarını ve hayal güçlerini yakalayan bir alan. Dünyanın en iyi atıcısı korkunç bir vurucu olabilir.
Yolculuğunuzun başlarındaysanız (veya kaybolduysanız), dikkate alınması gereken bir şey, gerçekten yankı uyandıran bir alan bulmaya çalışmaktır. Hastaneler ve bankalar, yeni gelenleri farklı deneyim türlerine maruz bırakmak için rotasyon programlarına sahip olduğundan, diğer mesleklerdeki ve kurumsal olarak finans içindeki alanlara büyük önem verilmektedir.
O zaman neden bireysel işlemciler bunu yapmıyor? Düşüncenizi merkeze almanın harika bir yolu, kendiniz için bir rotasyon programı oluşturmaktır. İşte en popüler varlık sınıflarının ve işlem tarzlarının bir listesi. Her birine bir google verin veya burada TradingView'de fikirler arayın ve en güçlü şekilde yankı uyandıran şeyleri görün. Her gün yapmayı sevdiğiniz bir şeyi gerçekten bularak kendinizi uzun vadeli ustalık için hazırlayın.
Likit Varlık Sınıfları:
-Hisse senetleri
-Para birimleri
-Kripto para birimleri
-Vadeli işlemler
-Sabit Gelir
- Volatilite
Stiller (Zaman Çerçevesi):
-Gün içi - bekletme süresi saniye ila saattir
-Swing - tutma süresi günlerden haftalara kadardır
-Pozisyon - tutma süresi haftalar ila aylardır
Sizin mizacınıza hangi tutuş tarzı uyuyor? Hangi konuları öğrenmekten hoşlanırsınız?
Öğrenme Süreci ✅
İşlem yapmakta ve hayatta, "Pratik yapmak mükemmelleştirir" sözünü sık sık duyarız. Daha iyi bir söz "Mükemmel uygulama mükemmelleştirir" olabilir. Antrenman süresinin nasıl yapılandırıldığı, beş yıllık deneyime sahip bir sanatçı ile beş kez tekrarlanan bir yıllık deneyime sahip biri arasındaki farkı yaratır. Yani; pratiğinizi nasıl yapılandırmalısınız?
Performans psikolojisinde "öğrenme döngüsü" olarak bilinen bir kavram vardır. Üç bölümü vardır.
Performans -> Geribildirim -> Öğrenme (tekrarlanır).
Bu çok önemlidir, çünkü geri bildirim iyileştirmenin anahtarıdır. Alım satım tek başına yapılan bir spordur, bu da yansıtmaya izin veren bir geri bildirim sürecinin nasıl dahil edileceğini bulmanın kesinlikle kritik olduğu anlamına gelir.
K/Z geri bildirimdir, ancak geri bildirim mekanizmanız olarak tek başına bununla ilgili bazı sorunlar olabilir. En iyi görünen işlemleri gerçekleştiren en iyi işlemciler bile belirli günlerde varyansın karşı tarafında olabilir. Süreç kraldır. K/Z ile ilgisi olmayan performansınızdan geri bildirim alın, böylece karar verme sürecinizdeki girdileri takip edebilirsiniz. Bazı işlemciler bol miktarda not alır, bazıları ekranlarını kaydeder ve bazıları K/Z ile ilgili olmayan veri noktalarını kaydeder (uyku saatleri, sıvı alımı, ruh hali, vb.).
(Bu amaçla kullanabileceğiniz grafiklerde yerleşik bir not özelliğimiz var.)
Ustalık oluşturmak için uzun vadeli bir plan oluşturmak amacıyla tüm bu öğeleri bir araya getirirseniz, şöyle görünmelidir:
1.) İşlem hakkında gerçekten neyi sevdiğinizi öğrenin
2.) Daha derinden keşfedin
3.) Zamanla ona bağlı kalın ve içsel zevkinizin inişler ve çıkışlar boyunca sizi motive etmesine izin verin
4.) Bu süre boyunca performansınızı, kendiniz için geri bildirim oluşturabileceğiniz şekilde yapılandırın.
5.) Sürecinizi sürekli iyileştirmek için bu geri bildirimi dahil edin. Öğrenme döngülerinin uzun vadeli performans motorunuz olmasına izin verin.
