Eşit Dağıtım Mı Oransal Dağıtım Mı?Halka arzın eşit dağıtımı ve oransal dağıtımı, her ikisi de farklı yatırımcı gruplarının ihtiyaçlarına ve isteklerine uygun olabilir. Bu nedenle, hangi dağıtım yönteminin daha çok kazandıracağına dair kesin bir delil yoktur.
Eşit dağıtım, her yatırımcının aynı miktarda hisse senedi satın almasına izin verir ve bu nedenle bireysel yatırımcıların da halka arza katılmasını sağlar. Bu metodoloji, hisse senetlerinin geniş bir yatırımcı tabanı tarafından tutulmasını sağlar ve likiditeyi artırabilir. Ancak, büyük yatırımcıların, özellikle de kurumsal yatırımcıların taleplerini karşılamayabilir.
Oransal dağıtım, yatırımcıların yatırım yaptıkları değere göre hisse senedi satın almalarına izin verir. Bu nedenle, büyük yatırımcılar daha fazla hisse senedi satın alabilir ve bu yöntem, büyük yatırımcıların ilgisini çekebilir. Fakat, bireysel yatırımcılar bu yöntemle daha az hisse senedi satın alabilir ve halka arza katılma fırsatı elde etme ihtimalleri daha düşük olabilir.
Hangi dağıtım yönteminin daha çok kazandıracağına dair karar, şirketin halka arzdan ne kadar fon toplamak istediğine, yatırımcı portföyünü arttırmak veya büyük yatırımcıları cezbetmek isteyip istemediğine ve halka arzın amacına bağlı olacak bir durumdur. Örnek vermek gerekirse, küçük bir şirket, halka arzla daha fazla yatırımcı portföyü oluşturmak istiyorsa, eşit dağıtım yöntemini seçebilir. Büyük bir şirket ise, büyük yatırımcıları cezbetmek ve yatırım sermayesi sağlamak için oransal dağıtım yöntemini seçebilir.
Özetlemek gerekirse ki, hangi dağıtım yönteminin daha çok kazandıracağına dair somut bir yanıt yoktur ve şirketin halka arz amaçlarına ve ihtiyaçlarına bağlı olarak karar verilmelidir.
Artık bu şekilde eğitime ve bilgiye dayalı makaleler de paylaşacağım. "Temel Analiz Ustası Olma Yolunda" adlı eğitim serisine başlamayı planlıyorum. Bu eğitim serilerinde objektif bir fikir ve değerlendirme sunması açısından(bu makalemde de olduğu gibi) ChatGPT'yi de kullanacağım. Takipte kalın...
Temelanaliz
Bilgili Yatırımcı Yolunda Bölüm 1: Stoklar ve T. AlacaklarStokların Nedir? Az Veya Fazla Olması Bize Ne Gösterir?
Dönen varlıklar içerisinde yer alan stoklar, bir işletmenin faaliyetleri için elzem olan ürün ve hizmetlerin üretimi veya satışı için tutulan varlıklardır. Stokların düşük veya fazla olması, bir işletmenin finansal pozisyonu hakkında bazı küçük ipuçları sağlayabilir.
Eğer stoklar çok yüksekse, bu durum çoğunlukla satışların yavaşlaması veya beklenenden daha düşük satış yapılması sebebiyle meydana gelir. Bu durumda, işletme stoklarını satmakta zorlanabilir ve sonuç olarak nakit akışı daralabilir. Ayrıca, fazla stok, işletmenin depolama ve yönetim maliyetlerini yükseltebilir ve stokların eskimesi veya geçerliliğini yitirmesi gibi önemli risklerle karşı karşıya kalabilir.
Diğer taraftan, stokların düşük olması, işletmenin satışları için yeterli sayıda mal veya hizmete sahip olmadığı anlamına gelebilir. Bu tip durumlarda, işletme satışları kaçırabilir veya müşteri memnuniyetini kötü yönde etkileyebilir. Aynı zamanda, stokların az olması, üretim esnasında aksamalara neden olabilir ve bu da işletmenin verimliliğini ve rekabetçiliğini etkileyebilir.
Bu sebepten ötürü, bir işletmenin stokları, faaliyetlerini düzenli olarak devam ettirebilmeleri için gerekli miktardan düşük veya fazla ise, işletmenin finansal durumuna ilişkin önemli bilgiler öğretebilir. İşletmeler, stok seviyelerini belirlerken, işletme büyüklüğüne, piyasa trendlerine, sektöre ve diğer temel faktörlere göre titiz bir analiz yapmalıdır.
Ticari Alacaklar Kalemi Nedir?
Dönen varlıklar kalemi içerisinde bulunan ticari alacaklar, bir işletmenin müşterilerine satış yaptıktan sonra elde ettiği, ancak henüz tahsil edemediği bir takım borçlardır. Ticari alacaklar, bir işletmenin likiditesini etkileyen, dönen varlıkların önemli bir kısmıdır.
Ticari Alacakların Fazla veya Az Olması Ne Anlama Gelir?
Ticari alacakların yüksek değerlerde bulunması, işletmenin satış yapmasına rağmen tahsilatların satışlar kadar hızlı olmayıp, yavaş olduğu anlamına gelebilir. Bu durumda, işletme müşterilerinin ödeme güçlükleriyle karşılaşmış olabilir veya işletmenin tahsis etme süreci yeterince aktif olmayabilir. Ticari alacakların fazla olması, işletmenin nakit akışını olumsuz etkileyebilir, bilhassa de işletmenin finansman ihtiyacı bulunuyorsa.
Diğer taraftan, ticari alacakların az olması işletmenin müşteri tabanının kısıtlandığı veya işletmenin satışlarının düştüğü anlamına gelebilir. Bu durumda, işletme gelecekteki nakit akışı açısından risk altında olabilir. Ayrıca, işletmenin müşterilerine kredi verme politikaları ve tahsilat süreci adına yapacağı yanlış değerlendirmeler, ticari alacakların azalmasına yol açabilir.
Bu sebeple, bir işletmenin ticari alacakları, işletmenin nakit akışı, finansal durumu ve satış performansı hakkında önemli bilgiler sağlar. İşletmeler, müşterilerinin kredi geçmişleri ve ödeme kapasiteleri hakkında bilgi sahibi olmalı, tahsilat süreçlerini etkili bir şekilde yönetmeli ve müşteri tabanını çeşitlendirebilmek adına bazı stratejiler oluşturmalıdır.
*CTXC Fiyat AnaliziHerkese Selamlar,
Mağlum son dönemde kripto piyasasında AI coşkusu hakim. Her ne kadar çoğu coin fiyatlamış olsa da bu piyasada özellikle belirli trendler oluştuğunda vadesi de uzun oluyor. Şimdilik bu trend bitmeyecek gibi senaryomuza bakacak olursak günlük grafikte düşen trendi sonlandıran CTXC için fiyat hedefimiz 0,42-0,45-0,56 dır. Fiyatın 0,2880 altında günlük kapanış yapması durumunda işlem stop olur. Burada yer alan bilgi ve paylaşımlar bir yatırım tavsiyesi içermez. Kendime notlarımdır.
Sağlıcakla
PNLSN ARTACAĞINI NASIL BİLDİM?PNLSN YÜKSELİŞTE
29,20 TL bantlarında iken uzun vadede parlayacağını, 45-50 TL bantlarını göreceğini söylediğim Panelsan günü 43,44 TL ile kapadı (arbitraj olabilir). Şunu açıklamak isterim ki, ben Panelsan’nın temel analizini yapmış finansal raporları ve geleceği hakkında yorumlar yapmıştım. Uzun vadede parlayacağını ve yüksek kar getireceğini söylediğim Panelsan’nın şu anda söylediğim fiyat aralıklarına çok çok yakın değerlerde olması elbette mutlu edici. Ancak, bu artışın sebebinin benim yaptığım temel analizlerde gösterdiğim finansal ve sektörel sebeplerden kaynaklı bir sonuç olduğunu çok düşünmüyorum. Daha ziyade borsada alınmış tedbirlerden ve şirketin yaptığı stratejik ve rasyonel hamlelerden kaynaklanmış olabileceğini düşünüyorum ( bu tamamen benim fikrim). Bu artışı “Ben zaten demiştim” veya “benim analizlerim tamamen doğru” gibi çıkarımlarla bağdaştırmanın yanlış olduğunu düşünüyorum bundan ötürü de bu metni paylaşma ihtiyacı duydum. Gerçekleşen bu artış kısa vadeli bir yükselmeydi. Devamının gelip gelmeyeceğine yönelik çıkarımlarda bulunmam pek doğru olmaz çünkü teknik analizini yapmadım. Ama uzun vadede yine böyle artış gösterecek ve dile getirmiş olduğum hedef fiyat aralıklarına hatta belki daha fazlasına ulaşacağını düşünüyorum. Şu anda dikkat edilmesi gereken hisselerin ise linkini paylaşacağım makalelerimde ki hisseler olduğunu düşünüyor ve sağlıklı günler diliyorum. (KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR!)
