Öz Kaynaklar Ne Kadar Anlam İfade EderÖz kaynakların yüksek olması, çoğunluk bakıldığı zaman bir şirketin finansal açıdan güçlü olduğunu ve uzun vadede sürdürülebilir olabileceği anlamına gelir. Ancak, her zaman bu şekilde bir yorum yapmak doğru olmaz ve bazı durumlarda öz kaynakların yüksek olması, bir şirketin performansı veya mutlak değeri hakkında tam anlamıyla resim vermez.
Örnek vermek gerekirse.Bir şirketin yüksek öz kaynakları varsa ancak bu kaynaklar düşük getiri sağlıyorsa, bu durum yatırımcılar için olumsuz bir işaret olabilir. Ayrıca, yüksek öz kaynaklar, şirketin varlıklarının düşük bir getiri oranına sahip olduğu veya yüksek bir borç yüküne sahip olduğu anlamına da gelebilir. Bunların sonucunda da şirketin uzun vadede finansal olarak kalkınması zorlaşabilir.
Sonuç olarak Öz kaynakları kendi başına inceleyip şirketin finansal durumu ve geleceği hakkında bir cıkarımda bulunmak doğru olmadığı gibi yeterli de değildir. Öncelikle cari oranı, öz kaynak getirisi, FAVÖK marjı gibi belirli temel etmenleri de hesaplamak daha rasyonel bir sonuca ulaşmamızı sağlayacaktır.
Cari Oran= Dönen varlıklar / Kısa Vadeli Yükümlülükler
Öz kaynak getirisi=Dönem net kârı / Öz Kaynaklar
Temelanalizegitimi
Nobel Ödüllü Black-Scholes Denklemi Benim gibi matematiksel finansla ilgilenen kişilerin yakından tanıdığı Black-Scholes denklemi, finansal opsiyon fiyatlaması için kullanılan bir matematiksel modellemedir. Bu model, belirli bir vadede önceden belirlenmiş bir hisse senedi fiyatı üzerinde bir opsiyonun en muhtemel fiyatını hesaplamak için kullanılır.
Modelin temel görüleri arasında, hisse senedi fiyatının rastgele yürüyüş gösterdiği, opsiyonun kullanım tarihine kadar ki süreçte herhangi bir zaman aralığında kullanılabileceği, faiz oranının sabit olduğu, opsiyonun kullanım fiyatının bilindiği ve opsiyonun herhangi bir somut varlığa dayanmadığı yer alır.
Bir örnek vermem gerekirse;
Objektiv, ABC şirketinin hisse senedi fiyatının yakında yükseleceğini düşünüyor, ancak hisse senedinin fiyatı hakkında kesin bir görüşte bulunamıyor. Bu sebeple, Objektiv, ABC şirketi hisse senedi için bir call opsiyonu almayı düşünüyor. Opsiyonun vadesi bir ay ve kullanım fiyatı 100 TL.
Objektiv, Black-Scholes modelini kullanarak ABC şirketi hisse senedinin fiyatı üzerindeki opsiyonel fiyatını hesaplayabilir. Model için, ABC şirketi hisse senedi fiyatı 90 TL, volatilite yüzde 25, risksiz faiz oranı yüzde 5 ve opsiyonun vadesi 1 ay olarak gerçekleşsin.
Bu verilerle, Black-Scholes modelini kullanarak ABC şirketi hisse senedi için 100 TL kullanım fiyatıyla bir call opsiyonunun teorik olarak doğru fiyatını hesaplayabiliriz (pratikte değil). Bu hesaplamada çıkan değere bakarsak, bu opsiyonun fiyatı 7,78 TL olarak bulunabilir.
Objektiv, yaptığı hesaplamalara göre ABC şirketi hisse senedi için 100 TL kullanım fiyatıyla bir call opsiyonu için 7,78 TL ödeyebilir. Bu, Objektiv'in ABC şirketi hisse senedinin fiyatının yükseleceğine yönelik fikrini uygulaması halinde, opsiyonu kullanarak kar elde etmesine olanak tanıyabilir.
Eşit Dağıtım Mı Oransal Dağıtım Mı?Halka arzın eşit dağıtımı ve oransal dağıtımı, her ikisi de farklı yatırımcı gruplarının ihtiyaçlarına ve isteklerine uygun olabilir. Bu nedenle, hangi dağıtım yönteminin daha çok kazandıracağına dair kesin bir delil yoktur.
Eşit dağıtım, her yatırımcının aynı miktarda hisse senedi satın almasına izin verir ve bu nedenle bireysel yatırımcıların da halka arza katılmasını sağlar. Bu metodoloji, hisse senetlerinin geniş bir yatırımcı tabanı tarafından tutulmasını sağlar ve likiditeyi artırabilir. Ancak, büyük yatırımcıların, özellikle de kurumsal yatırımcıların taleplerini karşılamayabilir.
Oransal dağıtım, yatırımcıların yatırım yaptıkları değere göre hisse senedi satın almalarına izin verir. Bu nedenle, büyük yatırımcılar daha fazla hisse senedi satın alabilir ve bu yöntem, büyük yatırımcıların ilgisini çekebilir. Fakat, bireysel yatırımcılar bu yöntemle daha az hisse senedi satın alabilir ve halka arza katılma fırsatı elde etme ihtimalleri daha düşük olabilir.
