Dolar/TL Kuru Dolar kurunu baskılamak için merkez bankasındaki dövizler satılıp durdu ve -61.9 milyara kadar düştü (swaplar vs. dahil değil) Cari açık arttı. KKM ile her geçen gün hazinenin maliyeti çok daha fazla artıyor. Turizm sezonunun etkisiyle yazın bu sıkıntıları çok hissetmeyebiliriz ama kışa doğru enerji sebebiyle de çok ciddi sıkıntılarla karşılaşacağız. Mal ve hizmetlere iki sene önce gelen ciddi zamlarla tekrar karşılaşmamız kuvvetle muhtemel. Hiper enflasyon söz konusu. Ödemeler dengesi krizi ile karşı karşıya kalabiliriz. Hükümetin bu deli saçması modelden vazgeçmesi lazım. Hükümet bu süreçte Rusya, Azerbaycan, Suudi Arabistan ve Katar gibi ülkelerden sıcak para arayışına girecektir. Ama bu sürdürülebilir bir şey değil. Maalesef çok ciddi bir krizle karşı karşıyayız lütfen dikkat edelim.
Kkm
KKM BALONU PATLADI MI? 2021 yılı Eylül ayında, enflasyon da politika faizi de yüzde 19 iken ve de enflasyon yükseliş sinyalleri verirken Merkez Bankasının faizleri düşürmeye başlamasıyla girilen irrasyonel sürecin faciaya doğru gittiği kısa sürede anlaşıldı. Bunun üzerine faiz indirme kararından birkaç ay sonra izni olmadığı için faizleri yükseltemeyen yönetim, bu kez panzehir olarak kur korumalı mevduat hesabını (KKM) icat ederek devreye soktu. Bu hesabı açanlar, ya TL ya da döviz hesabındaki paralarını belirli bir vade ve faiz karşılığı ile KKM’ye yatırıyorlar. Vade sonu geldiğinde, Merkez Bankası tarafından ilan edilen döviz alış kuru ile hesap açılışındaki döviz alış kuru karşılaştırılıyor ve eğer vade sonundaki kur farkı hesabın faiz getirisinden yüksekse kur farkı, faiz getirisi kur farkından yüksekse o zaman da faiz ödeniyor. Böylece bu modelle mevduat ister TL isterse döviz cinsinden olsun kurdaki değişmelere karşı korunmuş oluyor. KKM hesaplarından elde edilen faiz ya da primlere vergi kesintisi (stopaj) uygulanmıyor, bir başka ifadeyle ödeme net yapılıyor. Dolayısıyla buradan Hazineye bir katkı gelmiyor.
Temmuz ayı sonu itibarıyla KKM hesaplarında 3,3 trilyon lira para bulunuyor. Bu tutar toplam mevduatın (TL + yabancı para) yaklaşık yüzde 26’sına denk geliyor.
Başlangıçta TL mevduatın kur farkları Hazine tarafından bütçeden, döviz tevdiatından gelen kur korumalı hesapların kur farkları da Merkez Bankası tarafından ödeniyordu. Yakın zamanda çıkan yasa ile her iki yükümlülüğün de Merkez Bankası tarafından karşılanması hükme bağlandı. Bununla birlikte geçmişten gelen yükler nedeniyle, bütçeye yük gelmesi devam ediyor. KKM’nin 2023 bütçesine yükü ilk yedi ayda 34,5 milyar TL oldu (2022 yılında yıllık yük 92,5 milyar TL idi.) 2023 yıl sonunda bütçeden ödenecek toplam tutarın 90 – 100 milyar TL’yi bulacağı tahmin ediliyor.
Merkez Bankası’nın KKM hesapları için ödediği kur farkının miktarı açıklanmadığı için bilinmiyor. Bu ödemelerin açıklanmaması, günlük bilanço açıklayan bir merkez bankası açısından, önemli bir eksiklik olarak görülüyor. Bu durumda Merkez Bankası’nın ödeyeceği KKM farkları için çeşitli tahminler ortaya atılıyor. Piyasada yapılan tahminler Merkez Bankası’nın bu yıl KKM için yapacağı ödemelerin 500 milyar TL’den aşağı olmayacağı yönünde. Bu durumda KKM için Hazine ve TCMB’den bu yıl yapılacak toplam ödemelerin 600 milyar TL’yi aşacağını tahmin etmek mümkün.
Merkez Bankası analitik bilançosunda İç Varlıklar kaleminin alt kalemlerinden Diğer kalemi Bankanın kâr/zarar gelişimini gösterir. Bugün itibarıyla elimizdeki tutar ile geçen yılsonu tutarını karşılaştırdığımızda bu yılın ilk 7 ayında bu kalemde 387 milyar TL’lik artış olduğunu görüyoruz. Bu artış büyük ölçüde KKM ödemelerinden gelen zararı gösteriyor. Bu durumda geçtiğimiz yıllarda kâr açıklayan ve elde ettiği kârı Hazine’ye devreden Merkez Bankası’nın bu yıl ciddi oranda zarar edeceğini ve Hazine’ye kâr devredemeyeceğini görüyoruz.
Merkez Bankası, zararını para basarak karşılar. Geçen yıl sonundan bugüne kadar M0 dar para arzında (dolaşımdaki para) yüzde 31, M2 geniş para arzında yüzde 42 artış olması para basıldığını ortaya koyuyor.