ASUZU BİLANÇODAN SONRA NE OLUR?Anadolu Isuzu güzel ve umut verici bir 3 çeyreklik finansal raporu sunmuştu bizlere. Varlıklarında ki artış ve uzun vadeli yükümlülüklerinde ki azalma olumlu bir gösterge. Bununla beraber brüt ve net dönem kar marjı da yüksek olan bir şirket. Satışlarında 2020 yılına göre 2021 yılında neredeyse %61’lik bir artış var. Sadece nakit ve nakit benzerleri azalmış bu şirketin likiditesini etkileyebilir ama onun da sebebinin temettü vermesi olduğunu düşünüyorum. Ben bu değerlemelerin devam edeceğini, Anadolu Isuzu’nun yine yüksek kar getireceğini düşünüyorum. Bununla beraber zaten pay başına kazancı yüksek olan bir şirket. Ben bunun hisselerine de az da olsa olumlu bir şekilde yansıyacağını düşünüyorum. Tam bir fiyat aralığı vermek şu an için zor çünkü daha kısa da olsa bir süreç var o esnada belirli fiyat değişimleri söz konusu olabilir. Elbette somut bir fiyat teknik analizi yapmak bu bağlamda daha doğru olacaktır. (KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR!)
Dipnot: EKGYO ve RUBNS ile ilgili yayınladığım makalelerimi okumanızı öneririm. Teşekkürler.
NATENÖNCELİKLE DEPREMLERDEN DOLAYI TÜM TÜRKİYEMİZİN BAŞI SAĞ OLSUN
NATEN hissesi için teknik analizde pozitif olan noktalar
1- Hisse günlükte 200 günlük hareketli ortalamasından tepki vermiştir.
2- Hisse 0,38 fib desteğinden tepki vermiştir.
3- Büyük düşüşlerde 220tl den 127tl ye düşüşlerde tobo ya da çift dip üçlü dip tarzı şeyler oluşabiliyor. Burda da ona benzer bir şey oluşuyor gibi.
4- Talep endeksi haftalıkta en diplerine gelip ordan tepki vermiş ve bu orta uzun vade için olumludur.
5- Talep endeksinde yine 4 saatlikte kademeli bir artış söz konusudur.
NATEN hissesi için teknik analizde negatif olan noktalar
1- Hisse 4s de bütün hareketli ortalamalarının altında kalmıştır buda olası bir alıcılı durumda hissenin yükselmesini engelleyebilecek bir faktördür.
2- Günlükte 50 günlük ve 100 günlük hareketli ortalamalarının altında olması negatiftir.
NATEN hissesi için temel analizde pozitif olan noktalar
1- Hissenin dönen varlıklarının ikiye katlaması
2- Ticari alacaklarının yirmiye katlaması(ticari alacaklar bir sonraki yıllarda dönen varlık olarak kabul edilir)
3- Stoklarını ikiye katlaması
4- Duran varlıklarının ikiye katlaması
5- Satışların dörde katlaması
6- Özkaynağın 2.4 Mr dan 4.4 Mr a çıkması
NATEN hissesi için temel analizde negatif olan noktalar
1- Kısa vadeli yükümlülüklerini 5 e katlaması ve bu oldukça riskli bri durumdur şirket kendi likidite durumunu çok riske atmış gözüküyor ya da büyük yatırımlar yapmak istiyor yine de bana göre uzun vadeli yükümlülük almış olsaydı daha iyiydi.
2- Özkaynağın 2.4 Mr dan 4.4 Mr a çıkması bence olumsuzdur çünkü birçok enflasyon kaleminin altında kalmıştır.
3- Ticari borçların 100 kat artması
NATEN hissesi kısa ve orta vade yatırım için idealdir bana göre, uzun vade için diğer çeyrek bilançosunu beklemekte fayda vardır.
Burda yazanlar şahsi görüşümdür kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir.
TKNSA UÇUŞU BAŞLIYOR MU?Kısa Bir Önsöz
Dün paylaştığım Teknosa’nın 4. Çeyrek bilançosu nasıl olur ve hisselerini nasıl etkileyebileceği ile ilgili makalemde temel göstergelere dayanarak, yine yüksek kar beklediğimi (%60’dan fazla kar etti) ve hisselerinin seyir halinin 17-17,30 değerlerine ulaşacağını söylemiştim. Beklediğimiz gibi oldu:) Makalemi okuyup vakit ayırmış herkese en büyük teşekkür ve saygılarımla…
Şimdi Bilanço ve Gelir Tablosu Analizine Başlayalım
Hasılatında geçen seneye göre 2 kattan fazla bir artış görüyorum ama bununla beraber brüt kar marjının %16 gibi bir değerde olması, geçen seneye göre neredeyse aynı ki ben bu oranın biraz artmasını beklerdim. Genel yönetim ve pazarlama giderleri çok yüksek, stoklarında ki azalmayı, diğer bir deyişle satışlarında ki azalmayı da düşünürsek ilk 3 çeyreğe göre, istihdam oranı ve maliyetlerin biraz azalması gerekiyor demektir. Esas faaliyetlerinden yüksek kazanç sağladığı gibi giderleri de çok olmuş bu bir noktada kabul edilebilir. Yatırım gelirleri giderlerine oranla çok yüksek, uzun vadede şirkete kazanç sağlayacaktır. Finansman gideri çok fazla yüksek faiz ödemiş demektir ki bu durum nakit ve nakit benzerleri çok olan bir şirket için olumsuz bir durum değil zaten istese peşin alım da gerçekleştirebilir. Genel olarak kar artsa da ben çok memnun kalmadım ama kötü olduğunu da söyleyemem.
Teknosa kar dağıtım politikası uygulamıyor buna rağmen nakit ve nakit benzerlerinde bir artış yaşanmış stoklarında ki artış ve gayrimenkul yatırımlarının değerinin arttığını düşündüğümüzde, bu normal bir durum ve şirketin geleceği için olumlu bir sonuç çünkü uzun vadede şirketi sektörde daha da rekabetçi bir hale getirecektir. Faturası kesilmiş giderleri artmış bu olumlu bir durum. Peşin ödenmiş giderlerinde artış görüyorum nakdini düşününce zaten olması gereken bir sonuç. Duran varlıklarda hep söylediğim gibi maddi duran varlıkların fazla olması amortisman gideri yaratır. Uzun bir süre yükümlülüğü devam eder. Bu Teknosa’da 3 kat gibi bir değerde artmış. Çok olumsuz bir durum mu bu kadar nakit çalışan bir şirket için? Hayır. Ama giderlerine yansıyacaktır. Bankalara kredileri bulunuyor sizi korkutmasın. Cari oranı yüksek bir şirket bunları kapama şansı mevcut diye bir yorum yapmak çok da yanlış olmaz. Uzun vadeli borçlanmaların kısa vadeli kısımları biraz fazla. Faizin olası bir artışı durumunda şirketi etkileyebilir. Uzun vade yükümlülüklerinde de dikkatimi çeken aksi bir durum olmadı. Öz kaynaklarında net kar yüksek, temettü de dağıtmadı genel olarak daha fazla konuşacak bir şey yok.
Teknosa rekabetçi büyük bir şirket ve güzel bir yıllık finansal tablo ortaya çıkardı. Bundan sonrasında ki yorumu artık siz değerli okuyucuma bırakıyorum. Ve bu fikir ve yorumlarınızı bekliyorum. Sağlıcakla kalın…
BİLANÇODAN SONRA TKNSATeknosa’nın finansal raporlarını incelediğimde, gelir tablosunda biraz yanıltıcı olabilecek, çok da parlak olmayan bir tablo gördüm. Geçen senenin ilk 3 çeyreğine göre bu sene neredeyse 10 kattan daha fazla kar eden Teknosa’nın, kar marjı %10’dan biraz daha fazla (Bu tip büyük şirketlerde beklediğimiz değer %20-30’dur genelde) ve çok yüksek değerlerde pazarlama, yönetim ve finansman giderleri mevcut. Uzun vadede bu tip sektörel bir büyüme göstermek isteyen rekabetçi şirketlerin bu maliyetlerinin değerleri ortalama veya düşük değerlerde olmalıdır. Ben şahsen istediğim sonucu alamadım ama tabii ki kötü bir tablo mu, değil. Varlıkları ve kaynakları çoğunlukla iç açıcı, umut verici şekilde. Genel olarak beğendim. 4. Çeyrek bilançosunda da aynı şekilde kar bekliyorum. Ama bu durumun hisselere nasıl yansıyacağı ile ilgili maalesef bir fikrim yok ama zaten yükselen borsada az da olsa ek bir yükselme sağlayabilir diye düşünüyorum. Bence 17-17,30 değerleri arasında bir seyir gösterecektir. Elbette daha az veya daha çok olabilir bu kısa vadeli bir akıl yürütme ben uzun vadede analiz yapıyorum:). (KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR!)
KCHOL AL, BEKLE, SATGelir Tablosu Detaylı Analiz
Hasılatı 2022 yılının ilk 3 çeyreğinde oldukça yüksek olan bir şirket, pazarlama ve genel yönetim giderleri ortalamanın biraz altında bu iyi bir durum. Bu maliyetlerin oranı yaklaşık %29 ki bu rakamın normalde beklediğimiz değeri %30-40 aralığındadır. Brüt kar marjı yaklaşık %23 bu Koç Holding için düşük ama ortalamaya göre yüksek bir rakam bu yüzden göz ardı edilebilir şu an için. Ar-Ge giderlerinin olması şirketin rekabetçiliği ile ilgili sorun yaratabilir ama holdinglerde bu olan bir durumdur bu giderin bir sorunun habercisi olduğunu hiç düşünmüyorum. Tam tersine güzel bir durum. Dönem net karı neredeyse 4 katına çıkmış bu da güzel bir sonuç zaten şirket 4. Çeyrekte de kar açıklamıştı, uzun vadede gerçekten daha da büyüyeceğini gösteriyor. Oldukça memnun eden bir gelir tablosu.