-
Umarım okurken keyif almışsınızdır ve dışarıda güvende kalın!
- TradingView Ekibi
P.S. Son haberleri almak ve en büyük piyasaları takip için şimdi bizim telegram kanalımıza (t.me) katılabilirsiniz. Saygılarımla
Harika fikirler yayınlamanın ipuçları 🚀Selam herkese 👋 Bugün size TradingView Topluluk İşlem Fikirleri akışında harika analizler yayınlamanın ipuçlarını göstereceğiz. Sahne ışıklarını kendimize çevirmeye hazır mıyız? Hemen başlayalım!
Öncelikle, harika fikirler yayınlamak ve çok sayıda beğeni ve yorum almak için ilk adım, yayınlarınızın herkese açık olarak işaretlenmesidir. Dikkat: Kullanım Koşullarının ihlali durumunda TradingView moderatörleri analizinizi gizleyecektir. En yaygın durumlar, yazarların kendi kendini tanıtmayı amaçlayan sosyal medya veya web sitelerine bağlantılar veya referanslar sağladığı durumlardır. Gizlenen fikirler tekrar görünür hale getirilemez, bu da analiz etmek ve yayınlamak için harcadığınız zamana ve emeğinize yazık demek, değil mi? Bunun olmasını önlemek için lütfen Kullanım Koşullarını dikkatlice okuyun.
TradingView grafik üzerinde iyi bir analiz ve iyi bir açıklama sunan fikirleri Editörün Seçtikleri olarak işaretleyerek, büyük bir kitleye göstermeyi amaçlamaktadır. Bunu başarmak için dikkat etmeniz gereken bazı noktalar:
❌ BÜYÜK HARFLERLE yazılmış bir başlık veya açıklama
❌ Grafikte çok az veya hiç analiz yok
❌ Eksik açıklama
❌ Açıklama kısmında sosyal medya hesapların bağlantı linkleri mevcut
❌ Yayınlandığı siteden farklı bir dilde yayınlanıyor (tr.tradingview’da yayınlıyorsanız analiz Türkçe olmalı)
Peki iyi bir analiz nasıl olmalı? Bunu daha açık hale getirmek için, her kategoride iyi ve biraz daha geliştirilmesi gereken iki fikri örnek olarak sunacağız.
Tüm Analizler
Denge: açık, dağınıklık yok, profesyonel, çok fazla değil.
İyi:
Geliştirme gerek:
Teknik Analiz
Fikri açıklayan çizimler ekleyin. En az iki analiz aracı veya iki neden, örneğin bir destek seviyesi ve mum çubuğu deseni veya bir trend çizgisi ve bir gösterge vb. Yeterince kullanın, ancak çok fazla değil!
İyi:
Geliştirme gerek:
Yatırım Fikri
Fikre belirli bir beklenti ekleyin ve düşüş veya yükseliş beklentinizi açıklayın. İnsanlara işlem çıkış veya giriş noktasının nerede olduğunu bildirdiğinizden ve işlemin ne kadar süreceğini belirttiğinizden emin olun.
İyi:
Geliştirme gerek:
Temel Analiz ve Piyasa Yorumları
Sağlam muhakemeye dayalı genel eğilimi ve yaklaşık fiyat yolunu sağlayın.
İyi:
Eğitim Yazıları
Teknik, temel veya makro analiz için yöntemin ayrıntılı açıklaması.
İyi:
Piyasalar Arası Analiz
Buna Kaplama veya Oran analizi dahildir. Yeterli açıklamayla yönsel bir hareket isteyin.
İyi:
Metin Analizi
Topluma faydalı ve bilgilendirici olmalıdır. Örneğin: eğitim materyali, bir köşe yazısı veya kişisel bir deneyim.
İyi:
İyileştirilmesi gerekiyor:
Belirli Teknik Analiz türleri için daha ayrıntılı öneriler:
Harmonik Desenler
Fiyat, C noktasından D noktasına giderken en azından B noktasını geçmiş olmalıdır. Veya görünümü destekleyen başka teknik araçlar olmalıdır. Fibonacci oranlarını göstermek için TradingView yerleşik araçlarını kullanın.
