Belirsizlik: Doların Güçlü Müttefiki mi?ABD dolarının (USD) İsrail şekeli (ILS) karşısında son dönemde güçlenmesi, doların güvenli liman statüsünü çarpıcı bir şekilde gösteriyor. Bu eğilim, özellikle İran, İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki artan gerilimler bağlamında belirginleşiyor. Küresel çalkantı dönemlerinde yatırımcılar doların sunduğu istikrara yöneliyor ve bu durum, şekel gibi daha değişken para birimleri karşısında doların değer kazanmasına yol açıyor.
Bu dolar talebinin temel kaynağı, Orta Doğu’daki kırılgan güvenlik ortamı. İsrail’in İran’a yönelik olası bir operasyonuna dair haberler, ABD’nin askeri personel aileleri için gönüllü tahliye izni vermesi ve Bağdat’taki büyükelçiliğin kısmen tahliyesine hazırlanması, Washington’un İran’dan gelebilecek bir misillemeyi öngördüğünü gösteriyor. İranlı yetkililerin ABD üslerini tehdit eden ve İsrail’in nükleer tesislerine dair istihbarat iddiaları, bölgesel riskleri tırmandırarak yatırımcıları doların sunduğu güvenliğe yöneltiyor.
Bu jeopolitik dalgalanmaya, ABD-İran nükleer görüşmelerindeki çıkmaz da ekleniyor. Uranyum zenginleştirme, yaptırımların kaldırılması ve müzakere takvimi gibi temel konularda ilerleme sağlanamıyor; taraflar çözüm konusunda umutlarını yitiriyor. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) son Yönetim Kurulu toplantısında ABD ve Avrupalı müttefiklerinin İran’a karşı bir uyumsuzluk kararı sunması, diplomatik gerilimi tırmandırarak daha fazla yaptırım veya nükleer genişleme ihtimalini gündeme getiriyor. Bu da doların güçlenmesine yol açan istikrarsızlık algısını pekiştiriyor.
Tırmanan gerilimlerin ekonomik yansımaları da hissediliyor. Arz kesintisi endişeleriyle petrol fiyatları hızla artarken, İran riyali dolar karşısında ciddi değer kaybı yaşıyor. Deniz yollarındaki askeri hareketlilik uyarıları, piyasalardaki genel endişeyi yansıtıyor. Bu tür istikrarsızlık dönemlerinde sermaye, doğal olarak güvenli varlıklara yöneliyor ve dünyanın en büyük ekonomisinin desteklediği, küresel rezerv para birimi statüsüne sahip ABD doları, bu durumda en büyük kazanan oluyor. Büyük küresel aktörlerin dahil olduğu bölgesel çatışmalarda ortaya çıkan bu “güvenli liman” eğilimi, doların değerini sürekli olarak destekliyor.