Varlıklar ve Kaynaklar Kısa Analiz
Likiditesi yüksek bir şirket, temettü dağıttığını da düşününce nakit ve nakit benzerlerinin bulunması oldukça doğal. Faturası kesilmiş gelirleri yüksek. Stokları artmış satışlarında artış var demektir. Finansal yatırımları fazla uzun vadede olumlu bir sonuç yaratır. Kaynaklarında tek bir sorun gördüm uzun vadeli borçlanmaların kısa vadeli kısımları çok artmış bu amortisman giderinin fazla olacağını gösterir. Uzun vadede çok da olumlu bir durum değil. Öz kaynak getirisi düşük bir şirket karını dağıttığı için oldukça normal. Çok yüksek kar ediyor.
Benim Yatırımcı Görüşüm
Holding sektörünün volatilitesi biraz daha düşüktür. Koç hisseleri de çoğunlukla yatırımcıyı pişman etmez. Koç hisseleri güzel, karlı hisselerdir, bu aralar yükseliş ve düşüşler çok fazla yaşıyor olabilir ama bu durumlar normaldir. BİST30 hisseleri genelde uzun vadede yanıltmaz:). Koç hisselerinin de orta ve uzun vadede kazandıracak hisseler olduğunu düşünüyorum. (KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR!).
BİM UÇAR MI KAÇAR MI?GELİR TABLOSU VE GÖRDÜĞÜM VAZİYET
Öncelikle güzel bir durum ki, şirketin çok yüksek oranda bir hasılatı mevcut. Fakat, maliyetler çıkarıldığında kalan brüt kar değeri ortalama %18 ki bu rakam BİST30’da yer alan bir şirket için bir nebze düşük bir değer. Genel olarak beklentimiz bu tip büyük şirketler için %25-%30 arasındadır. Pazarlama ve yönetim giderlerinin brüt karının %61’i civarında olması çok iyi bir durum değildir. Şirketin prim, maaşlar, pazarlama antlaşmaları gibi durumlara çok yüksek paralar ödediğini gösterir ki, gerçekten her sene istihdam sayısının arttığını düşündüğümüz bir şirket için oldukça yüksek bir değer. Çok mutlu edici bir durum değil. Yatırım faaliyetlerinden gelir elde etmesi şirketin aktif yatırım yaptığını ve belki farklı alanlarda büyüme gösterebileceğini gösterir diye düşünüyorum bu verimli bir gelişme. Bununla birlikte şirketin finansal gideri çok fazla bu durum şirketin yüksek derecede vergi ve faiz ödediğinin gösterir. Şirketin pay başına kazancı son 6 senede harmonik bir artış göstermiş bu iyi bir durum. Tek dikkatimi çeken nokta bu sene pay başına kazancın %100’den fazla artmış olması. Bunun iki sebebi olabilir diye düşünüyorum. Birincisi şirket bedelli hisse alımı yapmış olabilir (detaylıca araştırmadım) veya bir başka şirketi satın almış ve o şirketin net dönem karını kendisininkine katmış olabilir(kontrol gücü olmayan paylar göremiyorum bunun olma ihtimali çok düşük). Özet geçmek gerekirse BİM gibi büyük bir şirketin gelir tablosundan beklediğim performansı alamadım ama elbette ki kötü mü, kesinlikle değil.
VARLIKLAR VE KAYNAKLAR DETAYLI TEMEL ANALİZ
Kar dağıtım politikası izleyen bir şirket için dönen varlıklarında nakit ve nakit benzerleri kaleminde ki azalma bana çok da iyi görünmedi, hem de geçen seneye göre bir düşüş yaşanmış olmasını peşin ödenmiş giderlere bağlıyorum ama net dönem karı artmasına rağmen geçmiş yıllara göre düşük temettü vermesinin sebebini anlayamadım (ama illa ki bir nedeni vardır kaynaklarımda da yanlışlık olabilir kusura bakmayın öyleyse). Finansal yatırımları artmış güzel bir durum. Ticari alacaklar da artmış, satışlarla gelir elde eden bir şirketi düşününce, eline nakit ve faturalı paraların geçmesi olumlu bir durum. Ertelenmiş gelir vergisi geri ödemeleri de artmış bu da güzel bir durum (diğer dönen varlıklar). Duran varlıklarında peşin ödenmiş giderleri 6 katına çıkmış. Nakit ve nakit benzerlerinin azalmasının bir sebebi de bu olabilir bu iyi bir durum. Tek dikkatimi çeken olumsuz nokta maddi duran varlıklarında ki artış. Bu ilerde şirketin amortisman ödemesine yol açabilir. Borçlanmalarıyla ilgili herhangi bir sorun görmedim tam tersine, uzun vadeli yükümlülüklerin kısa vadeli kısımlarının olmayışı şirketin geleceği için olumlu bir sonuç. Şirketin öz kaynak getirisi düşük bu BİM için kötü bir sonuç değil. Şirket zaten karını ortaklara dağıttığı için bunun olması normal diye düşünüyorum. Genel olarak güzel bir bilanço.
Benim Şahsi Görüşüm (YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR!)
BİM zaten oldukça büyük bir şirket ve her sene de katlanarak büyümeye devam ediyor. Bu tip büyük şirketlerin volatilitesi genellikle düşük olur yani hisselerde çok süper artış olmayacağı gibi çok süper düşüş de genellikle aksi bir durum olmadığı sürece olmaz. Risk almaktan hoşlanmayan yatırımcılar için uzun vadede oldukça uygun bir hisse olduğunu düşünüyorum. Risk almayı seven yatırımcılar için ise kararı onlara bırakıyorum çünkü bu tip hisseler eninde sonunda artacaktır kaldıraçlı işlemler olması zordur ama tabii ki imkansız değildir.
Uzun Vadede Parlayacak 2. İsim: PNLSNBu başlık altında topladığım makalelerimde uzun vadede hisse fiyatını minimum 2’ye katlayacağını düşündüğüm hisseleri yazıyorum. Ve bugünün talihli ismi belirttiğim gibi; Panelsan Çatı Cephe Sistemleri.
O Ne Güzel Bir Finansal Rapor
2022 yılının ilk 3 çeyreğinde ki toplam hasılatı 2021 yılının ilk 3 çeyreğinde ki toplam hasılatına göre %110 artmıştır. Bununla birlikte yine yılın ilk 3 çeyreğinde geçen yılın ilk 3 çeyreğine kıyasla, şirketin toplam varlıkları 1.84 katına çıkmış, dönem net karı 3.49 katına çıkmış ve öz kaynakları da 2.85 katına çıkmıştır ki, diğer bir deyiş ile şirketin mutlak değeri 2.85 katına çıkmıştır. 4. Çeyrekte ki finansal tablolarını da bu şekilde yüksek kar marjlı ve yüksek gelirli beklediğim Panelsan Çatı Cephe Sistemleri, potansiyelinin en yüksek olduğunu düşündüğüm alanlardan biri olan yenilenebilir enerji alanında da güneş enerji sistemleri üretmektedir (GES). Böyle etkili bir finansal rapor sunmuş ve yakın zamanda çok yüksek getirili bir sandviç panel siparişi almış olan Panelsan Çatı Cephe Sistemleri şirketinin, uzun vadede hisselerinde yüksek kar getirecek şirketlerden biri olduğunu düşünüyorum.
Dipnot: Sorularınız veya fikirleriniz olursa yorum olarak yazmaktan çekinmeyin, Sağlıcakla kalın…
Bilanço Gelsin, THYAO Ne Olur?Sadece 2022 yılında 71.8 milyon yolcu ve 7 milyon ton kargo taşımış Türk Hava Yolları iç hatlarda %81.6, dış hatlarda ise %81.3 doluluk oranıyla yine başarısını gözler önüne seriyor. Finansal tablolarını incelediğimizde Öz kaynakları %100 artmış olan Türk Hava Yolları’nın kısa vadede aktif gelir olarak elde edeceği dönen varlıkları da %107 oranında bir artmış sergilemiştir. Bununla yetinmeyip Varlıklarında ki toplam artış %59 olmasına rağmen Sınırlı denetimden geçmemiş, 2022 yılının il 3 çeyreğinde ki gelirleri 2021 yılının ilk 3 çeyreğinde ki gelirlerinin 5 katına çıkmıştır.
Şahsi Görüşüm Nedir? (YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR!!)