İyi:
İyileştirilmesi gerekiyor: :
Çift tepeler
İkinci tepeyi tamamlamayan ve yaka çizgisine giden desenler, çift tepe olarak nitelendirilmemelidir. Çift dipler için de geçerlidir.
İyi:
Geliştirilmesi gerekiyor:
Baş ve omuzlar
Sağ omzu tamamlamayan ve boyuna doğru ilerleyen desenler uygun değildir. Ters Baş ve Omuzlar için de geçerlidir.
İyi:
Geliştirilmesi gerekiyor:
Yalnızca Gösterge Analizi
İyileştirilmesi gerekiyor:
Elliot Dalga Analizi
En yaygın ve en çok kullanılan kaynak: www.elliotwave.com. Buradaki kurallara uymalıdır.
İyi: Net ve açık bir yatırım giriş noktası:
İyileştirilmesi gerekiyor: Dağınık
Bu yönergelere uymak, yalnızca daha iyi ve daha uygulanabilir fikirler üretmekle kalmaz, aynı zamanda fikrinizin birçok kişiye ışık olma şansını artırabilir.
Bu kılavuzun sizin için yararlı olduğunu ve yardımcı olacağını umuyoruz.
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Bir yatırımcı olarak nasıl başarısız olunurSelam millet! 👋
Son birkaç hafta içinde, piyasaları öğrenme koşulları , işlem aklını oluşturma ve daha fazlasını işledik. Bugün tam tersini yapmanın eğlenceli olacağını düşündük. Topluluğun sağlam, profesyonel işlem uygulamaları oluşturmasına yardımcı olmaya çalışmak yerine - sıfırdan kaybeden bir işlemci tasarlamaya çalışalım! Kaybedilen bir sonuç elde etmek için hangi nitelikleri/kararları teşvik etmemiz gerekecek?
Teorik olarak, piyasa sadece bir olasılıklar oyunudur. Yatırımcılarımızın kaybedeceğini nasıl garanti edebiliriz? Görünüşe göre, kaybetmenin kaçınılmaz bir sonuç olmasını sağlamak için birleştirebileceğimiz birkaç kolay davranış var.
1 Numara: Riski asla tanımlamazlar 🤷🏼♂️
Ticarette insanlar genellikle "Risk yönetimi", "Riskinizi tanımlama" veya "Çıraklığınızı tanımlama" hakkında şeyler söylerler, ancak bazen yeni bir işlemci olarak insanların ne hakkında konuştuğunu belirlemek zor olabilir. Riskimi tanımla? Nasıl? Neden bahsediyorsun? Bu aslında ne anlama geliyor?
Basitçe söylemek gerekirse, riskinizi tanımlamak, bir işlem/yatırımda *nerede* yanıldığınızı bulma sürecidir.
Aktif işlemciler için, son zamanlardaki en düşük veya en yükseği seçmek ve "Bu fiyat düşerse, o zaman işlemden çıkıyorum. Bu varlıkta sahip olduğum kısa vadeli okuma artık geçerli değil. Bu kadar basit olabilir. Veya bundan sonra ne olacağını bildiğimi sanmıyorum." Daha çok pozisyon işlemcisi biri için, "Bu pozisyonda olduğum herhangi bir noktada sermayemin %10'undan (veya yüzde birinden) fazlasını kaybetmek istemiyorum" demek kadar basit olabilir. "Girişimi yeterince iyi seçtim ki %10'luk bir düşüş (veya %x), şu veya bu nedenle tezimin artık geçerli olmadığı anlamına gelebilir." ifadesi de çok basit olabilir.
Nakit yönetimi / portföy yönetimi perspektifinden, riskinizi tanımlamanın başka bir boyutu daha vardır: En kötü senaryoda toplam sermayenizin ne kadarını potansiyel olarak kaybetmek istiyorsunuz? Her işlem sermayenizin %50'sini riske atmalı mı? %20? %5? %1? Durmadan önce toplam paranızın ne kadarını kaybedeceksiniz?
Kaybeden bir işlemci olduğundan emin olmak için, pozisyon boyutlandırma, zarar durdurma veya hesap zarar durdurma için bir planlarının olmaması önemlidir. Bu şekilde, herhangi bir tutarlılıkları olmayacak ve kaçınılmaz olarak oyunu sonsuza dek alt üst edecek birkaç büyük kayıp alacaklar.