Hangi dağıtım yönteminin daha çok kazandıracağına dair karar, şirketin halka arzdan ne kadar fon toplamak istediğine, yatırımcı portföyünü arttırmak veya büyük yatırımcıları cezbetmek isteyip istemediğine ve halka arzın amacına bağlı olacak bir durumdur. Örnek vermek gerekirse, küçük bir şirket, halka arzla daha fazla yatırımcı portföyü oluşturmak istiyorsa, eşit dağıtım yöntemini seçebilir. Büyük bir şirket ise, büyük yatırımcıları cezbetmek ve yatırım sermayesi sağlamak için oransal dağıtım yöntemini seçebilir.
Özetlemek gerekirse ki, hangi dağıtım yönteminin daha çok kazandıracağına dair somut bir yanıt yoktur ve şirketin halka arz amaçlarına ve ihtiyaçlarına bağlı olarak karar verilmelidir.
Artık bu şekilde eğitime ve bilgiye dayalı makaleler de paylaşacağım. "Temel Analiz Ustası Olma Yolunda" adlı eğitim serisine başlamayı planlıyorum. Bu eğitim serilerinde objektif bir fikir ve değerlendirme sunması açısından(bu makalemde de olduğu gibi) ChatGPT'yi de kullanacağım. Takipte kalın...
Bilgili Yatırımcı Yolunda Bölüm 1: Stoklar ve T. AlacaklarStokların Nedir? Az Veya Fazla Olması Bize Ne Gösterir?
Dönen varlıklar içerisinde yer alan stoklar, bir işletmenin faaliyetleri için elzem olan ürün ve hizmetlerin üretimi veya satışı için tutulan varlıklardır. Stokların düşük veya fazla olması, bir işletmenin finansal pozisyonu hakkında bazı küçük ipuçları sağlayabilir.
Eğer stoklar çok yüksekse, bu durum çoğunlukla satışların yavaşlaması veya beklenenden daha düşük satış yapılması sebebiyle meydana gelir. Bu durumda, işletme stoklarını satmakta zorlanabilir ve sonuç olarak nakit akışı daralabilir. Ayrıca, fazla stok, işletmenin depolama ve yönetim maliyetlerini yükseltebilir ve stokların eskimesi veya geçerliliğini yitirmesi gibi önemli risklerle karşı karşıya kalabilir.
Diğer taraftan, stokların düşük olması, işletmenin satışları için yeterli sayıda mal veya hizmete sahip olmadığı anlamına gelebilir. Bu tip durumlarda, işletme satışları kaçırabilir veya müşteri memnuniyetini kötü yönde etkileyebilir. Aynı zamanda, stokların az olması, üretim esnasında aksamalara neden olabilir ve bu da işletmenin verimliliğini ve rekabetçiliğini etkileyebilir.
Bu sebepten ötürü, bir işletmenin stokları, faaliyetlerini düzenli olarak devam ettirebilmeleri için gerekli miktardan düşük veya fazla ise, işletmenin finansal durumuna ilişkin önemli bilgiler öğretebilir. İşletmeler, stok seviyelerini belirlerken, işletme büyüklüğüne, piyasa trendlerine, sektöre ve diğer temel faktörlere göre titiz bir analiz yapmalıdır.
Ticari Alacaklar Kalemi Nedir?
Dönen varlıklar kalemi içerisinde bulunan ticari alacaklar, bir işletmenin müşterilerine satış yaptıktan sonra elde ettiği, ancak henüz tahsil edemediği bir takım borçlardır. Ticari alacaklar, bir işletmenin likiditesini etkileyen, dönen varlıkların önemli bir kısmıdır.
Ticari Alacakların Fazla veya Az Olması Ne Anlama Gelir?
Ticari alacakların yüksek değerlerde bulunması, işletmenin satış yapmasına rağmen tahsilatların satışlar kadar hızlı olmayıp, yavaş olduğu anlamına gelebilir. Bu durumda, işletme müşterilerinin ödeme güçlükleriyle karşılaşmış olabilir veya işletmenin tahsis etme süreci yeterince aktif olmayabilir. Ticari alacakların fazla olması, işletmenin nakit akışını olumsuz etkileyebilir, bilhassa de işletmenin finansman ihtiyacı bulunuyorsa.
Diğer taraftan, ticari alacakların az olması işletmenin müşteri tabanının kısıtlandığı veya işletmenin satışlarının düştüğü anlamına gelebilir. Bu durumda, işletme gelecekteki nakit akışı açısından risk altında olabilir. Ayrıca, işletmenin müşterilerine kredi verme politikaları ve tahsilat süreci adına yapacağı yanlış değerlendirmeler, ticari alacakların azalmasına yol açabilir.
Bu sebeple, bir işletmenin ticari alacakları, işletmenin nakit akışı, finansal durumu ve satış performansı hakkında önemli bilgiler sağlar. İşletmeler, müşterilerinin kredi geçmişleri ve ödeme kapasiteleri hakkında bilgi sahibi olmalı, tahsilat süreçlerini etkili bir şekilde yönetmeli ve müşteri tabanını çeşitlendirebilmek adına bazı stratejiler oluşturmalıdır.