Türk Hava Yolları 1 Mart’ta 4. Çeyrek bilançosunu açıklayacak, Normalde 2019 yılını baz alarak, net dönem karları, öz kaynakları, toplam varlıkları, yolcu sayısı ve istihdam kapasitesi gibi değerleri analiz ettiğimde, hisselerinde bilanço açıklanmasından sonraki 1 ay içerisinde %6-10 arasında bir artış beklerdim. Ancak ülkemizde yaşadığımız deprem doğa olayından ötürü bunun bu %’lik değerlerde olacağını pek düşünmüyorum. Ancak tabii kesin olacak demenin doğru olmadığı gibi, olmayacak, olamaz demenin de doğru olduğunu düşünmüyor ve inanmıyorum. Elbette bu dönemde 95-100 TL bantlarını hatta, daha da alt seviyeleri görebilir ancak yaz aylarıyla birlikte tekrardan eski yüksek seviyelerine hatta daha da fazlasına çıkabileceğini düşünüyorum. Sabretmek yine en önemli role sahiptir diyorum:)
Dipnot: Deprem alanlarına lütfen elinizden gelen maddi veya manevi yardımları yapın. Sağlıcakla kalın.
Uzun Vadede Parlayacak İsim: TUKAŞGeçtiğimiz 6 aydan bu yana %56.2’lik bir artış sergilemiş BİST100 ’e karşın, Tukaş, hisse fiyatlarını %110 arttırarak eşik değerinin çok üstünde bir performans sergilemiştir. 2022 yılında Niğde fabrikasını da açmasıyla birlikte üretiminde ton cinsinden %25’lik bir artış olmuş ve bununla birlikte satışları ton cinsinden %29 artış göstermiştir. Ki bu Tukaş’ın üretim kapasitesinin çok üstünde olup, talep anlamında beklentinin çok yüksek olduğunu göstermektedir. 2022 yılının il 3 çeyreğinde ki stokların maddi değeri 2021 yılı ilk 3 çeyreğine göre 2.4 kat artmıştır ve bu taleplerin çok olduğunun bir somut bir kanıtı olmuştur. Toplam kapsamlı geliri 2021 yılına göre 2022 yılının il 3 çeyreğinde 12 katına çıkmış olan Tukaş ne denli bir büyüme gösterdiğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Böyle güzel bir finansal tablo ve faaliyet raporu yayımlamış olan Tukaş’ın bütün koşul ve durumlara rağmen uzun vadede (6ay-1yıl) 30-32 TL bandını göreceğini düşünüyorum. Elbette ki bu benim yorumum…
Yükselen Trende dikkat.Yükselen trende bakıp FED karar tarihlerinde pump ve dumpların olacağını düşünürsek, sırası ile 1,49$ "31 Ocak - 1 Şubat", 1,6$ "21-22 Mart", 1,69$ "2-3 Mayıs" seviyelerinden dumpların gelebileceğini, anlık iğneler ile kar alınıp yeniden aşağıdan toparlanabileceğini düşünüyorum. Tabiki hepsi varsayım. Aşağıdaki tarihleri not alın ve bu tarihlerden önceki bir haftalık süreçleri takibe alın. YTD.
FED 2023 TOPLANTI TARİHLERİ
31 Ocak - 1 Şubat
21-22 Mart
2-3 Mayıs
13-14 Haziran
25-26 Temmuz
19-20 Eylül
31 Ekim - 1 Kasım
12-13 Aralık
Bist Banka Endeksi Rekor BeklentisiXBANK 1G Grafik
Selam dostlar,
Bist Bankacılık endeksine bir önceki içerikte küçük bir selam vermiştik ve eldeki veriler bize neler diyor gelin hep birlikte bakalım. Ama önce aşağıdaki soruya ve yanıtına derinlemesine bakmamız lazım.
Bankacılık sektöründeki karlılık neden bu kadar yüksek sorusunun yanıtını gelin kabaca birlikte değerlendirelim. Önce hep birlikte 2018 yılına gidelim ve o dönemki politika faizi ile 2022 yılındaki politika faizini bir kıyaslayalım.
*Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 24 düzeyinde sabit tutulmasına karar vermiştir (2018).
*Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 10,5’ten yüzde 9’a indirilmesine karar vermiştir (2022).
Yukarıdaki veriler neden mi önemli? Bankalar yukarıda yer alan oranlardan TCMB'den para alıyor ve ne yazık ki reel faizle örtüşmediği için bu durum ticari kredilerde %15 ile %46 arasında değişen oranları görmek mümkün (düşük olanlar genellikle ihracat kredileri olurken yüksek faiz ile işletme kredileri kullanılabilmekte). Banka ismi vermedim bir önceki cümlede ama eminim ki minik bir araştırma ile bu bilgileri teyit edebilirsiniz. Sevgili Özgür Demirtaş hocamıza buradan selam gönderiyorum kendisinin hazırladığı içerikte "Politika Faizi" nedir ne değildir ilkokul çocuğuna anlatır gibi anlatmış bir göz atabilirsiniz. Reklam olmasın buradan bağlantı vermiyorum. Özetle sen bir bankasın %9 faizle kredi alıyorsun ama müşterine örneğin %30 faiz ile kredi veriyorsun. Bu aradaki marj ister istemez karlılık oranını arttıracaktır ilk bakışta ama gerçekten bu faizle kredi kullanan sayısı kaç? Neden tüzel kişiler yüksek oranla faiz alsın? Kabaca sürümden kazanabiliyor musun?
Eldeki Temel Veriler
Tablo 1: XBANK Performans (Bist)
Tablo 2: Borsa İstanbul ve Bankacılık Sektörü
Tablo 3: Borsa İstanbul ve Banka & Finansal Kurumlar Piyasa Değeri
Tablo 4: Kredi ve Mevduat Büyümesi
Tablo 5: Gelir Dengesi
Yukarıdaki tablolara göz atma fırsatın olduysa sevgili dostum 2022 yılında bankacılık sektöründeki hemen hemen her ürünün (şirketin) ciddi şekilde değerlendiğini görebilirsin. Ancak son 12 aydaki net kar kalemine bakacak olursan sanki hisse senedi XBANK'ta yer alan ürünlerin biraz geri kaldığını görebilirsin. Tüm bunlara ek olarak Bist100 ile banka ve finansal kurumlar arasındaki dengenin 2011 yılından beri Bist100 lehine ilerlediğine de şahit olabilirsin. Kredi ve mevduat büyümeleri Eylül 2021'den bu yana yukarı yönlü hareketine devam ediyor. Enflasyonist şu günlerde insanların kredi çekip herhangi bir ürün aldığına çevrenden çokça duyduğuna da eminim. "Ne alsak kardayız" dediler ama gerçekten öyle mi? Bu sorunun yanıtı başka bir güne diyor ve eldeki verileri incelemeye devam ediyoruz.
Eldeki Teknik Veriler
*Ürünün bir süre fib yatay kanalında hareket ettiğini görebiliriz (4618 - 5102).
*Ribo trendin üzerinde fiyatlaması pozitif ivme için olumlu bir gösterge (4456).
*13 Eylül 2022'de başlayan satış dalgası ile oluşan Temmuz 2022'de başlayan yükselen trendin desteğin al tepkisi üretti ve halen aynı trendin üzerinde hareketine devam ediyor, geri çekilmeler kısa vadede görülebilir. Ancak orta vadede kanal üzerinde kaldığı sürece aynı dönemde oluşan formasyonun hedefi olan 6000 puana ilerlemesi beklenir.
*MO-MACD kombosu günlük grafikte 15 Aralık 2022 itibariyle kuvvetli bir al sinyali üretti.
*RSI günlükte 70 puanın biraz üzerinde ve minik bir geri çekilme beklenebilir ancak bir süre daha ivmenin devam etmesi söz konusu.
*CCI an itibariyle 230 puan da ve al sinyali üretmekte.
*Kısa vadeli destek ve dirençler:
-Direnç 1: 5102
-Direnç 2: 5256
-Direnç 3: 5407
-Destek 1: 4794
-Destek 2: 4659
-Destek 3: 4551
Kapanışa geçmeden önce bir kez AO-MACD'ye yakından bakalım.
Tablo 6: AO-MACD Kombo İndikatörü Günlük (Kuvvetli Al Sinyali)
Not: 2023 seçim senesi ve önümüzdeki günlerdeki haber akışları çok kritik. Tüm bu veriler alt üst olabilir ve teknik beklentiler boşa çıkabilir. 2 kat dikkatli olmakta fayda var.
Buraya kadar hiç sıkılmadan okuduysan, zaten okuduklarını beğenmişsindir, o minik beğeni butonuna tıklamayı unutma. Yorumlarda pozitif ve negatif eleştirilerinizi her zamanki gibi bekliyor olacağım. Bir sonraki detay dolu içerikte görüşüne kadar bol yeşilli ekranlarda kalın.
#xsgrt endeksi - trend takibi 2023 yılında, bilançolarında karlılık tarafında pozitif artış beklediğim sigortacılık sektörünün endeksi ile ilgili trend takibim devam ediyor.
Bist100 de yaşadığımız son 10 günlük satışa ayak uyduran #xsgrt endeksi trend dibine çok yakın. Bu seviyelerin altına sarkmalar yaparsa bir alt kanala kadar inmesi takip edilebilir. Ancak başta da dediğim gibi bilançoların da olumlu sonuçlar beklediğim için yükselişin devam edeceği sektörlerden biri olduğunu düşünüyorum.
Ayrıca bu sektör ile ilgili pazar günü bir analiz paylaşacağım.
1 Ay önce çizdiğim #XU100 Endeks Çalışması Saat Gibi İşliyor…Başlıktan da anlaşılacağı üzere yaklaşık bir ay önce henüz zirve görülmeden çeşitli parametreleri baz alarak oluşturduğum projeksiyonel çalışmam yer almaktadır. Daha önce de aynı şekilde bu grafiği platform üzerinden paylaşmıştım teyid amaçlı vakit ayırıp bakabilirsiniz. Nokta atışı ilerliyor.