2 Numara: Çok fazla kaldıraç kullanıyorlar 🍋
1 Numara ile birleştirildiğinde, çok fazla kaldıraç kullanmak, para kaybetme sürecini hızlandırmanın harika bir yoludur. Zamanın %50'sini kazanan bir stratejinin sonraki 100 işlemde istatistiksel olarak 7 ticaret kaybetme serisiyle karşı karşıya kalacağı göz önüne alındığında, boyutu büyütmek ve kaldıraç kullanmak, zorlu bir yama geldiğinde tüm sermayenizi kaybetmenizi sağlamak için harika bir yoldur. Alım satımların kaybetmeyi beklediğiniz miktarı aşmasına izin vermek, bu süreci hızlandırmanın harika bir yoludur, çünkü kaldıraç eklenmesiyle, yok olmadan önce işlerin yalnızca %50, %20, %10 vb. aleyhinize olması gerekir. Sıfırı riske atamazsınız.
Dünyadaki en agresif hedge fonlarının, FX işleminde bile tipik olarak 5-8x'ten fazla kaldıraç kullanmadığını göz önünde bulundurursak, kaybeden yatırımcımızın ölümlerini hızlandırmak için en az 10-20x kaldıraç kullanmasına ihtiyacımız olacak.
3 Numara: Stratejiden stratejiye atlıyorlar 🐰
Bruce Lee bir keresinde şöyle demişti: "Bir kere 10.000 tekme çalışmış olan adamdan korkmam ama bir tekmeyi 10.000 defa çalışmış adamdan korkarım."
Bu örnekte, yetersiz olsa bile tek bir stratejiye bağlı kalmak, bir tekmeyi birçok kez uygulayan adamdır. Strateji atlama yapan işlemci, oradaki hemen hemen her tekmeyi denemiş, ancak hiçbirinde ustalaşmamış olandır. İşlemcimizin kaybeden bir tacir olmasını sağlamak için, hiçbir zaman herhangi bir ustalık geliştirmemelerini ve stratejiden stratejiye geçiş yapmaya devam etmelerini sağlamalıyız. İşlemcimizin önünde sürekli olarak yeni bir strateji, gösterge veya ticaret tarzı sallamamız gerekiyor. Bu nedenle, tüccar hangi stratejiyi seçerse seçsin, optimal olmayan ticaret yürütme, genel olarak zayıf piyasa anlayışı ve genel bir nüans ve anlayış eksikliği dışında bir şeye sahip olmak için gerekli saatlerden yoksun olacaktır.
1 numara ve 2 numara ile birleştiğinde, bu işlemcinin karlı olması neredeyse imkansız olacak.
--
İşte karşınızda; Tacirin başarısız olmasını sağlamanın 3 yolu. Herhangi birini tanıyor musun?
Bunu yazarken ümidimiz, kimseyi piyasalara karışmaktan caydırmak değil, başlarken edinebileceğimiz bazı kötü alışkanlıklara sürekli olarak ışık tutmaktır. Bir işlem yapan birey olarak kariyerinizi engelleyebilecek ve kötü alışkanlıklar yaratabilecek çaylak hatalarından ve kötü uygulamalardan kaçınmak - hayır! Beğenip beğenmediğinizi bize bildirin, biz de bazı ticari "en iyi uygulamalardan" geçen bu gönderilerden daha fazlasını yapmaya devam edeceğiz.
İyi haftalar!
- TradingView Ekibi ❤️
Finansal Özgürlük 🗽Selam herkese 👋 Bugün muhtemelen hepimizin hayat hedeflerinde bulunan finansal özgürlükten bahsedeceğiz. Hazır mıyız?
Birçok insan yapılan birçok uyarıya rağmen finansal köleleşme ve kredi kartı kırbacının mağduru oldu, dayanılmaz bir borcun altına girdi. Bu katastrofik başarısızlığın her kişinin hayatını uzun yıllar boyunca etkisi altında bıraktığı acımasız bir gerçek. Finansal durum, hayatımız boyunca atacağınız ve atmak istediğiniz hemen her adımı doğrudan etkiler.