Özetle söylemek gerekirse faizi, enflasyonun altına çekerek yarattığımız feci tablo ile geldiğimiz durum şöyledir: Bankaların müşterilerine ödemesi gereken faiz ve/veya primleri Hazine ve Merkez Bankası üstlenmekte ve halkın vergileriyle ya da para basarak bu ödemeler yapılmaktadır. Burada sorumlu, paralarını KKM’ye yatırıp buradan gelir elde edenler değildir. Bu insanlar ve kurumlar yüksek enflasyon karşısında negatif faiz almamak için devletin önerdiği bu yola girmişler hatta zorlanmışlardır. Eğer faiz bu şekilde enflasyonun çok altında olmaya zorlanmasaydı ve bu paraları bankalar müşterilerine faiz olarak ödemeye devam etselerdi devlet bu ödemelerden gelir vergisi (stopaj) alacaktı. KKM faiz ve prim ödemeleri vergiden hariç tutulduğu için devlet bu vergilerden de mahrum kalmaktadır. Merkez Bankası, bu ödemelerde yer almasa kâr edecek ve kârını Hazineye devredecekti. Bu sistemle zarar etmekte ve zararını para basarak karşılamak zorunda kalmaktadır.
Okuduğunuz için teşekkürler... Yorumlarda kendi fikirlerinizi belirtebilirsiniz, geri dönüş yapacağım...
Değerli Mahfi Eğilmez hocamıza, EFA Finans teknik ekibine ve değerli üyelerine katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
USD/TRY Ne Olacak? Kur Şokuna Hazır Olun!Merhaba, sizlere bazı gerçeklerden bahsedeceğim.
Gördüğünüz grafikte mavi çizgi M2 para arzını gösteriyor. Turuncu çizgi ise USD/TL grafiğini gösteriyor. M2'nin ne olduğunu şöyle açıklayabiliriz.
M0 = (Dolaşımdaki Banknotlar + Madeni Paralar) – Banka kasalarındaki nakit
M1= M0’a bankalarda bulunan vadesiz mevduatın da eklenmesiyle ortaya çıkar. M1 = M0 + Vadesiz Mevduat+ Çekler
M2= M1’e vadeli mevduatların eklenmesiyle bulunur. M2 = M1 + Vadeli mevduat
Yani M2= Dolaşımdaki tüm banknot ve madeni paralar + Vadeli ve vadesiz mevduatlar+ Çekler
Bilmemiz gereken bazı temel kurallar vardır.
1. Bir ekonomide para arzı hızla artıyorsa, faizler düşer ve enflasyon artar.
2. Ekonominin büyüyebilmesi için borçlanma faizlerinin azalması lazım. Merkez Bankası politika faizini düşürürse kredi faizleri iner, daha rahat borçlanma, daha çok harcama, daha çok yatırım, daha çok istihdam olarak geri döner. Ama borçlanma faizleri düşmüyor aksine artıyor.
Neden mi? Çünkü enflasyon beklentisini düşürmeden politika faizini düşürmek ve piyasa faizlerinin de düşeceğini beklemek ancak üniversite diploması bile olmayan ama ben ekonomistim diyenlerin yapabileceği bir şey. Çünkü piyasa faizi gelecek enflasyon beklentisi ve ileriye dönük riskler hesaba katılarak belirlenir. Geleceği karanlık gören hangi finansal kuruluş size düşük faizli kredi verir? O yüzden politika faizi düşse bile piyasa faizi enflasyon beklentisi ve risk pirimi yüzünden yükselecektir. Bakınız CDS Pirimi. Bu yüzden "dış güçler, falanca filanca yüzünden hep bunlar" demeden önce ekonomi 101 okuyalım lütfen.
3. Döviz kuru para arzıyla birlikte hareket eder, eğer kuru baskılar para arzını artırırsanız, kur elinizde patlar. FX:USDTRY FX:EURTRY
1 Ekim -1 Kasım 2021 arasındaki kur zıplamasına bakmanızı rica edeceğim. Para arzı artırılırken dövizde %15'lik bir baskılama söz konusuydu, sonra döviz %40'lık patlama yaşadı. Şimdi ise baskılama %20 civarında, ne kadar patlayabileceğini de siz kestirin artık.
4. Karşılığı olmadan borç alırsanız, aldığınız parayı da para kazanmak için değil keyfinize ve kişisel giderlerinize harcarsanız yine patlarsınız.
Merkez bankası net rezervleri -60 milyar. (Yazıyla eksi 60 milyar dolar) Kur korumalıdaki döviz miktarı 121 milyar dolar. Yani insanlar KKM'deki paralarını geri çekmek istese halktan aldıkları paraları ödeyecek para yok. Bu yüzden insanlar döviz çekmesin diye dolara %35 faiz veriyorlar. Dünyanın hangi ülkesinde dövize %35 faiz verilmiş araştırmak lazım.
5. Her şeyin bir sonu var.
Bu KKM saçmalığı birinin elinde patlar. Ya devletin, ya bankaların ya halkın. Çünkü bu işten birileri zarar görmeden buradan çıkış yok. Gittikçe derinleşen ve iflasa giden bir saçmalıklar sarmalının içindeyiz. Sonumuz hayrola.
Şimdi lütfen yorumlara alayım sizce kimde patlayacak?