Burada her şey basit ve net şekilde yer almaktadır amacım bir çok fonksiyonu bir arada barındıran karmaşık çizimden uzak herkesin anlayabileceği basitleştirilmiş bir çalışma sunmaktır .
Kısaca özetleyecek olursak üzerinde kaldığımız her seviye bizi bir üst noktaya taşır destek altı kapanışlar ise bir aşağıdaki seviyeyi hedefler.
Bugün için konuşacak olursak4.960 üzerinde kapanış yapmamız gerekiyordu ve başardık. Yarın gerçekten karar günü. 5000 üzerinde kalır ve pazartesi Salı olmak üzere 5000 üzerinde tutunabilirsek eski dirençler grafikte de görüldüğü üzere takip edilebilir yeniden direnç olarak karşımıza çıkacaktır. Aksi durumda 4300 dip noktadır. Ve sürdürülebilir olamaz.
Daha önce de bahsetmiştim bugün yenilemek istiyorum : Olası bir yükselişte; Bist30 içerisinde yer alan şirketlerin temel analiz bakımından ucuz ve gelecek bilanço da iyi sonuçlar veren şirketler üzerinden pozitif bir ayrışma olacağını düşünüyorum.
Örnek vermek gerekirse Tüpraş, Thy ve Şişe takibimde olacak. Sebeplerine gelince endeks ne kadar sert düşerse düşsün daha önce analizlerimde de paylaştığım gibi bu şirketler başarılı duruş sergilemiştir. Ve temel analiz açısından son derece ucuz fiyatlanmaktadır.
Son olarak naçizane eklemek istiyorum bazen karmaşık çizimlerden uzak sade ve net bakabilmek gerekiyor…
Düşüncelerim bana hastır. Hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi içermemektedir. Sadece fikrimi beyan ettim…
Saygılar.
Yeni Yıla Kötü BaşladıkYılbaşı Sürprizi
Yeni yıla sert satışların damga vurduğu bir hafta ile başladık. Salı ve rekor hacimle Çarşamba başlayan satışlar Perşembe endeksin çift devre kesmesine neden oldu. Satışlarla ilgili kredili işlemlere getirilen kısıtlamalar, seçim tarihi güncellemesi vb. pek çok neden sıralanıyor ancak bana göre ortada bir sebep yok. Neden mi?
Bayat Bahaneler
Son 3 yılda endekste %3'ün üzerinde 28, %4'ün üzerinde 18, %5'in üzerinde 13 düşüş yaşadık. Naci Ağbal’ın görevden ayrıldığı, seçimlerin iptal edildiği gibi büyük gelişmelerin neden olduğu satışlar olmuştu ama ne geçen eylülde gördüğümüz bankacılık satışının ne de geçen sene 17 Aralık günü gördüğümüz endeks satışının makul bir nedeni vardı. Herkes bahane bulmaya devam edebilir. Ancak Perşembe günü gelen %7,4’lük satışın mantıklı bir gerekçesini kimse sunamıyor. Ancak satışların neden derinleştiğine dair görüşler var. Satışların, algoritmik işlemlerle arttığına ve yeni gelen tecrübesiz borsacıların paniklemeleri ile mevcut hale geldiğine dair yaygın kanaat var. Gün sonunda Yatırım Finans’ın 1,9 milyar TL, Garanti Yatırım’ın ise 1,2 milyar TL net alım yaptığını da not edelim. Umarım malınızı kaptırmadınız.
Teknik Durum
Zor bir hafta olsa da olumlu sonucu oldu. Endeks artık 5000 üzerine yerleşti. Sert satış gelse de bu seviyenin altında kalıcı olmayacağını gösterdi. Haftalardır yükseliş trendinin ana destek noktasının 50 günlük ortalama olduğunu, bu seviyenin grafikte işaretli tarihlerde test edildiğini, olası çekilmede yine bu seviyeden destek alacağımızı söylemiştim. Cuma gün artı kapatsak dahi sağ olsunlar bu seviyeye oldukça yakın şekilde bir temas sağladık. Haftalardır yazdığım bir diğer husus ise 50 günlük ortalama ile mevcut seviye arasındaki farkın çok açılmasıydı zira endeks sert yükselmişti. Neyse ki son dönemde momentum düşüşü ve yatay hareket ortalamayı biraz yukarı çekti de satış marjı 70 bin (570-497) puanla sınırlı kaldı. Daha önce yazdığımı vurgulama sebebim al-sat noktalarımın bir süredir işe yaraması ve sizin de bu rakamlara dikkat etmenizi sağlamak.
Teknik olarak 21 EMA’ya yakın bir kapanış yaptık, 5315 ilk destek. 5407 üzeri kalıcılık trendin devam ettiğini gösterir. 5471 üzeri kalıcılıkta ise hedef daha önce söylediğim 6111.
Öte yandan endekste momentum düşüşü devam ediyor. ADX 30, 6 haftadır düzenli güç kaybediyor. Yabancı takas oranı ise %29. Bence endeksi spekülatif bir hisse haline getiren hareketlerin en büyük nedenlerinden biri de bu. Bist100 hacmi 110-125 milyar TL bandında devam ediyor. (Çarşamba 145 milyar istisna) Son 1 yılda Borsa İstanbul’a 1 milyon 427 bin 457 kişi yatırımcı geldi. Bundan sonra gelecek panik satışlarının hacmini düşünün.
Çok güçlü beklentilere sahip hisse senetleri bu satışlarda aslında yüzde 20-30’lara varan değer kaybettiler. Yani endeksin neredeyse 4 bin puanda olduğu dönemdeki değerlerine geri dönmüş durumdalar. Bu durum “ne alırsan çıkar” sezonunun bittiğini ve seçici olmak zamanı geldiğinin en büyük göstergesi. Keklik avı başladı!
Endeks için tedbirli iyimserliğe devam edebiliriz. CDS primimiz 530.
FED, FED ve FED
Bu hafta küresel piyasalara damgasını vuran gelişme şüphesiz Çarşamba günü açıklanan Fed tutanaklarında faizlerin yakın zamanda düşürülmeyeceğine yönelik mesajlardı. Açıklama ile birlikte piyasalarda risk alma iştahı zayıfladı. Hem tahvil faizleri hem de Dolar endeksi yükseliş kaydetti. Amerikan endeksleri %1,0-%1,5 arasında geriledi. FED’in faiz indirimini ertelemesinin neden olabileceği en büyük problem resesyon. Zaten aylardır küresel piyasaları baskı altına aldı, yurt içinde ise konuşulmuyor ama bu ihtimalin kuvvetlenmesi pek çok sektörde durgunluğa neden olabilir. Demir-çelik neden bir türlü gitmiyor sanıyorsunuz.
ABD'de tarım dışı istihdam, beklentileri aşarak Aralık 2022’de 223 bin kişi artarken, işsizlik oranı da yüzde 3,6’dan 3,5'e indi. İşsiz sayısı 5,7 milyon.
Ons altın da FED’den nasibini aldı, perşembeyi satıcılı geçirse de Cuma gün kayıplarını sildi. Momentum çok sert artmasa da yükseliyor ve 2023 için ideal enstrüman olmaya aday.
İyi haftalar.
CCOLA 2023 Yılına Genel BakışBurada yazılanların hiçbirisi yatırım tavsiyesi değildir. Kendi araştırmalarım ve gözlemlerim sonucu geleceğe yönelik tahminlerimden oluşmaktadır. Burada yazacaklarım temel analiz üzerine olup şirketin 06.01.2023 tarihinde Kap üzerinden yayınlamış olduğu 2022 yılı sonuçları ve 2023 yılına ait şirketin beklentileri üzerinedir zaman ayıranlara şimdiden iyi okumalar.
Öncelikle şirketin 2022 yılı dördüncü çeyrek ve 2022 yılına ait satış hacimlerini paylaşacağım. 2022 Dördüncü çeyrekte geçen sene aynı döneme göre konsolide satış hacmi %6,8 oranında artış göstererek 285 milyon ünite kasaya çıktı . Türkiye operasyonlarının satış hacmi %1,5 azalırken (113 milyon ünite kasa) uluslararası operasyonların satış hacmi %13,0 (172 milyon ünite kasa) arttı. Ayrıca enerji içeceği alt kategorisi satış hacmi %191,7 büyüdü. Dördüncü çeyrek ile ilgili kısa bilgilerden sonra 2022 yılında şirketin genel performansına bakalım. 2022 yılında 2021 yılına göre konsolide satış hacmi %14,6 oranında artarak 1.577 milyon ünite kasaya çıktı. Bu hacmin 597 milyonu Türkiye'den gelirken 979 milyon ünite kasası ise uluslararası operasyonlardan geldi. 2021 yılına göre Türkiye operasyonları hacimsel olarak %2,8 artarken uluslararası operasyonları %23,2 oranında dikkat çekici bir artış yakaladı. Burada özellikle Özbekistan'daki hacmin geçen yıla göre %32,1 oranında artarak 136 milyon ünite kasaya ulaşması etkili oldu.