Birçoğumuz hayat pahalılığından ve yaşam koşullarından şikayet etme hakkı buluyoruz kendimizde. Ancak, can acıtıcı gerçek şudur ki hepimiz bu durumdan sorumluyuz. Dünya’daki tüm kaynaklara, bilgiye ve erişime sahip olmamıza rağmen kendimizi finansal açıdan eğitmeyip, finansal bilinç oluşturamadık. Bu yüzden de günümüzde inanılmaz bir gelir eşitsizliğine maruz kalıyoruz. Yaşadığımız bu gelir eşitsizliği de giderek artıyor. Finansal özgürlüğe kavuşmak ancak finansal okuryazarlığın önemini anlamamız ile mümkün olabilir.
Finansal özgürlük sizin için ne ifade ediyor? Sanırım bunu, kendinizi istemediğiniz sürece çalışmanız gerekmeyen bir finansal durumda bulmak olarak tanımlayabilirsiniz. Nihayetinde özgürlük, mali durumunuzun ve yaşam seçimlerinizin kontrolünün sizde olduğu anlamına gelir.
Kabul görmüş bir tanımı ise; Finansal özgürlük, bir kimsenin çalışmak zorunda kalmadan veya başkalarına bağımlı olmadan, yaşamının geri kalanında yaşam giderlerini karşılamaya yetecek gelire veya servete sahip olma durumudur.
Birçok kişi kendilerini bir kutuya hapsedilmiş ve yaşamlarında herhangi bir kontrolden yoksun hissediyorlar. Elinizde olsaydı bir alternatif seçmez miydiniz? Kendiniz ve aileniz için istediğiniz yaşam tarzını karşılayabilecek yeterli birikime, yatırıma ve nakit paraya sahip olmak birçok insan için önemli bir hedeftir.
Efsane yatırımcı Warren Buffett’ın zamanında dediği gibi:
“Kendinizi bir çukurda bulursanız yapmanız gereken şey kazmayı bırakmaktır.”
Peki bunu nasıl yapabiliriz? Finansal özgürlüğe ulaşmak için para biriktirme alışkanlıkları edinmek, küçük ölçekte bir özgürlük için izlenebilecek ideal bir yöntemdir. Fakat daha esnek ve daha özgür bir finansal duruma ulaşmak için önce birkaç adım atmalı, ardından da pasif gelir sağlayacak bir yatırım yapmalısınız.
Nereden başlamalıyız?
Mevcut finansal durumunuzu tespit edin. Toplam gelirlerinizden toplam giderlerinizi çıkararak durumunuzu analiz edin. Eğer negatif bir durumdaysanız, giderlerinizi gözden geçirin. Zorunlu olmayan harcamalardan feragat etmeyi göze alın, gereksiz tüm harcamalarınızı kesin. Varsa kredi borçlarınız veya kredi kartı borçlarınız, kapatın.
Ay başında bütçe planı, ay içerisinde de bütçe takibi yapın. Finansal durumunuzu sürekli olarak izleyin.
Doğrudan finansal özgürlük hedefi yerine bu özgürlüğü sağlayabilecek adımları hedef olarak belirleyin. Gerçekçi, ölçülebilir, spesifik ve makul hedefler belirleyip o noktaya ulaşmanızı sağlayacak birikimler ve yatırımlar yapın.
Bu adımları uygulayarak paranın büyük bir endişe olmaktan çıkacaktır ve finansal özgürlüğünün basamaklarını aşama aşama geçeceksiniz. Bu basamaklar nelerdir?
Hayatta kalma: Finansal özgürlüğe giden yolda başlangıç seviyesidir. Geçimi sağlamak için, yaşamak için gerekli masrafları (yiyecek, giyecek, kira, vs) çalışarak elde etmek. Daha yüksek bir finansal özgürlük düzeyine çıkabilmek için, tasarruf kapasitesini artırmak, yeni gelir kaynakları bulmak ve borçları ödemek gerekecektir.
İstikrar: Bu aşama, bireyin belirli bir süre boyunca hayatta kalmasını sağlayacak bir birikimin veya finansal desteğinin olmasıyla başlar. Hayatta kalabilmek için çalışmaya bağlı olmaya devam ederler, ancak hayatta kalma düzeyinde olanlardan daha fazla tasarruf kapasiteleri vardır. Varlıkları olmamasına rağmen, yatırıma biraz ilgi göstermeye başlarlar.