Şirketin yayınladığı hacim bilgilerine göre yılı ne kadar net kar ile kapatabileceğine dair tahmin yapalım. 4 Çeyrek raporuna göre 113 milyon ünite kasa Türkiye'de ve 172 milyon ünite kasa uluslararası satış yaptı. İlk tahminim olarak ünite kasa başı geliri 2022 3. Çeyrekte yayınladığı fiyattan hesaplayacağım ve ikinci tahminim olarak 3. Çeyrek ünite kasa başı fiyatları %10 artırıp hesaplayacağım (bunun nedeni Türkiye'de ve dünyada süren enflasyondan dolayı fiyatların 3.çeyreğe göre artabileceği ve 2020 ile 2021 yılı ünite kasa başına fiyatlara bakarsak 4. Çeyrek her zaman diğer çeyreklerden daha pahalı olmuştur). 2022 yılı 3. Çeyrekte Türkiye'de ünite kasa başı geliri 36,12 TL iken uluslararası (kurdan arındırılmış) ünite kasa başı geliri 21,11 TL gelin şimdi toplam satış gelirini ve net karı bulalım. Türkiye için satış geliri= 113.000.000x36,12 = 4.081.560.000 TL ve Uluslararası satış geliri=172.000.000x 21,11 = 3.630.920.000 TL. Toplam satış geliri= 4.081.560.000+3.630.920.000= 7.712.480.000 TL olarak çıkmakta. Şirketin net kar marjı çeyreksel olarak değişkenlik gösterse de muhafazakar bir oran olması için %6 ile hesaplarsak yaklaşık olarak 463 milyon TL 4. Çeyrekte net kar yazar ve 2022 yılı toplam net karı yaklaşık olarak 4.415 milyon TL olur ve yaklaşık 16,29 TL Hisse başı kar ortaya çıkar. Şirket yaklaşık olarak 13-14 FK arası işlem görüyor 16,29 TL'lik hisse başı kara göre 212-228 TL arası hisse fiyatı oluşmasını beklerim. Diğer yol (3. Çeyrek ünite kasa başı geliri %10 artırıp hesaplanması) da aynı süreçten geçeceği için tek tek hesaplamayıp direkt sonucu yazayım. 16,48 TL hisse başı kar ve 13-14 FK ile işlem görürse 214-230 TL arası hisse fiyatı oluşmasını beklerim.
Gelelim 20223 yılı şirketin beklentilerine ve bence asıl olay burada eğer buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim ve benim asıl beklentimin burası olduğunu belirtirim. Şirket 2023 yılı satış hacminde artış beklerken net satış gelirlerinde Yüksek 40’lı, düşük 50’li yüzdelerde kur etkisinden arındırılmış net satış geliri büyümesi beklemektedir. 2022 yılını yaptığımız tahmine göre yaklaşık 49.255 milyon TL'lik satış geliri ile kapatacak ve şirketin beklentisine paralel 2023 yılı satış gelirlerini %47 oranında arttırdığını varsayarsak 2023 yılı için Toplam Satış geliri yaklaşık olarak 72.405 milyon TL'ye ulaşır. Yıllık ortalama net kar marjını %8 alırsak şirket 2023 yılını yaklaşık olarak 5.792 milyon TL'lik net kar ile bitirecek demektir. Bu net kara göre 22,77 TL Hisse Başı Kar ortaya çıkar ve bunu 13-14 FK ile hesaplayacak olursak 296-319 TL arasında bir hisse fiyatı bulmaktayım bu da güncel fiyata (196,3) göre %50-%62 arası prim demektir. Özetlemek gerekirse 2023 yılında gerek hacimsel olarak büyüme beklentisi gerek %40-%50 arası net satış geliri büyüme beklentisi olsun bugüne göre ederinin altında fiyatlandığını tahmin etmekteyim. Ayrıca şirketin yurt dışı yatırımları devam etmekte ve seneye de fabrika yatırımları yapmayı planladıkları yazıyor. Enflasyon sebebi ile fiyatlarda zam yapma olasılığı da olabilir. Tekrardan hatırlatırım burada yazılanların hiçbirisi yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir kendi amatör fikirlerimden oluşmaktadır.
Nasdaq Formasyon OluşumuNasdaq hem yükselen trend üzerinde devam ediyor hem de bu trend üzerinde Omuz Baş Omuz(OBO) Formasyonu oluşturuyor. Bu haftanın önemli verileri ile birlikte bu alandaki hareketleri takip edeceğiz.
Veriler:
Dün akşam saatlerinde açıklanan FOMC Tutanakları
Bugün açıklanacak İşsizlik Haklarından Yararlanma ve ADP verisi
Yarın açıklanacak olan PMI ve en önemlisi ise yarın açıklanacak olan TDI verisi
Bu verilere istinaden paranın tahvillere mi yoksa endekslere mi akacağını göreceğiz.
Ancak grafik analizi yapacak olursak OBO Formasyonu ile birlikte satışların gelmesi ve ardından da oluşacak trend kırılımı ile birlikte ilk etapta 10800 ardından da 10680 fiyatlamasına kadar düşüşlerin yaşanmasını izleyebiliriz.
2022’nin Genel Özeti, Damga Vuran Olaylar ve 2023 Beklentileri2022 senesi, kripto para ekosistemi için daha önce benzeri görülmemiş birçok olayın yaşandığı bir yıl oldu. Kripto tarihinde zor bir yıl olarak anılacak olan 2022 sona ererken yılın en önemli olaylarını yeniden hatırlayalım ve 2023'te kripto endüstrisini nelerin beklediğine dair güncel gelişmeleri değerlendirelim.
Yılın ilk çeyreği: Kripto piyasaları makroekonomik sorunların etkisine giriyor
Kripto paralar, 2020’nin ikinci çeyreğinden itibaren başlayan yükseliş dalgasını 2021 yılının sonuna kadar devam ettirdi. Bu süre zarfında dünya pandemiyle boğuşuyordu. Ülkeler pandeminin ekonomik olumsuzluklarını en aza indirmek adına para musluklarını açtı ve küresel piyasalara ciddi miktarda fon girişi oldu. Bu, risk iştahını artırırken kurumsal yatırımcılardan kripto para piyasalarına fon akışı hızlandı. Zirve görüldüğünde kripto para piyasa değeri 3 trilyon dolara ulaşmıştı ve Bitcoin fiyatı 69.000 dolarda rekor kırdı. Ülkelerin merkez bankalarının pandemi boyunca piyasaları fonlaması, tüm dünyayı ciddi bir enflasyon sorunuyla baş başa bıraktı. Bunun üzerine 2021’in son çeyreğinde ABD Fed, sıkılaştırıcı para politikasına geçileceğinin sinyallerini verdi ve bilanço daraltma, faiz artışı gibi sıkılaştırıcı para politikası araçlarının devreye alınacağını ifade etti. Bu karar, kripto paraların boğa sezonuna son veren en önemli olay olacaktı. 2020 yılından başlamak üzere kurumsal şirketlerin kripto para piyasalarına hakim olması, o döneme kadar küresel gelişmelere karşı dirençli olan piyasaların, artık bağışıklığını kaybederek geleneksel piyasalardaki riskli piyasalarla birlikte hareket etmesine yol açtı. Nihayetinde 3 trilyon dolarlık piyasa değeri zirvesi sonrası piyasadan kademeli çıkışlar gerçekleşmeye başladı. COVID-19 salgının ekonomik sonuçlarının hissedilmeye başlandığı yılın ilk çeyreğinde küresel piyasalarını derinden etkileyen Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etme girişimi, dünya genelinde tedarik zincirini bozucu bir etkiye sahip olacaktı. Bu da üretim maliyetlerinin olumsuz etkilenmesiyle enflasyonu körükleyen başka bir faktör olarak ortaya çıktı. Ancak Rusya’nın Şubat ayında Ukrayna’ya askeri müdahalesi kripto piyasalarında ilk aşamada bir şok etkisi yaratmadı. Buna gerekçe olarak Ukrayna’ya yönelik yardımların önemli bir bölümünün kripto varlık transferiyle gerçekleşmesi gösterilebilir. Ayrıca o döneme kadar kripto paralara soğuk bakan Rusya, savaşın başlamasının ardından ABD ve Batı ülkelerinin sert ekonomik yaptırımlarıyla karşı karşıya kaldı. Bunun üzerine ana akım medyanın Rusya’nın yaptırımları aşmak için kripto para kullanabileceği anlatısı uzun süre manşetlerde yer aldı. Bu gelişmeler, tüm küresel piyasaları derinden etkileyen olaylar silsilesinin kripto para piyasalarını biraz daha geç etkilemesine yol açacaktı. 2021 Kasım ayında başlayan düşüş 2022’nin ilk çeyreğinde bir miktar yavaşladı. O esnada Bitcoin, ortalama 37.000 dolar bandında bir destek buldu. Mart ayı sonunda ise 48.000 dolara kadar ulaşan bir sıçrama gördü.
Kripto sektöründeki iflaslar ikinci çeyrekte damgasını vurdu
Mart ayında enflasyonun artışında yavaşlama ve Fed’in 25 baz puanlık düşük oranda faiz artışına başlamasına kripto piyasaları olumlu tepki verdi. Ancak ikinci çeyreğin başlamasıyla toparlanma kısa sürdü küresel ekonomideki yavaşlama piyasalar üzerinde etkisini göstermeye başladı. Nisan ayına kadar piyasaları fonlayan kurumsal şirketler, Fed’in eyleme geçmesiyle yeni bir pozisyon almaya başladılar ve riskli piyasalarda varlık azaltımına başladılar. Kredi verenlerin piyasadan desteğini çekmesinin ardından baş gösteren likidite sorunları kripto şirketlerini hazırlıksız yakaladı. Bu durumdan ilk etkilenen Terra ekosistemi oldu ve ardından birçok şirketi iflasa sürükleyecek bir çöküş başladı.
TerraForm Labs, platformunda algoritmik sabit kripto varlığı UST için %20’leri bulan ciddi oranlarda staking ürününe sahipti. Rüzgarın tersine dönmesiyle UST satışlarının hızlanması, kripto varlığın sabitliğini korumakta zorlanmasına yol açtı. Sürdürülemez oranlarda faiz getirisi vaadi, Terra ekosisteminin de sonunu getiren olaylar silsilesinin en önemli nedeniydi. Sonuç olarak UST’nin rezerv birimi olan Terra’nın yerel varlığı LUNA, UST’nin sabitliğini kaybetmesiyle bu durumdan olumsuz etkilendi ve kripto paranın 100 dolara yakın değeri kısa sürede sıfırlandı. Bunun yanında UST rezervlerinde bulunan Bitcoin’in de varlığın sabitliğini korumak için satılırken piyasada yılın en sert satışları gerçekleşti. Terra’nın çöküşü, ilişkili olan kredi şirketlerini likidite krizine sokarken bireysel yatırımcıları da son derece olumsuz etkiledi ve nihayetinde milyarca dolarlık zarara yol açtı. Sürecin devamında Terra kurucusu Do Kwon, Güney Kore'yi terketti ve yetkililerinin yargılama çağrısını görmezden geldi. Bunun üzerine halen kaçak olan Kwon, Interpol tarafından kırmızı bültenle aranmaya başladı.
Bu olumsuzluktan ilk etkilenen şirket, kripto ekosisteminde önemli bir kredi sağlayıcısı olan Three Arrows Capital (3AC) oldu. Ardından finansal kriz, diğer büyük kripto şirketleri Celsius, Genesis ve diğer kredi sağlayıcı şirketlere de sıçradı. Sonuç olarak şirketlerin birbirleriyle direkt ve dolaylı bağları, tüm endüstrinin düşüşüne yol açtı.
Haziran ayına gelindiğinde Bitcoin fiyatı 30.000 doların altına kadar sarkmıştı. Tüm dünyada enerji maliyetlerin artışı ve Bitcoin fiyatındaki sert düşüş, bu sefer kripto para madencilerini de olumsuz etkilemeye başladı. Birçok büyük madencilik şirketi, pozisyonlarını korumak için ellerindeki BTC varlıklarını tasfiye etme yoluna gitti ve BTC, yılın ilk yarısı tamamlanırken 20.000 doların altına sarkarak 17.000 dolar bandına kadar geriledi.
Yılın 3. çeyreği toparlanmayla başladı: Piyasa, Merge güncellemesine odaklandı
Kripto para piyasalarını kaosa sürükleyen ve tarihe geçen Terra çöküşü piyasalarda çok sert fiyatlanırken 3. çeyreğe girildiğinde kripto paralar dip bölgeden gelen tepki alımları gördü. Yaz aylarına gelindiğinde ABD'de enflasyonun gerilemesi ve olumsuz olayların fiyatlanması Temmuz ayı boyunca piyasanın bir miktar toparlanmasını sağladı. Temmuz ayından Ağustos ayı ortasına kadar Bitcoin, 19.000 dolar bandından 25.000 dolara kadar yükselerek %30'luk bir değer artışı gördü. Ancak bu toparlanma kısıtlı kaldı ve Ağustos ikinci yarısından itibaren satış baskısı yeniden etkisini gösterdi.
Yaz aylarında kripto sektörüne damga vuran olaylar arasında ABD Hazine Bakanlığına bağlı Yabancı Varlık Kontrol Ofisinin (OFAC), Ethereum ağında faaliyet gösteren ve varlık transferlerinin izinin silinmesini sağlayan bir işlem karıştırıcı platform olan Tornado Cash’e yönelik uyguladığı yaptırım vardı. Bu yıl DeFi sektörüne yönelik gerçekleşen siber saldırılarda da önemli artışlar görüldü. Hacker’ların çoğunun çaldıkları Ethereum tabanlı varlıkları Tornado Cash ile akladığı raporlanırken ABD otoriteleri, daha önce benzeri görülmemiş bir adım attı ve bir kripto projesine sansür uygulama kararı aldı. Bu karar, bazıları tarafından desteklenirken kripto paraların merkezsizliğini savunan yorumcular, alınan karara tepki gösterdi. Birçok olumsuzluğun yanında kripto sektörü için olumlu gelişmeler de vardı. Bunlardan biri, Coinbase'in kripto varlık ticareti ve saklama hizmeti için dünyanın en büyük varlık yöneticisi BlackRock ile yaptığı iş birliğiydi. Bunun yanında Avrupa Birliği küresel kripto düzenlemelerine rehber olacak potansiyele sahip kripto varlık piyasaları mevzuatına (MiCA) son şeklini verdi. Tüm piyasada yankı uyandıran bu gelişme, yıllardır süren düzenleme tartışmalarında atılan önemli bir adım olarak görüldü.
Eylül ayına gelindiğinde ise Ethereum ağının birkaç kez ertelenen ağ birleşme güncellemesi Merge, nihayet devreye alındı. Ethereum ekosistemi için bir dönüm noktası olarak görülen iş ispatından hisse ispatı konsensüs mekanizmasına geçişle, Ethereum ağı çevreci bir yapı halini aldı. Öyle ki iş ispatı, yoğun enerji gerektiren faaliyetler içerirken hisse ispatıyla %99,9 oranında enerji tasarrufu sağlanacaktı ve böylece kripto sektörünün yoğun şekilde eleştirildiği çevresel etki sorunu ortadan kalkacaktı. Ancak bu önemli geçiş, başka bir sorunu da beraberinde getirdi. Bu seferde eleştirmenler ağ güvenliği ve merkezsizlik kaygılarını dile getirmeye başladı.
Ethereum geliştiricilerinin yıllardır üzerinde çalıştığı hisse ispatına geçişle Ethereum madenciliği tarihe karıştı ve madenciler artık portföylerindeki Ether’leri stake ederek işlem doğrulayıcı olarak faaliyetlerine devam etmeye başladı. Bu sayede Ethereum ihracında önemli bir düşüş öngörülürken yakım mekanizmasıyla birlikte Ethereum arzı, deflasyonist bir hâl almaya başladı. Ancak Merge sonrası Blockchain verileri, doğrulama işlemlerinin az sayıda hesabın elinde olduğunu ortaya koyunca Ethereum ağının daha merkezi hale geldiği yönünde ve güvenliği konusunda endişeler artmaya başladı. Sonuç olarak Ethereum fiyatı, Merge sonrası kargaşa içindeki piyasada beklenen yükselişi göremeyerek piyasanın geri kalanıyla birlikte düşüşe devam etti.
4. çeyrek: FTX, kripto sektörüne ciddi bir darbe vurdu
Yılın son çeyreğine girildiğinde birçok kötü senaryoyu fiyatlayan piyasada yeni bir toparlanma belirtisi görüldü. Kripto paralar Ekim ayını düşük oranlı da olsa genel olarak artıda kapatmayı başardı. Ancak Kasım ayında yaşanacak fırtına, tüm sektörü yeni bir kargaşaya sürükleyecekti.
4. çeyreğe olaysız başlayan kripto endüstrisi 2 Kasım’da piyasalarda bomba etkisi yaratan bir haberin servis edilmesiyle şoke oldu. Haberde yıl boyunca tüm sektör likidite kriziyle boğuşurken yükselişini sürdürerek sektörde kurtarıcı rolü üstlenen FTX’in girişim sermayesi şirketi Alameda Research’ün bilançosundaki sorun sızdırıldı.
2021 yılındaki hızlı çıkışının ardından 2022’de de yükselişini sürdüren FTX’in iştirakinin sızdırılan bilançosunda varlıkların önemli bir bölümünün borsanın varlığı FTT’den oluştuğu görüldü. Bu haber piyasada hızla yayıldı. Şirketin yükümlülüklerini likiditesi düşük varlıklarla karşılamaya çalıştığı algısı, kriptonun yükselen yıldızına yönelik görüşlerin hızlı şekilde olumsuza dönmesine neden oldu.
İlk tepki FTX’in en büyük rakibi Binance’ten geldi ve borsanın CEO’su Changpeng Zhao, Terra’dan ders aldıklarını ve ellerindeki FTT varlıklarını elden çıkaracağını açıkladı. Bu gelişme piyasada FTT satışlarının da hızlanmasını tetikledi. Aynı zamanda FTX’den toplu fon çıkış taleplerinin artmaya başlamasıyla borsa, çekim taleplerini daha fazla karşılayamadı ve askıya almak zorunda kaldı. Zira bir süre sonra ortaya çıkacağı gibi FTX, müşteri fonlarını bir süredir Alameda’yı fonlamak için kullanıyordu. Çekim işlemlerinin askıya alınmasının ardından FTX CEO’su Sam Bankman Fried, Changpeng Zhao ile FTX’in satışı konusunda görüşme yaptı.