Emniyet: Gayrimenkul yatırımlarının, hisse alım satımının veya yeni girişim fikirlerinin gerçekleşmeye başladığı aşama. Bu durumda, yatırımlardan elde edilen gelir, yaşam maliyetini sürdürmeye henüz yeterli değildir, fakat şimdi, finansal destek istikrar seviyesinden daha yüksek. Bu durumda, finansal özgürlük derecesine ilerlemeye devam etmek için, yatırımlara ilişkin eğitim almak ve bunları artırmak tavsiye edilir.
Finansal özgürlük: Bu durumda, kişinin yaşamını sürdürmek için artık bir maaşa bağlı değil çünkü yatırımlar büyük bir gelir kaynağı haline gelmiştir. Bu adımda genelde finansal alanda önemli bir eğitime sahip insanları buluyoruz.
Mutlak finansal özgürlük: Maksimum derecede finansal özgürlükle karşı karşıyayız. Pasif gelir o kadar yüksek ki, yaşam maliyetini fazlasıyla karşılıyor. Böylece, bu fazla gelir, daha da yüksek getiri elde etmek için yeniden çalıştırılabilir. Mutlak finansal özgürlük, finansal bağımsızlık olarak da bilinir.
Siz kendinizi hangi aşamada buluyorsunuz? Bir sonraki basamağa geçmek için hangi adımları uyguluyorsunuz? Hikayenizi yorumlarda anlatabilirsiniz 🙌
Umarız bu paylaşımımızı beğendiniz ve faydalı bulmuşsunuzdur 💪
Sevgiler, TradingView Ekibi 💖
Ayı piyasaları hakkında hatırlanması gereken 4 şeySelam millet! 👋
Vay, ne fena bir 5 ay. Tahtanın her yerindeki varlıklar, şurada burada bazı büyük aylık mumlarla tütsülendi. Kripto yatırımcıları için Bitcoin, Ethereum ve diğer bazı kripto varlıkları yarı yarıya veya daha fazla düştü. S&P 500, yüksek seviyelerden sadece %13-14 aşağıda olmasına rağmen, son iki yılda gördüğümüz hemen hemen her şeydeki devasa boğa koşusunun ardından, resmi olarak bir ayı piyasasında olduğumuzu söylemekten neredeyse eminiz.
Bu, topluluğumuzda birçok kişi tarafından deneyimlenen ilk ayı piyasası olabileceğinden, insanların bu yeni piyasa rejiminde yön bulmasına yardımcı olmak için ayı piyasaları hakkında hatırlanması gereken kilit noktalara dair küçük bir rehber hazırlamanın faydalı olacağını düşündük.
Hadi atlayalım!
1.) Volatilite, kâr/zarar açısından pozisyonlarınızı daha büyük hissettirir 💥
Ayı piyasaları tipik olarak varlık fiyatlarında boğa piyasalarından daha fazla oynaklık getirir. Son 20 gün içinde, endekslerde yaklaşık %3'lük bir ortalama günlük hareket gördük; bu, 2021'deki yaklaşık %0.9'luk 20 günlük ortalamadan çok daha büyük. Aynı miktarda sermaye ile, ortalama aralıktaki bu toplama, $$ bazında, K/Z hareketlerinizin muhtemelen "normalden" çok daha büyük olduğu anlamına gelir. Mart 2020'de S&P 500'deki ortalama günlük aralık %5'in üzerindeydi!
Bunu hatırlamak önemlidir, çünkü K/Z'nin yatırımcı psikolojisi üzerinde büyük bir etkisi olabilir. Birçok profesyonel para yöneticisi ve hedge fonu bu faktörü kontrol ederek günlük portföy oynaklığını hedeflerine yakın tutmak için riski azaltır. Bazı fonlar bunu yapmakla yükümlüdür. İşlem planınızı takip ederek istediğinizi yapmakta özgür olsanız da, bu önemli bir beklentidir! Normalden daha büyük hareketler bekleyin.