Binance CEO’su bu satış işlemine ilk olarak sıcak baksa da şirketin bilançoları incelendikten sonra satın alımdan vazgeçildi ve FTX, krizden kurtulmak için son umudunu da yitirdi. Böylece dünyanın en büyük ikinci kripto borsası, bir hafta gibi kısa bir sürede iflasını açıklamak zorunda kaldı. İflas açıklamasından bir gün sonra ise FTX, şüpheli bir hack olayıyla manşetlerde kalmaya devam etti.
Kasım ayı boyunca FTX ve Alameda Research ile ilgili üstü örtülen birçok olay açığa çıktı. Bu trajik olayla ilgili araştırmalar devam ettikçe Alameda’nın Mayıs ayından bu yana sorunlarla baş etmeye çalıştığı ve FTX’in Alameda’yı fonlamak için müşteri varlıklarını kullandığı ortaya çıktı.
Aralık ayına gelindiğinde ABD yetkilileri yaptıkları araştırmalar sonucunda FTX’in kurucusuna yönelik suçlamalarını açıkladı ve Bankman-Fried, 13 Aralık’ta Bahamalar’da tutuklandı. ABD Adalet Bakanlığı, SEC ve CFTC’nin Fried’a yönelik borsa müşterilerini dolandırmak, menkul kıymet dolandırıcılığı, kara para aklama, seçim kampanyası finansmanı yoluyla dolandırıcılık gibi birçok suçlamada bulundu.
Sam Bankman-Fried, böylece FTX olayını görüşmek için toplanacak Kongre’de ifade vermesine bir gün kala tutuklandı ve sürecin devamında hızlı şekilde ABD’ye iade edildi. 2023’te başlayacak olan yargılama süreci öncesi Bankman-Fried’ın 250 milyon dolarlık bir kefalet bedeliyle ev hapsinde tutulmasına karar verildi.
Diğer yandan FTX’in hızlı şekilde çöküşü kripto yatırımcılarında da bir panik havasına yol açtı ve Kasım ayından bu yana merkezi borsalardan kripto varlık çekimleri hızla arttı. Kripto borsaları, kullanıcı güvenini yeniden kazanmak için seri şekilde rezerv kanıtı prensibini benimseyerek tek tek varlıklarını yayımlamaya başladı. Ancak borsaların rezerv tespitini yapan denetçi firmaların ani şekilde kripto şirketleriyle iş birliklerini sonlandırması, yeni bir olumsuzluk olarak ortaya çıktı. Bu gelişmenin ardından SEC'in kripto borsalarıyla çalışan denetçi firmaları incelemeye alacağını açıklaması ve yatırımcıları rezerv raporlarına karşı uyarması kripto sektörü için başka bir baskı olarak ortaya çıktı.
Tüm bu kaosun ortasında Bitcoin, yılın son çeyreğinde önemli bir darbe daha aldı ve piyasanın geri kalanıyla 2022'nin dip seviyelerine ulaştı. FTX krizinin çıkmasıyla Bitcoin, 15.000 dolar bandına kadar geriledi ve Kasım ayından bu yana dip bölgede 16.000 dolar bandında yatay konumunu koruyor.
2023 yılında kripto endüstrisini neler bekliyor?
Yıl boyunca yaşanan birçok olumsuz olayın etkisinin yeni yılda da devam etmesi olası. Birçok piyasa yorumcusu, kripto şirketlerin birbirleriyle olan bağlantılarından dolayı domino etkisinin devam edeceğini düşünüyor. Bu zamana kadar kripto düzenlemeleri konusunda yavaş hareket eden ülkelerin 2023 yılında piyasayı kontrol altına almak adına somut adımlar atabileceğini görebiliriz. Zira bireysel yatırımcılar, Terra ve FTX olayıyla birlikte DeFi hack’lerinden de ciddi zararlar gördü. Ayrıca şimdiye kadar endüstri içinde sınırlı kalan krizlerin, önlem alınmadığı takdirde geleneksel finansı da etkileyebileceği görüşü artık daha fazla konuşulmaya başlandı. Bu yüzden 2023 yılı kripto piyasaları için bir düzenleme yılı olarak anılabilir.
Diğer yandan ülkelerin birkaç yıldır üzerinde çalışmaya devam ettiği merkez bankası dijital para birimleri (CBDC) alanında önemli gelişmeler de yaşanabilir. Ülkeler, şimdiye kadar gelişimine devam eden kripto sektörüyle aynı teknolojiyi kullanarak rekabet etme niyetini ortaya koymuş durumda. Böylece kripto paralara karşı CBDC’ler ile yeni bir cephe açıldığını görebiliriz.
2022 yılında yaşanan olumsuzluklar kurumsal yatırımcının piyasadan yüksek miktarda çıkışına neden olsa da birçok finans devi yıl boyunca hizmetlerini kripto alanına doğru genişletme kararı aldı ve bu doğrultuda çeşitli stratejik ortaklıklar kurdu. Önümüzdeki yıl bu şirketlerin hareket geçmesi, makroekonomik koşulların da daha olumlu hale gelmesine bağlı olarak kurumsal paranın yeniden kripto alanına kaymasına destek olabilir.
Göz ardı edilmemesi gereken konu ise 2022 yılının yaşanan sıkıntılı olayların 2023 yılında da devam etme olasılığının yüksek olması. Kripto endüstrisi, bulaşma(domino) etkisiyle likidite sıkıntısı ve güven eksikliğine bağlı olarak 2023 yılında da baskı altına kalmaya devam edebilir.
Teknik tarafına baktığımız zaman haftalık grafikte önümüzde 17.1k-18.3k ve 20.6k dirençleri bulunmaktadır. Bu bölgelerden 18.3k seviyesi düşen trend direnciyle kesişim noktası olduğu için önem arz ediyor. Bu seviyenin aşılması durumunda sektör rahat bir nefes alabilir. Aylık grafikte ise 15.6k seviyesi ciddi bir destek konumunda bulunuyor. Bu seviyenin altına sarkması durumunda 13.9k seviyesine kadar bir çekilme görebiliriz. Benim kişisel görüşümü soracak olursanız Bitcoin için yeni fiyatının 16.5k-24.8k band aralığında olmasını gerektiğini düşünüyorum. Şimdiki veriler doğrultusunda bu band aralığının aşağısı ucuz, yukarısı pahalı olarak duruyor. 24.8k üzeri hafatalık mum kapanışı yeni bir yükseliş trendi başlatabilir.
Ayrıca borsa için önem arz eden bir kaç sektör kurtarma planları ortaya atıldı. Bir sonraki yazımızda bu konuyu ele alacağız. Bitirmeden önce az önce aldığımız Glassnode verilerine göre, borsalarda yaşanan nakit çıkışları son 7 ayın en düşük seviyesine ulaşmış durumda. Bu haber piyasaya olumlu yansıyacaktır.
Okuduğunuz için teşekkürler... Yorumlarda kendi fikirlerinizi belirtebilirsiniz, geri dönüş yapacağım...
Değerli Günay Caymaz hocamıza, EFA Finans teknik ekibine ve değerli üyelerine katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
Enkai bu sefer olur mu?* ENKAI hep gelişen, ileri giden ama bir türlü hak ettiği değeri yatırımcısına yansıtamayan bir şirket.
* Rusya- Ukrayna savaşı olumsuz etkiledi, barış sonrası için güzel bir uzun vade toplama kağıdı olabilir.
* Kanal direncini kırıp onaya inerek kapanış yaptı. Önümüzdeki günlerdeki yeşiller bizi daha umutlu günlere taşıyabilir.
* Şirket değil İsviçre çakısı mübarek her sektördeler ver her sektörün önde gelen firmaları iştirakleri.
* Şu an itibarıyla inşaat bölümündeki yapılmakta olan işlerin kalan tutarı 3,6 milyar ABD Doları seviyesinde olup.
* Enerji üretimi alanında ENKAI, Yap-İşlet modeli çerçevesinde işletilen ve tamamına sahip olduğu toplam 4100 MW kapasiteli Gebze, Adapazarı ve İzmir doğal gaz kombine çevrim santralleriyle, Türkiye’nin en büyük özel sektör elektrik enerjisi üreticisi olup Türkiye’nin yıllık elektrik ihtiyacının yaklaşık %10’unu karşılayabilme kapasitesine sahiptir.
* Çimtaş Enkai'nin en çok sevdiğim iştiraki. Çelik rüzgar kuleleri 2030 yılına kadar full dolu. Çelik Rüzgar Kuleleri sevkiyat Yapılan Ülkeler: Almanya, Belçika, Bulgaristan, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İrlanda, İskoçya, İspanya, İsveç, İtalya, Japonya, Kanada, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Sırbistan, Tayvan, Türkiye, Ukrayna, Uruguay, Yunanistan.
* Çimtaş Çelik İmalat Montaj ve Tesisat A.Ş ("Çimtaş") ile ERCIYAS CELIK BORU ERCB , Hyperloop Transportation Technologies (HyperloopTT)'e tedarikçi ve yatırımcı olmak üzere HyperloopTT ile anlaşma imzalamıştır. (KAP) Tarihi: 15.02.2022