2.) Ortalama ayı piyasası yaklaşık 2 yıl sürer 📉
2 yıllık sayı çoğunlukla ortalama *hisse senedi* ayı piyasasının ne kadar sürdüğünü ifade eder. Şimdiye kadar Kriptoda ortalama ayı piyasası yaklaşık 9 ay sürdü. Karşılaştırma için, hisse senetlerinde ortalama boğa piyasası 6 yıldan fazla sürer. Dolayısıyla, ayı piyasaları hisse senetlerindeki büyüme dönemlerinden çok daha hızlı olma eğilimindeyken, aynı zamanda daha akılda kalıcı olma eğilimindedir.
Son zamanlarda, ayı piyasaları giderek kısalıyor - 2020'deki son ayı piyasası ancak birkaç ay sürdü. Bazıları bunu Fed'in giderek daha fazla devreye girmesine bağlarken, diğerleri genellikle 21. yüzyılda sahip olduğumuz daha iyi iletişim altyapısının bilginin çok daha hızlı fiyatlandırılmasına izin verdiğini iddia ediyor. Eğilim kesinlikle daha kısa ve daha kısa ayı piyasalarına doğru olsa da, çoğu zaman beklenenden çok daha uzun sürebilir. Beklentileri buna göre ayarlayın!
3.) Nakit bir pozisyondur 💵
USD enflasyonu şu anda yüksek olsa da (hangi rakamlara baktığınıza bağlı olarak) yaklaşık %7-10 arasında seyrediyor, ancak bir ABD Dolarının satın alma gücü aslında günden güne çok fazla değişmiyor. SPY'nin bir hissesinin satın alma gücü, her gün ÇOK daha hızlı değişiyor ve son zamanlarda, satın alma gücünü çok daha hızlı kaybediyor. Ayı piyasaları için unutulmaması gereken en önemli şey, hayatta kalmanın *en önemli şey olduğudur. Patlamadığın sürece, başka bir gün savaşmak için yaşayabilirsin. Düşük performans gösteren varlıklardan nakit için kaçmak bir seçenektir.
Bu son zamanlarda oluyor. Büyük varlık sınıflarına bakarsanız, insanlar nakite kaçıyor gibi görünüyor. Tahviller, Hisse Senetleri, Altın, Kripto - hepsi nakit olarak satılıyor. "Risksiz" bir ortamda, tipik olarak muhafazakar oyuncular, hisse senetleri gibi riskli varlıklardan Hazine bonoları gibi "daha güvenli" şeylere dönüşeceklerdir. Bununla birlikte, federal yürüyüş ve enflasyon yüksek seyrederken, insanlar tahvilde alabilecekleri %3'lük getiriyi, nakitle elde ettiğiniz toplam esneklik lehine atlıyor gibi görünüyor. Riskten korunma için başka bir seçenek, düşük performans göstereceğini düşündüğünüz kısa varlıkları satmak veya (varsa) portföyünüzden pay satın almaktır. İyi uyumanın fiyatını opsiyon piyasasında doğrudan görebilirsiniz.
4.) Alttan toplama zor 🎣
Olumlu bir beklenen değere sahip fırsatları bulmak işlemciler olarak bizim işimiz olsa da, dipten toplama tarihsel olarak çok zor olmuştur. 2020 çöküşünde, önde gelen birçok hedge fonu, çöküşe girerken yetersiz korundu ve bundan çıkarken aşırı korundu. Etkili bir şekilde, dünyanın en zeki insanlarından bazıları, muhtemel dibin nerede olduğunu seçme konusunda kötü bir iş çıkardı.
Zaman içinde tutarlı bir sermaye dağıtımına (DCA) izin veren çok uzun vadeli bir stratejiniz yoksa, düşüş eğilimi gösteren piyasalarda dipleri seçmeye çalışmak çok düşük bir yarasa oranı stratejisi olabilir.
İyi. Bu kadar. Yeni başlayanların piyasalarda kendini tartması için hatırlaması gereken 4 şey. Bahsettiğimiz gibi, daha zor bir piyasada yapılacak en önemli şey hayatta kalmaktır! 🐻
Harika bir hafta sonu geçirin! 😄
-TradingView Ekibi
Son haberleri almak ve en büyük piyasaları takip için şimdi bizim telegram kanalımıza katılabilirsiniz . Saygılarımla